logo
25 NİSAN 2024

Dünya Ehl-i Beyt'le Müslüman oldu

Günümüzde Şii Müslümanlara saldıranların İngiliz'in telkin ettiği akaidin etkisinde olduğunu söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Uzakdoğu'dan Afrika'ya kadar tüm dünya Ehl-i Beyt nefesiyle Müslüman olmuştur" dedi
29.06.2014 00:00:00
ORHAN DEDE Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Başyazarımız Muharrem Bayraktar'ın sunduğu Diyalog Özel programına katıldı. Çok önemli açıklamaların yapıldığı programda Muharrem Bayraktar'ın 'Ortadoğu'da yaşanan tehlikeli gelişmelerin arkasında kim ya da kimler var' şeklindeki sorusuna cevap veren Prof. Dr. Haydar Baş, İslam coğrafyası üzerine oynanan asırlık bir plana dikkatleri çekti. Ehl-i Beyt kongrelerini düzenlerken Fedek arazisi konusunda Sünni âlimler neler dedi diye eserleri karıştırdığında İmamı Rabbani'nin Fedek arazisi konusundaki beyanlarının ayetlere tamamen ters beyanlar olduğunu gördüğünü söyleyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Yani İmamı Rabbani, Hz. Fatıma'nın dünyevi ihtirasından dolayı Hz. Ebubekir'e itiraz ettiğini ifade ediyor. Biz aslında Rabbani denilen Ahmet Sirhindi'yi takva bir insan olarak tanıyorduk. Bu ifadesiyle bunun hiçbir şey olmadığını kalben hükmettim. Mehmet Emin Koç ile Emre Polat'a bu adamı araştırın dedim. Ve bir kitap yazdılar, aklınız durur. Tamamen zillet derecesinde yaşantı tarzları var. Bunlar tasavvuf ve tarikat olarak 16. yüzyıldan bu yana Müslümanların dünyasında."Şii ile Sünni kavgası İngilizlerin bir planı1999 yılında bu konuyu araştırdığını ve Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler adlı kitabını kaleme aldığını dile getiren Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Benim yaptığım araştırmada İngilizlerin Hicaz bölgesinde oynamak istedikleri oyunlar var. Asıl oyun Müslümanları Hicaz'dan çıkartmak. Motor yeni icat edilmiş, İngilizlerin petrole ihtiyaçları var. Bundan dolayı Ortadoğu Hicaz bölgesini ellerine geçirmek istiyorlar. Ama petrol bize lazım, biz bunu alacağız tarzında değil. İngilizlerin ilk ortaya koyduğu hareket tarzı bu coğrafyada yaşayan Müslümanları birbirine düşürmek ve Müslüman Türkleri bu coğrafyadan çıkarmaktı. Bunlar İngiliz ajan Humpher'in hatıratında ortaya koyduğu notlardan olan bilgiler. Biz kendi düşüncemizi söylemiyoruz. Humpher'in ilk şartı; Sünni ve Şii Müslümanlar arasında birbirine karşı kötümser duygular icat ederek, mezhebi ihtilafları körüklemek. Yani Sünni ve Şii'yi karşı karşıya getirelim, kavga ettirebiliyorsak ettirelim, ettiremiyorsak kötü duygularla birbirlerine hasım edelim, bunun Türkçesi bu. Az önce sen, "şu anda filan filan hoca 'Şiileri Alevileri öldürmek vaciptir'" dediğini