Birinci vazifenin, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmek olduğunu unuttun. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temelinin bu hedef olduğunu unuttun. Son dönemlerde seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dâhilî ve haricî bedhahlarınla beraber oldun. Onların peşine takıldın, düşmanlarını dost olarak kabul ettin.Bugün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa etmek zorunda olduğun bir ortamda, vazifeye atılmak yerine, kendi şahsi menfaatlerini düşündün. Milli ve Manevi değerlerini arka plana attın.Şu anda İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili oldular. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kalelerine girdiler, bütün tersanelerine girdiler, memleketin en mahrem bilgilerinin saklandığı Kozmik odalara girdiler, sırlarımızı düşmanlarımıza verdiler. Memleketin bütün madenlerini yabancılara peşkeş çektiler. Memleketin bütün kurumlarını yabancı sermayeye verdiler. Memleketin alın terini faiz lobisine, döviz lobisine peşkeş çektiler. Ordu mensuplarını, asılsız iddialarla hapse attılar, ordunun onur ve şerefini ayaklar altına aldılar. Devlet kurumlarının arasını açtılar. Devlet ile milleti birbirine hasım ettiler. Caminin yanına kilise yaptılar. Zinayı, domuz etini serbest bıraktılar. Haramı, helal gösterdiler. Hz. Peygamberi devre dışı bırakarak yeni bir din anlayışı yarattılar.Bütün bu durumdan daha elîm ve daha vahim olan ise, memleketin dahilinde güce sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içine girmiş durumdalar. Hatta bu güç sahipleri şahsî menfaatleri için kendi gelecekleri için makam ve mevki sahibi olabilmek için memleketin menfaatlerini hiçe sayarak, düşmanlarımızın siyasi emelleriyle bileştirdiler.İslam coğrafyasını kan gölüne çevirdiler. Üniter yapıyı tartışmaya açtılar. Bir başkanlık hevesine kapılarak, Türkiye'yi eyaletlere ayırma hesabı içerisine girdiler. Sen ey Millet! Fakr-ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olmana rağmen, asgari ücrete mahkum olmana rağmen, açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşamana rağmen halen daha senin üzerinde oynanan oyunun farkında değilsin.Ey Türk Milleti! İşte bu durum içinde dahi vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudretin seninle aynı kanı taşıyan, aynı dinden olan insanlarla bir ve beraber olmak olduğunu bil, titre ve kendine gel.
Tahsin Aydın / diğer yazıları
- Devlet ve Hüseyin Baş / 26.09.2022
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019