Erkeklerin alkol kullanımı: Kadınlar ve çocuklar için görünmeyen tehlike
RTI International'ın yayımladığı yeni rapor, erkeklerin alkol tüketiminin yalnızca kendi sağlıklarını değil, kadınlar ve çocukların yaşamını da doğrudan etkilediğini ortaya koydu. Çalışma, 20 ülkeden derlenen verilerle, alkolün aile içi şiddet, ekonomik istikrarsızlık ve çocuk gelişimi üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor
15.10.2025 12:15:00 / Güncelleme: 15.10.2025 12:23:59
Haber Merkezi
Haber Merkezi





Erkekler daha çok içiyor, zarar daha geniş yayılıyor
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre erkekler, kadınlara oranla hem daha fazla alkol tüketiyor hem de daha fazla alkol kaynaklı zarara maruz kalıyor. Ancak bu zarar yalnızca bireysel değil: erkeklerin aşırı alkol kullanımı, kadınlar ve çocuklar için görünmez bir halk sağlığı krizine dönüşmüş durumda.
Rapora göre, alkol etkisindeki erkekler arasında şiddet eğilimi, saldırganlık, ekonomik sorumsuzluk ve ihmal oranları belirgin biçimde artıyor. Kadınlar, alkol sonrası yaşanan fiziksel ve psikolojik şiddetten en çok etkilenen grup olurken; çocuklar hem bu şiddete tanık oluyor hem de dolaylı biçimde zarar görüyor.
Kadınlarda fiziksel ve psikolojik yıkım
Araştırma, alkol kullanan erkeklerle yaşayan kadınların, kaygı bozuklukları, depresyon, düşük benlik saygısı ve hatta intihar eğilimleri açısından daha yüksek risk taşıdığını gösteriyor.
Kadınların büyük bölümü, "eşlerinin içkiliyken farklı birine dönüştüğünü" belirtiyor. Şiddet ve korku döngüsü içinde yaşayan bu kadınlar, çoğu zaman hem ekonomik hem de sosyal olarak izole hale geliyor.
Bazı vakalarda erkeklerin alkol için aile bütçesini harcaması, kadınların çocuklarının temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma gelmesine yol açıyor. Bu durum, yoksulluk ve bağımlılık arasında kısır bir döngü yaratıyor.
Çocuklar sessiz tanık: Alkol travması bir sonraki kuşağa taşınıyor
Rapora göre Avrupa ülkelerinde her 5 çocuktan biri, aşırı alkol tüketen bir ebeveynle yaşıyor. Özellikle babaların yoğun alkol kullanımı; çocuklarda davranış bozuklukları, düşük okul başarısı, özgüven eksikliği ve sosyal uyum sorunlarına yol açıyor.
Uzmanlar, bu çocukların ilerleyen yıllarda madde kullanımı ve şiddet eğilimi açısından daha yüksek risk taşıdığını belirtiyor. Yani, alkolün yol açtığı travma yalnızca bugünü değil, geleceği de etkiliyor.
Cinsiyet temelli politikalar şart
Rapor, alkolle mücadelede "tek boyutlu" yaklaşımların yetersiz olduğunu vurguluyor.
Araştırmacılara göre çözüm, cinsiyet duyarlı politikalar geliştirmekten geçiyor:
• Alkol satışının kısıtlanması ve vergilerin artırılması,
• Aile içi şiddetle mücadele eden kurumların güçlendirilmesi,
• Kadın ve çocuklara yönelik sosyal destek mekanizmalarının yaygınlaştırılması,
• Alkol bağımlılığıyla mücadelede erkeklere özel psikososyal programların artırılması gerekiyor.
RTI araştırmacısı Prof. Anne-Marie Laslett, "Erkeklerin alkol kullanımına bağlı zararlar sadece bireysel bir mesele değil, toplumsal bir eşitsizlik sorunudur" diyerek, 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne ulaşmanın yolunun bu farkındalıktan geçtiğini belirtiyor.