söyledin. İşte bu planın sonucu. Şimdi bu arkadaşlar demek ki, dün veya bugün bilerek ya da bilmeyerek İngiliz'in ajanlığını yapıyorlar. Sonuç bu. Yani şu anda Şii katledilsin, Alevi katledilsin diyen ve kapısını işaretleyen adam ya İngiliz'i bizzat dinleyip onun talimatına göre hareket eden ajan veyahut da cahil bir adamdır."Cehalet ajanlara yarıyorİngiliz ajan Humpher'in hatıratında ifade ettiği ikinci şartın Müslümanların cehalet ve bilgisizliğini korumak ve her türlü eğitim ve öğretim merkezlerinin kurulmasını önlemek olduğunu söyleyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Yani Müslümanlar cahil kalması lazım. Öğretimmiş, eğitimmiş, mektepmiş, medreseymiş, üniversiteymiş sakın ha gibi İslam'la uzaktan yakından alakası olmayan bir kuralı, bir prensibi hayata geçirmek. Bunu yaptılar. Yeni yeni Müslümanlar ayıkıyor. Bizim çocukluk zamanlarımızda bunlar İslam toplumunda hâkim olan konulardı. Adam sende canım ne okuyacak denilirdi. Daha? Tembelliği teşvik etmek, çalışkanlığa mani olmak. Ölümden sonraki hayatı anlatarak, cennetten rengârenk görüntüleri halkın gözünde canlandırarak bu dünya hayatı için çaba sarf etmenin manasızlığına inandırmak. Hâlbuki Müslüman iki kanatlı kuş gibidir, bir kanadı dünyada diğer kanadı ahirettedir. Hakiki Müslüman ne dünyası için ahiretini, ne de ahireti için dünyasını terk etmeyendir. Her ikisini de at başı yürütendir. Ama öyle bir mantalite koymuşlar ki ortaya maalesef Müslüman'ın önünü kestiler" dedi.Kendini Müslüman zannedenlerle Müslüman olanların kavgasıİngiliz ajan Humpher'in, "Müslümanların ırkçı ve milliyetçi duyguları kamçılanarak eski kültür, dil ve tarihe sıkı sıkıya bağlı olmalarını sağlayan düşünceler ortadan kaldırılmalıdır. Mesela Mısır'da Firavunluğu, İran'da Zerdüştlüğü, Mezopotamya'da putperestliği gündem etmek gibi" ifadesine dikkatleri çeken Prof. Dr. Baş şunları söyledi: "Yani Humpher diyor ki, geçmişinle halini buluştur İslam'ı devreden çıkar, bunun Türkçesi de bu. Artı, içki, kumar ve fuhşu yaygınlaştırmak ve domuz eti yemeyi teşvik etmek. Şimdi bakın, İslam'ı şeriatı getireceğiz diyen arkadaşlar ne yaptılar? İçki ve kumar malum, domuz eti meşru oldu. Zina suç olmaktan çıkarıldı. Yani biz bunları bugün fiili manada hayatımıza geçirdik. Peki, İslam'da böyle bir şey var mı? Yok. Dini telakki yavaş yavaş rafa kaldırıldı. Kimler tarafından?  Dindar görünenler tarafından. Ondan sonra da batıl hak, hak batıl oldu. Sen doğru konuşuyorsun, İslam'ın doğrularını ortaya koyuyorsun ama bu yanlışı, bu batılı hak kabul eden adam seni hiç dinlemiyor. