"Tan yeri ağarıncaya dek bağışın, huzurun, esenliğin bulunduğunu" açıkladığı bu kutlu gecede mümin için umut kapıları açıktır. Yeter ki müminler samimi tövbeleriyle Rablerine yönelmeyi bilsin.
Kur'an-ı Kerim, Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) aracılığıyla Müslümanlara rahmet olarak gönderilmiştir. Cahiliye devrinde her türlü zulüm ve haksızlığın hakim olduğu için karanlığın derinliklerinde bocalayan insanların üzerine bir güneş gibi doğmuştur kutsal kitabımız.
Kur'an-ı Kerim, doğru yolu gösteren bir rehber olmuştur Müslümanlara. O yüce Kitapta en üstün ahlaki hükümleri kavrayan müminler, Peygamberimizin örnek yaşayışı olan sünneti benimseyerek olgunluğun doruğuna erişmişlerdir.
Yine yüce Rabb'imiz, Kur'an-ı Kerim'in inanan kalpler için şifa olduğunu müjdeliyor. Çünkü O'nun bildirdiği emir ve yasaklar doğrultusundaki İslami yaşayışı benimseyen huzura eren insandır. Her türlü aşırılıktan uzak olarak kitabımız Kur'an-ı Kerim'in hükümlerine uygun ölçüleri seçen kişi dünya ve ahiret işlerindeki dengeyi kurmayı başarır. Böylece dünya hayatını güzel ahlak ile süslerken; ahiretine ait ibadetlere yönelerek Rabbini andığı için iç aleminde en güzel duygu ve düşünceleri yaşatır.
Kadir Gecesinde nasıl ibadet yapılması gerektiğini soranlara Peygamber Efendimiz:
"Gündüzü oruçlu, geceyi namaz kılarak ve çokça tövbe ederek geçiriniz" buyurmuştur.
Kadir Gecesi'nin değerini bilerek; tövbeleri, ibadetleri ve dualarıyla içtenlikle Allh'a yönelen müminlere, bu kutlu, yüce gece hayırlar, mutluluklar getirsin.