Araştırmadan sayısal bulgular ve çarpıcı veriler
• Çalışma 20 ülkede yürütüldü; erkeklerin alkol kullanımına bağlı kadın ve çocuk etkileri ilk kez bu kadar kapsamlı incelendi.
• Erkeklerin alkol kullanım oranı kadınların yaklaşık 3 katı.
• Alkol kullanan erkeklerin %27'si partnerine en az bir kez fiziksel veya psikolojik şiddet uyguladığını bildirdi.
• Alkol bağımlısı erkeklerle yaşayan kadınların %40'ı depresyon veya anksiyete belirtileri gösteriyor.
• Aile gelirinin %15'ine kadar kısmı, bazı hanelerde doğrudan alkol harcamalarına gidiyor.
• Avrupa ülkelerinde her 5 çocuktan 1'i, aşırı alkol kullanan bir ebeveynle aynı evde yaşıyor.
• Alkol etkisindeki babaların çocuklarında davranış bozukluğu oranı %35, okul devamsızlığı oranı %28.
• Erkeklerin alkol etkisiyle karıştığı aile içi şiddet vakalarının %70'i, akşam saatlerinde veya hafta sonları yaşanıyor.
• Kadınların %60'ı, "eşim içkiliyken farklı biri oluyor" ifadesini kullandı.
• Alkol nedeniyle gelir kaybı yaşayan ailelerde çocuk işçiliği oranı %12'ye kadar çıkıyor.
• Alkol kullanımına bağlı aile içi sorunların %40'ı sağlık kurumlarına hiç yansımıyor, sessiz kriz olarak kalıyor.
Sonuç: Görülmeyen mağdurlar için görünür politikalar
Bu bulgular, alkolle mücadelede yalnızca bağımlılığı değil, ailesel ve toplumsal yansımaları da merkeze alan politikaların gerekliliğini gözler önüne seriyor.
Kadınların güvenliği, çocukların sağlığı ve toplumun ruhsal dengesi; erkeklerin alkolle kurduğu ilişkinin niteliğine bağlı.
Kısacası, bir erkeğin içtiği her kadeh, yalnızca kendisine değil; ailesine ve toplumun geleceğine de dokunuyor.
Hazırlayan: Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Kaynak: Laslett, A. M., Ramsoomar, L., Karriker-Jaffe, K. J., Hopkins, C., Graham, K., Blackburn, N., ... & Wilson, I. M. (2025). Harms to Women and Children from Men's Alcohol Use: An Evidence Review and Directions for Policy. RTI Press.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre erkekler, kadınlara oranla hem daha fazla alkol tüketiyor hem de daha fazla alkol kaynaklı zarara maruz kalıyor. Ancak bu zarar yalnızca bireysel değil: erkeklerin aşırı alkol kullanımı, kadınlar ve çocuklar için görünmez bir halk sağlığı krizine dönüşmüş durumda.
Rapora göre, alkol etkisindeki erkekler arasında şiddet eğilimi, saldırganlık, ekonomik sorumsuzluk ve ihmal oranları belirgin biçimde artıyor. Kadınlar, alkol sonrası yaşanan fiziksel ve psikolojik şiddetten en çok etkilenen grup olurken; çocuklar hem bu şiddete tanık oluyor hem de dolaylı biçimde zarar görüyor.
Kadınlarda fiziksel ve psikolojik yıkım
Araştırma, alkol kullanan erkeklerle yaşayan kadınların, kaygı bozuklukları, depresyon, düşük benlik saygısı ve hatta intihar eğilimleri açısından daha yüksek risk taşıdığını gösteriyor.
Kadınların büyük bölümü, "eşlerinin içkiliyken farklı birine dönüştüğünü" belirtiyor. Şiddet ve korku döngüsü içinde yaşayan bu kadınlar, çoğu zaman hem ekonomik hem de sosyal olarak izole hale geliyor.
Bazı vakalarda erkeklerin alkol için aile bütçesini harcaması, kadınların çocuklarının temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma gelmesine yol açıyor. Bu durum, yoksulluk ve bağımlılık arasında kısır bir döngü yaratıyor.