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki; 'Öyle bir zaman gelecek ki mescitler insan dolacak. Bir mescitte bin tane insan olacak ama bunların içinde bir tane mümin olmayacak. Okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkacaklar.' Son cümle çok enteresan; 'Ama kendilerini Müslüman zannedecekler.' Benim görebildiğim kadarıyla geldiğimiz nokta kendini Müslüman zannedenlerle Müslüman olanlar arasındaki kavgadır."Ehl-i Beyt niçin hedefte? "Şimdi bir taraf yapma, eyvah derken o da 'bunlar Şii, Alevi öldürelim' diyor. Yaşanılan manzara bu" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş sözlerini şöyle sürdürdü: "Nereye karşı çıkıyor? Ehl-i Beyt'e karşı çıkıyor. Niçin Ehl-i Beyt'e kaşı çıkılıyor? Bugün bakın Afrika'da var olan Müslümanlar Ehl-i Beyt'in yolundan gidenlerle Müslüman oldular. Asya'dakiler Ehl-i Beyt'le on iki imamın yolundan gidenlerle Müslüman oldu. Uzakdoğu, Ortadoğu, Balkanlar, Afrika, Kafkaslar ve Türkiye hep Ehl-i Beyt nefesiyle Müslüman oldu. Türkiye'yi İslam eden Hacı Bektaş-ı Veli'dir. Adamlar, 'Ehl-i Beyt'i ortadan kaldırmadan bu beladan kurtulamayız' diyorlar. Var güçleriyle Ehl-i Beyt'e savaş ilan ettiler. Bugün geldiğimiz noktada 'Şii batıldadır, katli vaciptir' diyorlar. Kimin sözü bu? İngiliz Sömürge Bakanlığı'nın sözü. Bu adamlar bilerek de konuşsa İngiliz'in avukatı, İngiliz'in telkin ettiği akaid, bilmeyerek de konuşsa İngiliz'in telkin ettiği akaid." Ehl-i Beyt'i Allah övüyorEhl-i Beyt'in Kuran'da onlarca ayette Allah tarafından övüldüğünü söyleyen Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Hâlbuki ayetlerde Allah şöyle buyuruyor: 'Ey Ehl-i Beyt, yüce Allah sizden her türlü günahı, haramı, fenalığı, çirkinliği, basitliği uzaklaştırmak ve sizi tertemiz yapmak ister.' Yani Ehl-i Beyt sadece temiz değil, tertemiz. Şimdi Allah'ın tertemiz dediğini sevenlerin adına ne deniyor? Şii deniyor. İlk Şiiler kim? Hz. Ali'nin ilk Şiaları, yani O'nu sevenler kim? Sahabenin doruk noktasındaki Allah'ın sevgilisinin dostları ve arkadaşları. Selmani Farisi, Ebuzer Gıffari, Mikdat Bin Esved, Ammar Bin Yasir, Halid bin Said, Ubeyde bin Kaab, Ebu Heysem bin Tayhan, Osman bin Huneyf, Zeyd bin Erkam, Ebu Eyyub el Ensari. Bu meşhur sahabeler ilk Şiilerdir. Yani bunlar Hz. Ali'ye biat ettiler, Hz. Ebubekir'e ise biat etmediler. Ehl-i Beyt hakkında bir sürü ayet var. Bana Sünnilik hakkında bir tek ayet göstersinler. Böyle bir şey yok. Hakkında bir tek ayet olmayan yol hak, onlarca ayet olan batıl? Bu kadar sakatlık olur mu yahu? Nasıl bir Müslümanlık, nasıl bir âlimlik bu? Rusya bunu fark etti, 'Haydar Baş, insanları, Müslümanları Ehl-i Beyt ile kardeş yapıyor' diyor. Bizim Müslüman tanıdıklarımız ise fitne çıkartarak insanları birbirine düşman ediyor" dedi.
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü

