Hatırlarsanız Başbakanımızın maceralı ABD gezisinde açılımla ilgili çok önemli bir mesaj vermişti. Hatırlayalım o çok önemli mesajı:Açılım sürecini hazmettire hazmettire tamamlayacaklarını söylemişti Başbakan. Ancak Sayın Başbakanımızın bu konuşmasından önceki olayı hatırlarsak bu açılım projesinin kime ait olduğunu ve niçin açılım içinin hükümet dahil kimsenin malumu olmadığını iyi anlarız sanırım.Sayın Başbakanımız Clinton'un düzenlediği bir toplantıya konuşmacı olarak geldiği otel kapısında Obama'yı ve Sayın Başbakanımızı koruyan ABD'li korumalar arasında arbede çıkıyor ve Sayın Başbakanımız oteldeki konuşmasını yapamıyor.Arkasından üniversitedeki konuşmasında o meşhur demeni patlatıyor. Bu süreci "hazmettire, hazmettire" tamamlayacağız.Geldiğimiz bu noktada olay bu millete hazmettirilemeyecek kadar büyük olunca Sayın Başbakanımız çok anlamlı bir mesaj daha veriyor. Diyor ki: "Sil baştan yaparız." Sevgili dostlar bu mesaj kime hiç düşündünüz mü?Bu mesaj projenin sahiplerine. Biz "hazmettireceğiz" dedik ama bu kadar büyük lokmayı da bu millet hazmedemez.Eğer bu konuda samimi iseler bu proje hükümete ait ise unutmayınız ki bu mesele siddin sene çözülmez. Tam tersine bu milletin parçalanmasını hızlandırır.Hatırlayın bu süreç başladığı zaman çeşitli anketler yapıldı. Millete çeşitli sorular yönlendirildi. Sorunun kaynağını tespit açısından birinden bahsetmek istiyorum, bu soru hem kürt kardeşlerimize, hem de Türk kardeşlerimize ayrı ayrı soruldu ve alınan cevaplar aynı. Soru şu: Ülkemizin 1., 2. ve 3. meselesinin ne olduğu soruluyor. Kürt kardeşlerimizin verdiği cevaplar: 1. işsizlik, 2. ekonomi, 3. kürt sorunu. Türk kardeşlerimizin verdiği cevaplar: 1. işsizlik, 2. ekonomi, 3. ise terör olduğu cevabını veriyor.Ha yeri gelmişken bir şeyi hatırlamadan geçemiyeceğim.Yine bu açılım sürecinde bazı yerleşim yerlerinin isimlerinin değiştirilmsi gündeme geldi. Bu meyanda Diyarbakır'de bir yerleşim yerinin ismi değiştirildi. Orada halka uzatılan mikrofonlara verdiği cevap manidardı ve çok anlamlıydı. Bu açılımı yapanlara tokat gibi bir cevaptı.Kardeşim buranın ismi değişse ne olur değişmese ne olur. Biz açız, iş istiyoruz diyorlardı, hep bir ağızdan sanki sözleşmişler gibi. Aslında bu sorunun içinde bu işin çözümüde yatıyor. Emin olun halka sorsalar halk bu işin çözümünü biliyor ve söylüyor. Yine hatırlayın bu süreçte açılımın Koordinatör Bakanı Sayın İçişleri Bakanımız Beşir Atalay şöyle bir laf etti."Siz milletin elinden ekmeğini alırsanız, ekmeğe uzanan el silaha uzanır" dedi. İşte sevgili dostlar 2002'de sıfır terörle devraldıkları bu ülkeyi terörle masaya oturma noktsına gelmesinde İçişleri Bakanımızın ifade ettiği gibi" milletin elinden ekmeğini alanlardır. "Kısaca bunun sorumlusu AKP dir. Bunun hesabını vermelidir. 7 yıllık iktidarı boyunca Cumhuriyetin kazanımları özelleştirme adı altıında yabancılara satıldı. Kamuya ait kurumlar ya kapatıldı ya da satıldı. Dolayısıyla millet işsiz ve aşsız bırakıldı. Cumhuriyet tarihinin en büyük işsizliği yaşanacak. Ondan sonra kalkıp bu işi açılımla çözeceğim diyeceksin. Çözmeye kalktığın bu milletin sorunları değil,milletin kendisidir. Dostlar bu gidiş hayra alamet değil.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012