Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, Türkiye'yi AB'de görmek istemediğini açıkça ortaya koydu. Fransa'nın bu tavrı nedeniyle, iki ülke arasındaki ilişkiler gerginliğini koruyor
Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin partisine mensup bazı milletvekilleri, Türkiye'nin gelecekteki AB üyeliğinin Fransa'da zorunlu olarak halk oylamasına sunulması için bastırıyor. Bu tartışmalar Fransa'daki Türkiye karşıtlığını yeniden gündeme taşımış durumda. Fransız Meclisi Türkiye Dostluk Grubu Başkanı Michel Diefenbacher, bu sorunun büyük ölçüde Fransızlar'ın kendisinden kaynaklandığı görüşünde. Diefenbacher, şu görüşleri dile getirdi: "Fransa'da ne zaman, nüfusu ve ekonomisiyle büyük bir ülkenin AB üyeliği gündeme gelse, Fransız toplumu ilk etapta buna olumsuz yaklaşır. 1960'lı yılların sonlarında İngiltere'nin üyeliği için böyle oldu. Bir bakıma Polonya'nın üyeliği için de aynı şey söz konusu. Dolayısıyla Türkiye konusunda da tepkiyle karşı karşıyayız."
Fransızlar Türkiye'yi tanımıyorNicolas Sarkozy'nin Türkiye özel temsilcisi, milletvekili Pierre Lellouche ise Fransız toplumunda Türkiye konusunda derin bir cehalet olduğunu söylüyor. Lellouche, "Fransızlar Türkiye'ye tatile gidiyorlar, otele giriyorlar, belki biraz İstanbul'da Kapalıçarşı'yı geziyorlar, ama Türkiye'yi tanımıyorlar. Türkiye Avrupa'da ve Fransa'da bir imaj çalışması yapmadı. Bu aynen bir seçim kampanyasına benzer. Seçmenlerinize kur yapmanız lazım" diyor. Bu görüşü paylaşanlardan biri de ana muhalefetteki Sosyalist Parti'nin ağır toplarından, eski Kültür Bakanı Jack Lang... Türkiye konusunda cehaletin büyük payı olduğunu dile getiren Lang, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Bazen de budalalığın... Coğrafya, tarih ve kültürü yeterince tanımama var. Türkiye hakkında konuşanların çoğunluğu bu ülkeyi tanımıyor."
İlişkiler gerginFransızlar'ın Türkiye'yi yeterince tanımamalarının ötesinde, iki ülke arasındaki ilişkiler son zamanlarda olağanüstü gerginleşmiş durumda. Pierre Lellouche, bu gerginliğin Fransa'ya zarar verdiğini gizlemeyerek, şunları söyledi: "Son aylarda önemli terslikler yaşandı. Bunların en önemlisi Gaz de France'in Nabucco projesinden dışlanması. Büyük kontratlar ilerlemiyor. NATO'da müttefik olmamıza ve Sarkozy'nin NATO ile yakınlaşma çabalarına rağmen iki ülke arasında askeri işbirliğinde zorluklar yaşanıyor. Halbuki Afganistan'da beraber çalışıyoruz, ama ikili düzeyde işler iyi gitmiyor." Lellouche, son 1-2 yıldır Fransız askeri uçaklarının özel izin olmaksızın Türk hava sahasını kullanamadıklarını, Fransız savaş gemilerinin de Türk limanlarına yanaşamadıklarını hatırlatıyor. Fakat bunlara rağmen, ülkesinin Avrupa Birliği dönem baskanlığı konusunda zeytin dalı uzatan Pierre Lellouche, "Fransa'nın AB dönem başkanlığı Türkiye karşıtı olmayacak. Fransa Cumhurbaşkanı Avrupa'yı ilerleten istikrarlı ve uyumlu bir dönem başkanlığı istiyor. Kimse Fransız dönem başkanlığı sırasında Türkiye konusunda bir anlaşmazlik istemiyor" dedi.
Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin partisine mensup bazı milletvekilleri, Türkiye'nin gelecekteki AB üyeliğinin Fransa'da zorunlu olarak halk oylamasına sunulması için bastırıyor. Bu tartışmalar Fransa'daki Türkiye karşıtlığını yeniden gündeme taşımış durumda. Fransız Meclisi Türkiye Dostluk Grubu Başkanı Michel Diefenbacher, bu sorunun büyük ölçüde Fransızlar'ın kendisinden kaynaklandığı görüşünde. Diefenbacher, şu görüşleri dile getirdi: "Fransa'da ne zaman, nüfusu ve ekonomisiyle büyük bir ülkenin AB üyeliği gündeme gelse, Fransız toplumu ilk etapta buna olumsuz yaklaşır. 1960'lı yılların sonlarında İngiltere'nin üyeliği için böyle oldu. Bir bakıma Polonya'nın üyeliği için de aynı şey söz konusu. Dolayısıyla Türkiye konusunda da tepkiyle karşı karşıyayız."
Fransızlar Türkiye'yi tanımıyorNicolas Sarkozy'nin Türkiye özel temsilcisi, milletvekili Pierre Lellouche ise Fransız toplumunda Türkiye konusunda derin bir cehalet olduğunu söylüyor. Lellouche, "Fransızlar Türkiye'ye tatile gidiyorlar, otele giriyorlar, belki biraz İstanbul'da Kapalıçarşı'yı geziyorlar, ama Türkiye'yi tanımıyorlar. Türkiye Avrupa'da ve Fransa'da bir imaj çalışması yapmadı. Bu aynen bir seçim kampanyasına benzer. Seçmenlerinize kur yapmanız lazım" diyor. Bu görüşü paylaşanlardan biri de ana muhalefetteki Sosyalist Parti'nin ağır toplarından, eski Kültür Bakanı Jack Lang... Türkiye konusunda cehaletin büyük payı olduğunu dile getiren Lang, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Bazen de budalalığın... Coğrafya, tarih ve kültürü yeterince tanımama var. Türkiye hakkında konuşanların çoğunluğu bu ülkeyi tanımıyor."
İlişkiler gerginFransızlar'ın Türkiye'yi yeterince tanımamalarının ötesinde, iki ülke arasındaki ilişkiler son zamanlarda olağanüstü gerginleşmiş durumda. Pierre Lellouche, bu gerginliğin Fransa'ya zarar verdiğini gizlemeyerek, şunları söyledi: "Son aylarda önemli terslikler yaşandı. Bunların en önemlisi Gaz de France'in Nabucco projesinden dışlanması. Büyük kontratlar ilerlemiyor. NATO'da müttefik olmamıza ve Sarkozy'nin NATO ile yakınlaşma çabalarına rağmen iki ülke arasında askeri işbirliğinde zorluklar yaşanıyor. Halbuki Afganistan'da beraber çalışıyoruz, ama ikili düzeyde işler iyi gitmiyor." Lellouche, son 1-2 yıldır Fransız askeri uçaklarının özel izin olmaksızın Türk hava sahasını kullanamadıklarını, Fransız savaş gemilerinin de Türk limanlarına yanaşamadıklarını hatırlatıyor. Fakat bunlara rağmen, ülkesinin Avrupa Birliği dönem baskanlığı konusunda zeytin dalı uzatan Pierre Lellouche, "Fransa'nın AB dönem başkanlığı Türkiye karşıtı olmayacak. Fransa Cumhurbaşkanı Avrupa'yı ilerleten istikrarlı ve uyumlu bir dönem başkanlığı istiyor. Kimse Fransız dönem başkanlığı sırasında Türkiye konusunda bir anlaşmazlik istemiyor" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.