'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Kara Yolları Trafik Yönetmeliği'nde değişiklik yapıldığı iddialarını yalanlayarak, uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyet alamayacağı ve ehliyetini yenileyemeyeceği iddiasının manipülasyon içerdiğini bildirdi.
25.04.2024 13:48:00
İhlas Haber Ajansı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından yapılan açıklamada, sürücü adayları ve sürücülerde aranacak sağlık şartları ile muayenelerine dair usul ve esasların Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ile Muayenelerine Dair Yönetmelik kapsamında belirlendiğ hatırlatılarak, 'Yürürlükte olan yönetmeliğin 7. maddesi kapsamında ağır derecede veya orta derecede uyku apnesi olanlar ile birlikte gündüz uyuklama hali tespit edilen kişilerin tedavi görmeden sürücü belgesi alamayacakları, ancak uyku apnesinin kontrol altına alındığı veya tedavi edildiği doktor heyeti tarafından tespit edilen kişilere sürücü belgesi verilebileceği açıkça belirtilmiştir. Yönetmelikte güncel bir değişiklik söz konusu değildir' denildi.


Açıklamada, kamuoyunu manipüle etmeye yönelik paylaşımlara itibar edilmemesi gerektiği uyarısında bulunuldu.

Çorlu tren kazası davasında karar çıktı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davada 9 sanığa 8 yıl 4 ay ile 17 yıl 6 ay arasında hapis cezası verildi
25.04.2024 12:03:00 / Güncelleme: 25.04.2024 12:38:25
AA
Çorlu tren kazası davasında karar çıktı
Çorlu tren kazası davasında karar çıktı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin yargılanan 13 sanıktan 9'una, 8 yıl 4 ay ile 17 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezaları verildi.

Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesince Halk Eğitim Merkezi Salonu'nda görülen davanın 20. duruşması yapıldı.

Duruşmaya tutuksuz sanıklar dönemin Çerkezköy Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Köprüler Şefi Çetin Yıldırım, dönemin Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, hat bakım onarım memuru Celaleddin Çabuk, TCDD Üst Yapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Levent Kaytan, dönemin Altyapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras, yol kontrolörü Burhan Ortancıl, dönemin Bakım Servis Müdürü Mümin Karasu, dönemin Bakım Servis Alanlarından Sorumlu Müdür Yardımcısı Levent Meriçli, dönemin TCDD 1. Bölge Müdürü Nihat Aslan, mühendisler Tevfik Baran Önder, Deniz Parlak ve Kubilay Başkaya, kazada ölenlerin yakınları ve yaralananlar ile tarafların avukatları katıldı.

Duruşma, mahkemeye sunulan belgelerin okunmasıyla başladı.

Daha sonra karar öncesi sanıklara son sözleri soruldu.

Sanıklardan Karasu ek iddianame ve mütalaa da görevini yapanın cezalandırılmak istendiğini ileri sürerek "Halkalı'dan Kapıkule'ye kadar olan hatla ilgili uyarıları ve denetimi yazışmalar ile bildirmiştim. Görevimi yerine getirdim. Beraatımı talep ediyorum." dedi.

Diğer sanıklar da suçsuz olduklarını ileri sürerek beraatlarını talep etti.

Mahkeme heyeti verdiği kısa aranın ardından açıkladığı kararda "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan Karasu'ya 17 yıl 6 ay, Kurt'a 16 yıl 3 ay, Aslan'a 15 yıl, Polat'a 13 yıl 9 ay, Önder'e 10 yıl,  Meriçli, Parlak ve Başkaya'ya 9 yıl 2'şer ay, Aras'a ise 8 yıl 4 ay hapis verdi.

Heyet, sanıklardan Kaytan, Ortancıl, Yıldırım ve Çubuk'un ise beraat etmesine hükmetti.

Mahkeme ayrıca sanıklardan Aslan, Karasu, Kurt ve Polat'ın hükümle birlikte tutuklanmasına karar verdi.

Tekirdağ'daki tren kazası

Uzunköprü-İstanbul seferini yapan yolcu treninin 8 Temmuz 2018'de Çorlu yakınlarında vagonlarından bazılarının devrilmesi sonucu 25 kişi yaşamını yitirmiş, 340 kişi yaralanmıştı.
Davanın iddianamesinde "kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu" bulundukları gerekçesiyle sanıklar Turgut Kurt, Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Celaleddin Çabuk'un "birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
 
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan bilirkişi raporları ve değerlendirme neticesinde 9 Eylül 2022'de soruşturmanın genişletilmesine karar verilmiş, bu kapsamda aynı suçtan Nihat Aslan, Levent Meriçli, Mümin Karasu, Levent Kaytan, Nizamettin Aras, Burhan Ortancıl, Tevfik Baran Önder, Deniz Parlak ve Kubilay Başkaya hakkında Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı.
 
