Rahmetli Naim Hoca'yı cami kürsüsünde dinlemek nasip olmadı.
Erzurum/ Taşmağazalar'daki daracık dükkânında bir saat kadar süren ziyaretimizde, doksanlı yıllarda devam eden "Ozanlarımız" programını özellikle takip ettiğini ve Divan Edebiyatına özel merakı olduğunu söylemişti.
Aşık Reyhani ve Çobanoğlu'nun olduğu bir programa katılıp bir kaç şiir okumak istediğini söylemişti, inşaallah diyerek ayrılmıştık ama nasip olmadı.
Yaklaşık bir saat içinde Divan şairlerinden okuduğu şiirler oldukça dikkat çekiciydi, hangisinin ismi geçse hemen ona ait gazelleri ard arda sıralamıştı, rahmetli.
O rahmetliyi cami kürsüsünde dinleyen arkadaşlar, yazımıza başlık yaptığımız cümleyi çok sık kullandığını söylerler; "ellem-gullem yok Müslüman! Dosdoğru olacaksınız".
Bugünün Müslümanları olarak sanki doğru olma, dürüst davranma, olduğu gibi görünme ve göründüğü gibi olma noktasında rahmetlinin bu meşhur cümlesine, meşhur eleştirisine muhatabız.
"Müslüman! Ellem-gullem yok".
Herkes tuttuğu siyasi partisini, ait olduğu cemaatini temize çıkarmak için kılı kırk yararken, kırk dereden su getirirken yapılan yanlışlara, ortaya çıkan kötü sonuçlara sahip çıkana rastlamak mümkün olmuyor.
"Sizi yerden var ederken ve siz annelerinizin karınlarında cenin halinde iken sizleri çok iyi bilen O'dur. Kendinizi temize çıkarmayın. O, sakınanı çok iyi bilir."(Necm:32) İlahi ikazına rağmen kendisini ve çevresini temize çıkarmak için, tertemiz ilan etmek için binbir çeşit dil dökenlerden geçilmiyor.
Nasıl oluyor ki sizin partinin iktidarında bütün olumlu gelişmeler partiniz gayretleri sebebi ile ama tüm olumsuzluklar dış güçlerin, şer güçlerin fırıldakları sebebi ile oluyor?
Şer güçlerin fırıldaklarına ve tuzaklarına engel olmak da iktidarların en baştaki görevleri değil midir?
"Ah bu dış güçler, ah bu şer güçler" deyip geçerek görev tamamlanmış mı oluyor?
Dürüstlük, adil olmak, hakkın hatırını üstün tutmak her zaman ve zeminde ve her şartta Müslümanın ayrılmaz vasfı değil midir?
Her çeşit ilerlemeler, büyümeler, güzel gelişmeler, yollar köprüler, hanlar, hamamlar sizin partinizin iktidarında oldu, tamam ama, her birinin de on katı fiyatına, yirmi katı fiyatına yaptırıldığını, devletin ve milletin en az çeyrek asır borçlandırıldığını da söyle.
Özelleştirme adı altında devlete ve millete ait ne var ne yok satılıp-savulduğu halde borçların asla kapatılamadığını, cari açığın yıldan yıla daha da büyüdüğünü, kaynaklar elden çıkarıldığı halde elde-avuçta bir şey olmadığını da gör ve söyle.
"kendinizi temize çıkarmayın, kimin daha takva olduğunu Allah daha iyi bilir."
Rahmetli Naim Hoca'nın dediği gibi artık ellem-gullem yok, her zaman ve zeminde ve her şartta dürüst olmak her birimizin boynumuzun borcudur.
Erzurum/ Taşmağazalar'daki daracık dükkânında bir saat kadar süren ziyaretimizde, doksanlı yıllarda devam eden "Ozanlarımız" programını özellikle takip ettiğini ve Divan Edebiyatına özel merakı olduğunu söylemişti.
Aşık Reyhani ve Çobanoğlu'nun olduğu bir programa katılıp bir kaç şiir okumak istediğini söylemişti, inşaallah diyerek ayrılmıştık ama nasip olmadı.
Yaklaşık bir saat içinde Divan şairlerinden okuduğu şiirler oldukça dikkat çekiciydi, hangisinin ismi geçse hemen ona ait gazelleri ard arda sıralamıştı, rahmetli.
O rahmetliyi cami kürsüsünde dinleyen arkadaşlar, yazımıza başlık yaptığımız cümleyi çok sık kullandığını söylerler; "ellem-gullem yok Müslüman! Dosdoğru olacaksınız".
Bugünün Müslümanları olarak sanki doğru olma, dürüst davranma, olduğu gibi görünme ve göründüğü gibi olma noktasında rahmetlinin bu meşhur cümlesine, meşhur eleştirisine muhatabız.
"Müslüman! Ellem-gullem yok".
Herkes tuttuğu siyasi partisini, ait olduğu cemaatini temize çıkarmak için kılı kırk yararken, kırk dereden su getirirken yapılan yanlışlara, ortaya çıkan kötü sonuçlara sahip çıkana rastlamak mümkün olmuyor.
"Sizi yerden var ederken ve siz annelerinizin karınlarında cenin halinde iken sizleri çok iyi bilen O'dur. Kendinizi temize çıkarmayın. O, sakınanı çok iyi bilir."(Necm:32) İlahi ikazına rağmen kendisini ve çevresini temize çıkarmak için, tertemiz ilan etmek için binbir çeşit dil dökenlerden geçilmiyor.
Nasıl oluyor ki sizin partinin iktidarında bütün olumlu gelişmeler partiniz gayretleri sebebi ile ama tüm olumsuzluklar dış güçlerin, şer güçlerin fırıldakları sebebi ile oluyor?
Şer güçlerin fırıldaklarına ve tuzaklarına engel olmak da iktidarların en baştaki görevleri değil midir?
"Ah bu dış güçler, ah bu şer güçler" deyip geçerek görev tamamlanmış mı oluyor?
Dürüstlük, adil olmak, hakkın hatırını üstün tutmak her zaman ve zeminde ve her şartta Müslümanın ayrılmaz vasfı değil midir?
Her çeşit ilerlemeler, büyümeler, güzel gelişmeler, yollar köprüler, hanlar, hamamlar sizin partinizin iktidarında oldu, tamam ama, her birinin de on katı fiyatına, yirmi katı fiyatına yaptırıldığını, devletin ve milletin en az çeyrek asır borçlandırıldığını da söyle.
Özelleştirme adı altında devlete ve millete ait ne var ne yok satılıp-savulduğu halde borçların asla kapatılamadığını, cari açığın yıldan yıla daha da büyüdüğünü, kaynaklar elden çıkarıldığı halde elde-avuçta bir şey olmadığını da gör ve söyle.
"kendinizi temize çıkarmayın, kimin daha takva olduğunu Allah daha iyi bilir."
Rahmetli Naim Hoca'nın dediği gibi artık ellem-gullem yok, her zaman ve zeminde ve her şartta dürüst olmak her birimizin boynumuzun borcudur.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024