Dünya yılana benzer dokununca yumuşacıktır ama
Altıncı hak imam, İmam Cafer’in (a.s) oğlu olan yedinci hak imam, İmam Musa Kazım Hazretlerinin zamana şamil sözlerinden bir kesit
26.08.2021 00:20:00
"Kişi korku ve ümit arasında bir düzeye erişmeden mü'min olamaz. Korktuğu ve ümit ettiği şey için çalışmadıkça da korku ve ümit düzeyine erişemez.
Yüce Allah şöyle buyurmuştur: 'İzzetim, Celâl'im, azametim, kudretim, heybetim ve yüceliğim hakkı için bir kul, Benim arzumu, kendi arzusuna tercih edince, zenginliği onun nefsinde kılarım. Bütün ilgisini âhirete yöneltirim. Bulunduğu yerde ona kâfi gelirim, ihtiyaçlarını karşılarım. Gökler ve yer onun rızkını garanti eder. Onun için her tüccarın ve ticaretinin arkasında Ben olurum.'
Öfke kötülüğün anahtarıdır. Mü'minlerin en kâmili, ahlâkı en güzel olandır. Elinden geliyorsa insanların arasına karışma, eğer karışırsan ancak onlara karşı veren el olduğun durumlarda aralarına karış.
Yumuşak ol. Çünkü yumuşaklık, uğur ve berekettir, sertlik ve kabalık ise uğursuzluktur. Yumuşaklık, iyilik, güzel ahlâk dünyayı imar eder, rızkı da artırır.
'İyiliğin karşılığı iyilikten başka bir şey midir?' (Rahmân 60) âyeti mü'minler, kâfirler, iyiler ve günahkârlar olmak üzere herkes için geçerlidir.
Bir kimseye iyilik yapılırsa, onun karşılığını vermesi gerekir. Karşılık demek, sana yapılanın aynını yaparak kendini üstün görmen demek değildir. Eğer onun yaptığı gibi yaparsan, üstünlük ondadır. Çünkü ilk başlatan odur.
Dünya yılana benzer; dokununca yumuşacıktır ama içi öldürücü zehirle doludur. Akıllı yetişkin adamlar ondan sakınırken, küçük çocuklar elleriyle ona dokunmak isterler.
Dünya deniz suyu gibidir, susuz kimse ondan içtikçe susuzluğu artar, sonunda da onu öldürür.
Allah'a ibâdet üzere sabret. Allah'a karşı çıkmaktan sakınma hususunda sabırlı ol. Dünya hayatı, içinde bulunulan ândan ibarettir. Geçene sevinmenin de, üzülmenin de anlamı yoktur.
Gelmeyenin de nasıl olduğunu bilemezsin. Sen içinde bulunduğun anda sabret. O zaman sevinç içinde olup hâlin daha güzel olur.
Kibirlenmekten sakın. Çünkü kalbinde zerre ağırlığınca kibir bulunan kimse Cennet'e giremez. Büyüklük Allah'ın ridâsıdır. Kim Allah'ın ridâsını çekip almaya kalkışırsa, Allah onu yüzükoyun Cehennem'e sürükler.
Her gün nefsini muhasebe etmeyen kimse bizden değildir. Eğer iyi amel işlemişse, daha fazlasını işler, kötü amel işlemişse, Allah'tan bağışlanma dileyip tövbe eder.
Dünya, İsa Peygamber'e (a.s.) yeşil giysili bir kadın suretinde göründü. Ona sordu: 'Kaç kere evlendin?' 'Çok' dedi.
İsa (a.s.), 'Hepsi de seni boşadı, öyle mi?' dedi. 'Aksine, hepsini öldürdüm' dedi.
Bunun üzerine İsa (a.s.) şöyle buyurdu: 'Yazıklar olsun senin geride kalan kocalarına! Nasıl geçmiş kocalarının akıbetinden ibret almazlar!'
Bedenin ışığı gözündedir. Eğer göz ışık veriyorsa, bütün beden aydınlıktır. Ruhun ışığı da akıldır. Kul akıllı ise Rabb'ini de bilir. Rabb'ini bilince de dinini görür (dini konusunda basiretli olur).