Dava kapsamında söz konusu dönem TCDD 1. Bölge Müdürlüğü'nde Bakım Servis Müdürü olan Mümin Karasu 10 Ekim 2022'de tutuklanmış, tutukluluğuna yapılan itiraz üzerine Çorlu 2. Ağır Ceza Mahkemesince 25 Kasım 2022'de hakkında yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliye edilmişti.
 
Davanın 17'nci duruşmasında Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki son görüşünde, tutuksuz 13 sanığın tamamının "birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan cezalandırılmasını, Karasu, Kurt ve Polat'ın üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, üzerlerine atılı suç için öngörülen ceza miktarı dikkate alındığında adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacak olmasından tutuklanmalarını istemişti.

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.
25.04.2024 10:49:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı.

Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'de duruşmayı takip ediyor.

57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi

 Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda, Gençlik ve Spor Bakanlığının öncülüğünde gerçekleştirilen "57. Alay Vefa Yürüyüşü" düzenlendi.
25.04.2024 08:42:00 / Güncelleme: 25.04.2024 08:50:42
İhlas Haber Ajansı
 57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi
 57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi
Çanakkale Kara Savaşları'nın 109'uncu yıl dönümü anma törenleri kapsamında binlerce izci, 57'nci Alay Vefa Yürüyüşü gerçekleştirdi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Herkese, tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini anlattılar, gösterdiler." dedi.



Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından '57'nci Alay Vefa Yürüyüşü'ne katılanlar, ilk olarak Eceabat ilçesine bağlı Kocadere köyünde kamp kurdu. Yürüyüş öncesinde katılımcılara, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak tarafından tümü şehit düşen 57'nci Alay askerlerinin son yemeği, kırık buğday çorbası dağıtıldı.



Sabah namazı kılındı

Ardından, 109 yıl önce şehit düşen askerler gibi sabah namazı kılındı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ve çok sayıda rütbeli askerin de yer aldığı katılımcılar, saat 06.00'yı gösterdiğinde harekete geçti.



Atalarına yürüdüler

Yarbay Mustafa Kemal'in 25 Nisan 1915 sabahı düşman çıkarmasını haber alınca, savaşların kahraman birliği 57'nci Alayı Conkbayırı'na gönderdiği ve "Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum" sözleriyle tarihe geçen o günkü tarihi yürüyüş, bir kez daha hayat buldu. Yaklaşık 6 kilometrelik yürüyüş, 1,5 saat sonra Conkbayırı'nda sona erdi. Yürüyüşe binlerce izci katıldı.

"Tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini gösterdiler"

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Amacımız bu ülke gençlerine Çanakkale destanını, Malazgirt zaferini, Dumlupınar, 30 Ağustos'taki, Sakarya'daki, 15 Temmuz'daki destanları unutturmamak, hatırlatmak. Bu toprakların ne kadar kıymetli olduğunu, bu vatan için binlerce şehidin verildiğini anlatmak ve bunları yaşamalarını sağlamak. Gençlerimiz o atmosferi görüyor, o zamanki o mücadelenin zorluklarını yaşananları hissediyor. Amaç bu toprakların gücünü, nasıl bir mücadele verildiğini anlatmak. Bakanlık olarak bunu sürekli gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda ülkenin dört bir yanından gençlerimizi Çanakkale gezileriyle buraya taşıyoruz. Geziyorlar, programlar yapıyoruz. Rehberler, tarihçiler buradaki destansı mücadeleyi anlatıyorlar. Bu topraklar kanla yoğrulmuş, destansı mücadele var, Gazi Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları o zaman mücadelede yer aldılar. Tüm dünya ve batı medeniyetine, emperyalizme karşı büyük mücadele ortaya konduğu, dünyanın en güçlü donanmaları, ordularını burada yendiler. Herkese, tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini anlattılar, gösterdiler. Geçmişimizle tarihimizle gurur duyuyoruz" dedi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.