'Ehl-i Beyt' panelleri karanlığa ışık tutuyor
Yeni Mesaj'ın düzenlediği "İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" panelleri insanımızı aydınlatmaya devam ediyor
31.12.2014 00:00:00
YENİ MESAJ / NİĞDE"İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" panelleri ülkemizin gerçeklerine ışık tutmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta sonu Niğde'nin Bor ilçesinde düzenlenen panele konuşmacı olarak araştırmacı yazar Dr. Salih Türkyılmaz, gazeteci yazar Ömer Kılıç ve araştırmacı yazar Hasan Biten katıldı. Açılış konuşmasını Yeni Mesaj gazetesi Bor ilçe temsilcisi Niyazı Özkan yaptı. Özkan yaptığı konuşmadı, Ehl-i Beyt'in Nuh'un gemisi gibi olduğunu, o gemiye binenin kurtulacağını, binmeyenin ise boğulacağını vurguladı.Kim Ehl-i Beyt'i seviyorsa o en doğru yoldadırEhl-i Beyt; Peygamberimiz, Hz. Fatıma, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'dir diyen araştırmacı yazar Salih Türkyılmaz, Ehl-i Beyt hakkında inen ayetlere açıklık getirdi. İngilizlerin İslam âlemini yıkmanın yolu olarak, milleti Ehl-i Beyt'ten uzaklaştırmak gerektiğine inandıklarını belirten Türkyılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Kim Ehl-i Beyt'i seviyorsa o en doğru yolda olandır. Kim ki Ehl-i Beyt'e düşman ise o fitnenin başıdır. Ehl-i Beyt Nuh'un gemisi gibidir o gemi İslam'ın sağlam gemisidir, ona binen kurtulur. Gelelim Gadir-i Hum olayına. Sünni kaynaklarda olmasına rağmen bizden hep saklanmıştır. Gadir-i Hum'da Hz. Peygamber; "Ali Benim vasimdir. Ben kimin vasisiysem Ali de onun vasisidir" diye buyurmuştur. Bu hutbe bizden yüzyıllarca saklandı. Hâlbuki 200'ü aşkın Sünni kaynakta bu belirtilmektedir. Şunu unutmayalım Sünni ve Alevi inancı aslında birbirine çok yakındır. Şöyle bir örnek verirsek: Onlardaki ve bizdeki iman esaslarını karşılaştıralım. Bizde Allah'ın varlığına ve birliğine inanmak, Hz. Muhammed'in onun Resulü olduğuna inanmak, meleklerine inanmak, kitaplarına inanmak, peygamberlerine inanmak, öldükten sonra dirilmeye inanmak ve kadere inanmak var onlarda da var. Aramızda ne fark var Aramızda bir fark olmadığı halde onları öldürmek adına nasıl fetva verilir. Böyle bir şeyin İslam'da yeri yoktur. Ehl-i Beyt yolundan saparsanız kardeş katili olursunuz."Onlar AB'ye söz verdilerGazeteci yazar Ömer Kılıç ise şöyle konuştu: "Peygamberimiz iki miras bırakmıştır. Biri Kur'an diğeri Ehl-i Beyt'tir. Biliniz ki Ehl-i Beyt anlayışı yok edilirse İslam da yok edilecektir. Ehl-i Beyt anlaşılır ve yaşanırsa İslam yaşanacaktır. Ehl-i Beyt İslam'ın temelidir. Biz yıllar önce söyledik bu F tipi denilen yapı bizim dini ve millî bütünlüğümüzü bozuyor diye. Allah katında din tektir ve İslam'dır. Bunlar ne diyor? İbrahim'i dinlerde buluşalım. Üç hak din var, dört hak din var? Böyle bir şey yok. Onlar AB'ye söz verdiler. Hutbelerden "Allah katında tek din İslam'dır" ayetini kaldırdılar."Binlerce kilise evleri açıldıAraştırmacı yazar Hasan Biten ise iktidarın icraatlarından bahsettiği konuşmasında "Eğer bu icraatları bir başka parti yapsaydı bugün yürüyüşler, protestolar hiç bitmez, o parti iktidardan olurdu" dedi. Biten şöyle konuştu: "Sanki halkımızın gözü bağlanmış gibi bunları görmüyor. Çocuklarımıza güzel ahlak kuralları anlatılırken Kur'an ve Sünnet yetmiyormuş gibi İncil'den Tevrat'tan hatta Hinduizm'den, Budizm'den örnekler verdiler. Kitaplarımızı dinlerarası diyaloga göre değiştirdiler. Çocuklarımıza, sanki İslam'dan başka hak din varmış gibi öğrettiler. Yani toplumumuzda müthiş bir algı yönetimi var. Kiliselerin önü açıldı. Türkiye'de bu iktidar döneminde binlerce kilise evi açıldı. Hatta hiç Hristiyan olmayan illerimize bile kilise evleri açıldı. Misyonerler ayinlere katılanlara paralar vererek halkımızı kandırmaya çalıştılar. İşi daha da ileri götürüp din dersi kitaplarına Peygamberimizin temsili resimlerini bile koydular. Kimliklerden dini İslam'dır ibaresi kaldırılıp boş bıraktılar."