Statik elektrik yüklerinin, insan derisi üzerinde toplanması sonucunda, operatörlerde özellikle hanımlarda akne (sivilce), seboreik dermatit gibi deri hastalıklarının oluştuğu savları ileri sürülmektedir. Bu savı da destekleyecek tıbbi, dermatolojik, epidemiyolojik hiç bir veri bulunmamaktadır. Her bilgisayar operatöründe olabilecek deri hastalıkları ya da genel deyimle döküntüler, çoğunlukla kişiye özgü nedenlerden örneğin çok yağlı bir deriye sahip olmaktan, kalıtsal, hormonal ya da sindirim problemlerine kadar pek çok nedene bağlanabildiği gibi çoğu kez herhangi bir neden de bulunamaz.MİKRODALGALARMikrodalgalar, radar, fizyoterapi, uydu haberleşmesi, ısıtma gibi evsel ve endüstriyel alanlarda kullanılan "Giga Hertz" (GHz, 109 Hz ) düzeylerinde frekans ve santimetre ölçülerinde dalga boyuna sahip elektromagnetik radyasyonlardır. Bu dalgalar belirli enerji düzeylerinin üzerine çıktıklarında içinden geçtikleri canlı dokular gibi su oranı yüksek ortamlarda hızlı bir ısınmaya, dolayısıyla ciddi tahribata neden olabilirler. Mikrodalgaların bu özelliğinden endüstride ve evlerdeki mikrodalga fırınlarında yararlanılmaktadır. İnsan gözü ve özellikle göz merceği sudan çok zegin bir doku yapısında olduğundan, yeterince güçlü ve yönlendirilmiş mikrodalgalarla ( yaklaşık 2-5 GHz) kronik etkilenme sonucu opaklaşma, yani katarakt (perde) ortaya çıkabilir. Bilgisayar ile çalışanlarda bu tür bir tehlikeden söz etmek mümkün değildir. Bilgisayar elektronik sistemlerinde oluşan yüksek frekanslı osilasyonları oluşturan elektrik akım şiddetleri, mili ( 10-3 Amp.), hatta mikro amper (10-6 Amp.) düzeylerinde olduğundan ve GHz ölçeğindeki frekanslar sadece merkezi işlemcide, tamamen kapalı bir alanda bulunması nedenleri ile, operatör çevresinde hiç bir zaman canlı dokuların ısınmasına neden olabilecek düzeyde mikrodalgalar bulunmamaktadır.AKUSTİK GÜRÜLTÜLERAkustik gürültü, bir başka deyimle insanı rahatsız eden, istenmeyen daha da kötüsü zamanla işitme kayıplarına neden olabilen mekanik titreşimler yani seslerdir. Gürültü, ilerleyen uygarlıkla koşut olarak, kentlerde yaşayan, endüstriyel işyerlerinde çalışanlar, diskotekleri dolduran gençler için en önemli çevre sorunlarından biridir. Onyıllar öncesinde, bant, delikli kart ve büyük printer ler ile çalışan, günümüzdekilere oranla çok hantal olan bilgisayarlar, gün boyunca çalışmaları süresince, operatörlerin işitme duyularına gerçekten zarar verebilecek düzeylerde, 85-90 dB (desibel) ses basıncında ve 10-00 Hz üzerindeki frekanslardan zengin akustik gürültüler oluşturmakta idi...