İki çeşit baraj var.
Akarsuların önüne kurduğunuz devasa bentlerde biriktirdiğiniz suyu hem içme suyu olarak hem de tarımda sulama suyu olarak kullanabilirsiniz.
Aynı zamanda kuraklık zamanlarında bu yapılar sayesinde susuz kalmazsınız.
Bu barajlar hem gerekli hem de çok faydalı.
Başka bir baraj daha var ki, gereksiz olduğu kadar da zararlı.
Ancak bazı çevreler işlerine geldiği için bu gereksiz ve zararlı barajdan asla vazgeçemiyorlar.
Tahmin ettiğiniz gibi bu faydasız şeyin adı seçim barajıdır, bundan çıkar sağladıkları için vazgeçmeyenler ise iktidarlarını demokrasiyi katletme pahasına sürdürmek isteyen politikacılardan başkası değil.
Geçen hafta seçim barajıyla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisi AKP ile MHP arasında seçim barajının yüzde 7'ye indirilmesi konusunda bir mutabakat sağlandığını duyurmuştu.
Barajda yüzde 7'nin altına da kapıları açık bırakmıştı.
Erdoğan'ın açık bıraktığı kapı bağlamında dün gelen bilgilere göre Cumhur İttifakı'nın oluşturan partiler mutabakatlarını seçim barajını yüzde 5'e çekme noktasına getirmişler.
Oysa muhalefet partilerine göre büyük bir demokrasi ayıbı olan seçim barajı sıfıra indirilmeli.
Haklılar, çünkü Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde hükümeti Cumhurbaşkanı temsil ediyor. Bakanlar dışarıdan atanıyor ve Meclis'ten güvenoyu alınması gibi bir zaruret yok.
Sistem böyle olduğu halde demokrasinin gereği olarak seçmen iradesinin Meclis'e yansımasının önünde neden devasa bir baraj var?
Yüzde 50+1 alan bir kişinin Cumhurbaşkanı olabildiği bu sistemde seçim barajı sıfır olmalı ki tüm seçmenler Meclis'te 1 kişiyle bile olsa temsil edilebilsin ve ülkemiz tek seslilikten kurtulsun.
Ancak demek ki bir bildikleri var ki barajı sıfırlamayı asla düşünmüyorlar.
Bunun başlıca nedenleri arasında; Meclis dışında kalan partilerin Meclis'e girmesinin önüne geçmek ve çoğu ankette yüzde 10 barajla başı fazlasıyla dertte olduğu görülen MHP'nin baraj altında kalmasına engel olmak var.
Ayrıca Meclis dışındaki partiler ittifak yerine iltihak yapsın isteniyor. Zira bu partilerin kurumsal kimliklerini koruyarak ittifaklarda yer alıp seçime girmelerinin hükümetteki partilere oy kaybettirebileceği düşünülüyor.
Yani seçim yasasında değişiklik düşünen hükümetin gündeminde her türlü kazanımlarını korumak var ancak bir tek 'daha fazla demokrasi' yok.
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023