Çocuklar sessiz tanık: Alkol travması bir sonraki kuşağa taşınıyor
Rapora göre Avrupa ülkelerinde her 5 çocuktan biri, aşırı alkol tüketen bir ebeveynle yaşıyor. Özellikle babaların yoğun alkol kullanımı; çocuklarda davranış bozuklukları, düşük okul başarısı, özgüven eksikliği ve sosyal uyum sorunlarına yol açıyor.
Uzmanlar, bu çocukların ilerleyen yıllarda madde kullanımı ve şiddet eğilimi açısından daha yüksek risk taşıdığını belirtiyor. Yani, alkolün yol açtığı travma yalnızca bugünü değil, geleceği de etkiliyor.
Cinsiyet temelli politikalar şart
Rapor, alkolle mücadelede "tek boyutlu" yaklaşımların yetersiz olduğunu vurguluyor.
Araştırmacılara göre çözüm, cinsiyet duyarlı politikalar geliştirmekten geçiyor:
• Alkol satışının kısıtlanması ve vergilerin artırılması,
• Aile içi şiddetle mücadele eden kurumların güçlendirilmesi,
• Kadın ve çocuklara yönelik sosyal destek mekanizmalarının yaygınlaştırılması,
• Alkol bağımlılığıyla mücadelede erkeklere özel psikososyal programların artırılması gerekiyor.
RTI araştırmacısı Prof. Anne-Marie Laslett, "Erkeklerin alkol kullanımına bağlı zararlar sadece bireysel bir mesele değil, toplumsal bir eşitsizlik sorunudur" diyerek, 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne ulaşmanın yolunun bu farkındalıktan geçtiğini belirtiyor.
Araştırmadan sayısal bulgular ve çarpıcı veriler
• Çalışma 20 ülkede yürütüldü; erkeklerin alkol kullanımına bağlı kadın ve çocuk etkileri ilk kez bu kadar kapsamlı incelendi.
• Erkeklerin alkol kullanım oranı kadınların yaklaşık 3 katı.
• Alkol kullanan erkeklerin %27'si partnerine en az bir kez fiziksel veya psikolojik şiddet uyguladığını bildirdi.
• Alkol bağımlısı erkeklerle yaşayan kadınların %40'ı depresyon veya anksiyete belirtileri gösteriyor.
• Aile gelirinin %15'ine kadar kısmı, bazı hanelerde doğrudan alkol harcamalarına gidiyor.
• Avrupa ülkelerinde her 5 çocuktan 1'i, aşırı alkol kullanan bir ebeveynle aynı evde yaşıyor.
• Alkol etkisindeki babaların çocuklarında davranış bozukluğu oranı %35, okul devamsızlığı oranı %28.
• Erkeklerin alkol etkisiyle karıştığı aile içi şiddet vakalarının %70'i, akşam saatlerinde veya hafta sonları yaşanıyor.
• Kadınların %60'ı, "eşim içkiliyken farklı biri oluyor" ifadesini kullandı.
• Alkol nedeniyle gelir kaybı yaşayan ailelerde çocuk işçiliği oranı %12'ye kadar çıkıyor.
• Alkol kullanımına bağlı aile içi sorunların %40'ı sağlık kurumlarına hiç yansımıyor, sessiz kriz olarak kalıyor.
Sonuç: Görülmeyen mağdurlar için görünür politikalar
Bu bulgular, alkolle mücadelede yalnızca bağımlılığı değil, ailesel ve toplumsal yansımaları da merkeze alan politikaların gerekliliğini gözler önüne seriyor.
Kadınların güvenliği, çocukların sağlığı ve toplumun ruhsal dengesi; erkeklerin alkolle kurduğu ilişkinin niteliğine bağlı.
Kısacası, bir erkeğin içtiği her kadeh, yalnızca kendisine değil; ailesine ve toplumun geleceğine de dokunuyor.
Hazırlayan: Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Kaynak: Laslett, A. M., Ramsoomar, L., Karriker-Jaffe, K. J., Hopkins, C., Graham, K., Blackburn, N., ... & Wilson, I. M. (2025). Harms to Women and Children from Men's Alcohol Use: An Evidence Review and Directions for Policy. RTI Press.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.