Türkiye'de sorun "sadece ekonomi" değil... Hatta BTP'nin yüzlerce bilim adamı tarafından Nobel'e aday gösterilen Milli Ekonomi Modeli ortaya çıktıktan sonra "artık ekonomi meselesi sorun bile değil"."Kronik ekonomi problemi" milletimizin zihninde halledildi? Bu işi, bir tek Haydar Hoca çözer, diyor vatandaş. Zaten herhangi bir milli modeli veya yerli çözümü olan başka kimse de yok piyasada; BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ise bu işin kitabını yazdı.Türk Milleti, bu "milli model" ile ekonomi bağlamındaki endişelerinden kurtuldu; şimdi seçim sandığını bekliyor, bu sefer BTP diyor. Hatta 3-4 yıl önce AKP'yi iktidara taşıyan geniş halk kitlesi, artık AKP'nin "iktidardaki her saniye"sini, Türkiye ve Türk milleti için "kayıp" olarak görüyor.Bu çok "ciddi bir kanaat"tır, "önemli bir kanat"tır.Zira Türk milleti, bu noktaya kısa zamanda gelmedi.Çok badireler atlattı, çok sıkıntılar çekti; feleğin her türlü çemberinden geçti? Halen geçmeye devam ediyor. Ne IMF'ciler gördü, nice AB'ciler gördü. Nice DYP'ler, FP'ler, nice MHP'ler, nice DSP ve ANAP'lar denedi. En son bütün umutlarını AKP'ye bağladı. Hepsinin şapkasının altından AB çıktı, IMF çıktı, yoksulluk çıktı, işsizlik çıktı. AKP ise hepsinden "beter" çıktı.Son 3 yıllık acı tecrübe ile vatandaş, işte bu "temel kanaat"e vardı. Bu köklü kanaatin ardından, vatandaş, önceki seçimlerde kulağına "şimdi AKP'yi işbaşına getirelim, daha sonra ister istemez BTP'yi deneyeceğiz" şeklinde fısıldadıkları BTP'yi hatırladı. Kulak verdi. BTP liderinin kartel medyasınca örtülmeye çalışılan ama dünya tarafından kabul gören Milli Ekonomi Modeli'ni dinledi, gördü, özümsedi. Aradığım işte bu, dedi. Haydar Hoca, değil Türkiye'yi, dünyayı kurtaracak bir model ortaya koydu, o halde bu sefer BTP, dedi ve demeye devam ediyor.Vatandaş bu "milli duruş" vaziyetini aldı, ancak AKP yönetimindeki Türkiye, kan kaybediyor.Problemler ekonomideki çöküşün çok ötelerinde?Kamu yönetiminde, hukukta, eğitimde, kültürde, dış politik-stratejik ilişkilerde? asıl problemler, asıl kırılmalar.AKP, ülkeyi öylesi badirelere doğru sürüklüyor ki, ekonomi sorunları, öteki meseleler yanında hiç kalır.Kamu gücü öyle yanlış yerlerde kullanılıyor ki, ortada ne asker kalıyor, ne sivil? Kamu gücü ve yandaş kartel işbirliğiyle millet öyle yanlış mecralara sürükleniyor ki, ortada ne devlet kalıyor, ne millet... Danıştay saldırısının perde arkasındaki "papaz sevdalıları"nın kamu gücünü de yanlarına alarak, menfur olayı "milli duruş" eksenine yıkmaya çalışmaları basit bir olay değildir.Türk askerinin başına çuval geçiren işgalci Amerikan askeri karşısında "Türk delikanlısı gibi durmak" yerine ortalıkta görünmemek için Kiraz festivaline kapak atan AKP kurmayları, "hariçten koordineli" olduğu besbelli Şemdinli ve Danıştay olaylarının faturasını Türk askerine ve "milli duruş" sahiplerine çıkartmaya çalışan "papaz sevdalıları"nın değirmene su taşıyorlar ise, bu "öylesine bir tavır" değildir. Hortum ve yolsuzlukları önleme söylemiyle ortaya çıkan AKP'nin, kendi vekilleri Fuat Geçen, Turhan Çömez gibilerinin haykırdıkları üzere, bizzat hortum ve yolsuzluk batağında kokuşmaya başlaması öylesine bir olay değildir.Gurbetçilerimizin analarından emdikleri burunlarından gelerek kazandıkları üç-beş kuruşlarına çöreklenen şu malum "karton holding"lerin kimi eski çalışanları şimdi AKP'de vekil, AKP belediyelerinde makam-mevki sahibi değiller mi? Ülkedeki vatandaşlarımızın paralarını kapıp çarçur ettikleri yandaş "finans kurumları"ndaki bazı eski danışmanlar, şimdi AKP'de vekil değiller mi? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını müdafaa etme sloganıyla ortalığı velveleye vererek Ankara'ya konuşlanan AKP ve Başbakan R. T. Erdoğan, parasını bunlara kaptıran gariban gurbetçi için, kamu gücünün tepe temsilcisi olarak dert dinleme koltuğuna kurulup "açık mikrofonun arkası"ndan "çağırın şu sahtekârı, derdi neymiş anlayalım?" diyorsa bu, basit bir laf ü güzaf değildir.Daha yüzlerce "vahim yönetim tarzı" zikredilebilir. Bütün bunlar, Türkiye'nin içinde debelendiği "AKP'nin yönetimi"nin gerçek yüzüdür. Millet, AKP'nin bu "gerçek yüz"ünü yeni gördü, yeni fark etti. Fark etti ve "AKP'den derhal çark" etti, ediyor. Bu tarz, Türk Milletinin tarzı değildir; bu yüzler, Türk Milleti'nin yüzü değildir.Türk Milleti, Ankara'da kendine ayna olacak bir iktidar görmek istiyor, Ankara'da kendini görmek istiyor, bölgemizde kendini görmek istiyor, dünyada kendini görmek istiyor. İşgalcilerden, onların "kanlı ayak oyunları"ndan ve "Müslüman kisveli" stratejik ortaklarından yaka silkiyor.BTP'nin Milli Ekonomi Modeli, Sosyal Devlet projeleri, Milli Devlet tezi, millet-devlet bütünlüğü milletimizin işte bu "milli özlem"in tek "yerli" ve tek "milli" cevabıdır.Varsa başka bir yerli adres; biz de bilelim, millet de görsün?
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019