Enerjimiz boşa gidiyor
TÜRKONFED Başkanı Orhan Turan, Rekabet Kongresi'ndeki konuşmasında, Türkiye'nin 'faiz-enflasyon-kur' sarmalında enerjisini boşa harcadığına işaret ederek, "İhracatımız katma değerli üretim ve hizmetle artar. Yatırım ortamını iyileştirmek, güven iklimini yaratmak ve riskleri azaltmak için ev ödevlerimizi eksiksiz yerine getirmeliyiz" dedi.
24.11.2020 17:57:00





M. YASİN ERKOL / DETAY HABER
İş dünyası, kamu, akademi ve STK'ların daha rekabetçi olmaları hedefiyle Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED) tarafından bu yıl 12. kez düzenlenen Rekabet Kongresi başladı. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu'nun (TÜRKONFED) desteğiyle online ortamda gerçekleştirilen ve iki gün sürecek olan kongrenin bu yılki ana teması 'Sürdürülebilir Sektörler: Yeni Dönemin Rekabet Senaryoları' oldu.
TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, açılışta yaptığı konuşmada, Covid-19 ile mücadelenin uzun soluklu bir maraton olacağını belirterek, "Türk iş dünyası olarak ümitsizliğe kapılma lüksümüz yok ve hiçbir şey için umutsuz değiliz ancak kapsayıcı iş birlikleri ile küresel bir çözüm için birlikte çalışmamız gerektiğine inanıyoruz. İhracatımızın yarısını gerçekleştirdiğimiz ve doğrudan yabancı sermayede ilk sırada yer alan AB'nin yeşil ve dijital dönüşüm gündemini yakından takip edip, ekonomimizi ve işletmelerimizi bu yeni duruma hazırlıklı hale getirmeliyiz. Faiz-enflasyon-kur sarmalında enerjimizi boşa harcıyoruz. İhracatımızın katma değer yaratmasının yolu yine katma değerli üretim ve hizmet ile mümkün. Diğer taraftan yatırım ortamını iyileştirmek, güven iklimini yaratmak ve riskleri azaltmak için ev ödevlerimizi eksiksiz yerine getirmeliyiz. Yeni Türkiye hikâyesinin öznesi; hukuk devleti, bağımsız kurumlar, yüksek teknoloji kullanımı, katma değerli üretim, sürdürülebilirlik ve verimlilik temelli politikalar olacaktır" dedi.
Türkiye de zorlanacak
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, özellikle önümüzdeki 4-5 aylık vadede tüm dünya gibi Türkiye'nin de başta istihdam ve üretim alanları olmak üzere zorlanacağına işaret ederek, "Türkiye, bu süreçte bir taraftan da enflasyonla mücadele etmek zorundadır. Enflasyonla mücadeleden taviz vermezsek, önümüzdeki kısa vadede sürdürülebilir büyüme ve istihdam artışını yakalama şansımız doğar. Finansal koşulların geçici olarak sıkılaşması böyle bir dönemde elimizi zorlaştırsa da orta vade perspektifte enflasyonu düşürmenin, serbest piyasa ilkelerini benimsemenin ve yatırım ortamını iyileştirmenin faydasını öncelikle büyüme ve istihdam artışında göreceğiz. Diğer taraftan, şeffaflık ve öngörülebilirlik, ekonomide güvenilirliği artıran en önemli unsurlar. Kısa vadede atacağımız bu adımlar, uzun vadede kapsamlı bir ekonomi politikası uygulama kapasitemizi de yükseltecektir" dedi. Kaslowski, düşük katma değer sorununun tarımdan turizme, lojistikten KOBİ'lere kadar birçok alanda ve sektörde görüldüğünü ifade ederek, jeopolitik konum nedeniyle büyük avantaj sahibi oldukları lojistik sektöründe dahi küresel eğilimleri yakalamakta güçlük çektiklerini aktardı.
Türkiye'deki tüm sektörlerin pandeminin zorlu koşullarına rağmen güçlü bir geri dönüşü hedeflediğini söyleyen SEDEFED Yönetim Kurulu Başkanı Ali Avcı da, "Ülkemizde görülen istihdam, verimlilik ve yetenek uyumsuzluğu sorunlarını aşmamız, ekonominin global rekabetçiliğini artırmak için temel gündemimiz olmalı. Uzun vadeli dijital dönüşüm ve diğer makroekonomi politikalarıyla bu sorunların üstesinden hep birlikte, ortak akıl sayesinde gelebiliriz" açıklamasında bulundu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.