Eğer Rabb'ine cahil ise dinine de uyamaz. Beden ancak canlı bir nefisle ayakta kalabildiği gibi din de ancak sadık bir niyetle ayakta kalır. Sadık niyetin olması ise ancak akıl ile mümkündür." (Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Muza Kazım eserinden) H: Akın Aydın
Yüce Allah şöyle buyurmuştur: 'İzzetim, Celâl'im, azametim, kudretim, heybetim ve yüceliğim hakkı için bir kul, Benim arzumu, kendi arzusuna tercih edince, zenginliği onun nefsinde kılarım. Bütün ilgisini âhirete yöneltirim. Bulunduğu yerde ona kâfi gelirim, ihtiyaçlarını karşılarım. Gökler ve yer onun rızkını garanti eder. Onun için her tüccarın ve ticaretinin arkasında Ben olurum.'
Öfke kötülüğün anahtarıdır. Mü'minlerin en kâmili, ahlâkı en güzel olandır. Elinden geliyorsa insanların arasına karışma, eğer karışırsan ancak onlara karşı veren el olduğun durumlarda aralarına karış.
Yumuşak ol. Çünkü yumuşaklık, uğur ve berekettir, sertlik ve kabalık ise uğursuzluktur. Yumuşaklık, iyilik, güzel ahlâk dünyayı imar eder, rızkı da artırır.
'İyiliğin karşılığı iyilikten başka bir şey midir?' (Rahmân 60) âyeti mü'minler, kâfirler, iyiler ve günahkârlar olmak üzere herkes için geçerlidir.
Bir kimseye iyilik yapılırsa, onun karşılığını vermesi gerekir. Karşılık demek, sana yapılanın aynını yaparak kendini üstün görmen demek değildir. Eğer onun yaptığı gibi yaparsan, üstünlük ondadır. Çünkü ilk başlatan odur.
Dünya yılana benzer; dokununca yumuşacıktır ama içi öldürücü zehirle doludur. Akıllı yetişkin adamlar ondan sakınırken, küçük çocuklar elleriyle ona dokunmak isterler.
Dünya deniz suyu gibidir, susuz kimse ondan içtikçe susuzluğu artar, sonunda da onu öldürür.
Allah'a ibâdet üzere sabret. Allah'a karşı çıkmaktan sakınma hususunda sabırlı ol. Dünya hayatı, içinde bulunulan ândan ibarettir. Geçene sevinmenin de, üzülmenin de anlamı yoktur.
Gelmeyenin de nasıl olduğunu bilemezsin. Sen içinde bulunduğun anda sabret. O zaman sevinç içinde olup hâlin daha güzel olur.
Kibirlenmekten sakın. Çünkü kalbinde zerre ağırlığınca kibir bulunan kimse Cennet'e giremez. Büyüklük Allah'ın ridâsıdır. Kim Allah'ın ridâsını çekip almaya kalkışırsa, Allah onu yüzükoyun Cehennem'e sürükler.
Her gün nefsini muhasebe etmeyen kimse bizden değildir. Eğer iyi amel işlemişse, daha fazlasını işler, kötü amel işlemişse, Allah'tan bağışlanma dileyip tövbe eder.
Dünya, İsa Peygamber'e (a.s.) yeşil giysili bir kadın suretinde göründü. Ona sordu: 'Kaç kere evlendin?' 'Çok' dedi.
İsa (a.s.), 'Hepsi de seni boşadı, öyle mi?' dedi. 'Aksine, hepsini öldürdüm' dedi.
Bunun üzerine İsa (a.s.) şöyle buyurdu: 'Yazıklar olsun senin geride kalan kocalarına! Nasıl geçmiş kocalarının akıbetinden ibret almazlar!'
Bedenin ışığı gözündedir. Eğer göz ışık veriyorsa, bütün beden aydınlıktır. Ruhun ışığı da akıldır. Kul akıllı ise Rabb'ini de bilir. Rabb'ini bilince de dinini görür (dini konusunda basiretli olur).
Eğer Rabb'ine cahil ise dinine de uyamaz. Beden ancak canlı bir nefisle ayakta kalabildiği gibi din de ancak sadık bir niyetle ayakta kalır. Sadık niyetin olması ise ancak akıl ile mümkündür." (Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Muza Kazım eserinden) H: Akın Aydın