Enerji terörizmi artıyor
Bölgemizde enerji altyapılarına yapılan terör saldırıları her geçen gün artıyor. Türkiye'nin bölgede artan enerji terörizmine karşı özel sektör ve kamuyu koordine edecek, bu alanda özelleşmiş devlet kurumlarına ihtiyacı olduğu belirtiliyor
11.08.2015 00:00:00
YUSUF KARACA/İSTANBULGeçtiğimiz günlerde Bakü-Tiflis-Erzurum Doğal Gaz Boru Hattı ve Kerkük-Yumurtalık Petrol Boru Hattını hedef alan terör saldırıları terörün bir başka yüzünü gözler önüne serdi. Artık dünyada ve Türkiye'de boru hatları, petrol rafinerileri, elektrik iletim ve dağıtım ağları sıklıkla terör saldırılarına hedef oluyor. Ancak son dönemde kritik enerji altyapılarını hedef alan saldırıların giderek arttığı görülüyor. Türkiye'nin bölgesinde artan bu tehdide karşı dünyadaki başarılı örneklerden ilham alabileceği ifade ediliyor. Kritik altyapıların güvenliği konusunda özelleşmiş devlet kurumları hatta bakanlık kurmak birçok gelişmiş ülkenin çözüm yöntemi. Türkiye de özel sektör ile kamu kurumlarını koordine edecek benzer yapıları kurarak kritik enerji altyapılarını daha güvenli hale getirebilir. 25 yılda 8 kat arttı1990'lı yılların ortalarına kadar petrol ve doğal gaz tesislerini hedef alan saldırılar tüm saldırıların yüzde 2.5'luk bölümünü temsil ederken, bu oran 2013'te yüzde 20'nin üzerine çıktı. Enerji Altyapıları Saldırıları veri tabanı incelendiğinde, 1980'den 2012'ye 9 bin 500 saldırı kaydediliyor. Saldırıların en çok gerçekleştiği ülkeler ise Irak, Kolombiya ve Pakistan.Milyonlar karanlıkta kalıyorSaldırıların ağır ekonomik bilançosunun yanı sıra, enerji arz güvenliği üzerinde yol açtığı tehdit büyük. Pakistan'da Ocak 2015'te, elektrik iletim hatlarını hedef alan saldırıdan sonra 140 milyon insan elektriksiz kaldı. Bunun yanında, saldırıların büyük ve çok ortaklı projeleri hedef alması ülkelerin yatırım güvenliği ortamını olumsuz etkiliyor ve birçok kritik projenin de gecikmesine sebebiyet veriyor. Nitekim 2013'te Cezayir'in Amenas Doğalgaz İşleme Tesisi'ne yapılan saldırı 40 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmuş ve projenin yabancı ortaklarının personellerini sahadan çekmesiyle sonuçlanmıştı. Saldırıdan sonra tesis sınırlı miktarda üretime bir ay sonra başlayabilmiş ve bu süre içinde Cezayir'in uğradığı ekonomik zarar en iyi ihtimalle 150 milyon dolar olarak tahmin ediliyor.250 milyon dolarlık terör saldırısıTürkiye'de, 29 Temmuz 2015'te Kerkük-Yumurtalık Petrol Boru Hattı'na düzenlenen terör saldırısının yalnızca Kuzey Irak'a maliyeti 250 milyon doları buldu. Ardından, ülkenin ikinci en büyük doğalgaz tedarikçisi İran'dan gelen, Türkiye-İran Doğalgaz Boru Hattı'na 28 Temmuz 2015'te gerçekleştirilen saldırı sonrasında ise gaz akışı bir hafta sağlanamadı. İran'dan gelen doğal gaz 2014'te Türkiye'nin yıllık doğal gaz tüketiminin yüzde 18'ini karşılamıştı. Son olarak, 4 Ağustos 2015'te, 2014 verilerine göre Türkiye'nin doğalgaz ithalatının yüzde 12.33'ünü tek başına karşılayan Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı'na yapılan saldırı ise enerji arz güvenliği konusundaki endişeleri ve acil tedbirler alınması gerekliliğini tekrar gözler önüne seriyor. ABD, özel birim kurduUzmanlara göre, ülke ekonomisinin kalkınması ve günlük yaşamın olağan işleyişinin devamlılığı, kritik enerji altyapılarının 7-24, kesintisiz ve düzgün işleyişine bağımlı durumda. Bu açıdan terör eylemlerine karşı yalnızca kritik altyapı güvenliği ile ilgilenen bir çatı kurumun kurulması somut bir öneri olarak sunulabilir. ABD'de 2003 yılından beri kritik altyapı güvenliğine dair tüm koordinasyonu İç Güvenlik Bakanlığı üstleniyor. Kanada ve İngiltere'de bakanlık seviyesinde olmasa da kritik altyapı güvenliğinin sağlanması görevini özelleşmiş bazı kurumlar yürütüyor. Ayrıca İnsansız Hava Araçları gibi ileri teknoloji ürünlerin kritik enerji altyapı güvenliğinin sağlanmasında tartışmasız büyük bir rolü bulunuyor.