logo
28 AĞUSTOS 2025


Gece terlemeleri neyin habercisi?

Eskilerin 'amansız hastalık' olarak nitelendirdiği veremin, günümüzde geçerliliğini koruduğunu belirten Göğüs Hastalıkları Bölümü Prof. Dr. Serhat Fındık, büyük ölçüde çaresi bulunmuş olsa bile hâlâ ölüme götürebilme riski bulunduğunu söyledi

19.01.2016 00:00:00
Özellikle gelişmemiş toplumlarda kendini gösteren ve eskilerin 'amansız hastalık' olarak nitelendirdiği veremin, günümüzde hala geçerliliğini yitirmediğini belirten Hisar Intercontinental Hospital Göğüs Hastalıkları Bölümü Prof. Dr. Serhat Fındık, toplum sağlığını ileri derecede tehdit eden hastalığın mikrobu, vücut savunmasından saklanıp yıllarca vücutta belirti vermeden kalabildiğini söyledi. Büyük ölçüde çaresi bulunmuş, tedavide iyileşme oranı yüzde 90'ları bulmuş olsa da hala ölüme götürebilme riski bulunduğunun altını çizen Fındık, "Verem büyük ölçüde bakteriye benzeyen bir mikroptur. Mikrobun, solunum yoluyla vücuda girmesi sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Enfeksiyonu hastalıktan ayırt etmek oldukça önemlidir. Enfeksiyon bölümünde mikrop sadece vücuda girer fakat hastalık oluşturmaz. Ne zaman ki şikayetler ve belirtiler ortaya çıkar, o zaman enfeksiyon hastalığa dönüşmüş olur" dedi.

Göğüs Hastalıkları Bölümü Prof. Dr. Serhat Fındık, vücut bağışıklık sistemi düşük olanlar, 2 yaşın altındaki bebekler, 65 yaş üstü kişiler, kalp hastaları, akciğer hastaları, sosyo-ekonomik imkanları yeterli olmayan kişiler, kanser tedavisi görmekte olan kişilerin, beslenme düzenine dikkat etmeyen, alkol ve sigara kullanan kişilerin hastalığın görülme sıklığı oldukça fazla olduğunu söyledi.
 
"Verem mikrobunun silinmesi mümkün değil"
 
Büyük ölçüde bu mikrobun insandan insana, solunum yolları ile bulaştığını vurgulayan Fındık, "Verem hastalığı olan bir insan konuştuğu, öksürdüğü veya hapşırdığı zaman ortaya çıkan hava kabarcıkları havaya yayılır ve asılı kalır. Eğer kişi risk faktörleri de taşıyorsa, verem basilleri vücuda girip akciğerlere yerleşir. Herhangi bir nedenle bağışıklık sistemi zayıfladığında da; basiller çoğalmaya, kana karışmaya ve lenf bezlerine karışıp ve diğer organlara yayılmaya başlar. Bazı durumlarda akciğerin içinde de oluşabiliyor. Verem hastalığının en karakteristik özelliği dünyadaki tüm enfeksiyon hastalıkları içerisinde en sık görüleni olmasıdır. Tahmin edilen rakamlara göre her 3 kişiden 1'inin vücudunda verem mikrobunun olduğu düşünülmektedir. Verem hastalığı mikrobu vücutta pasif durumdaysa herhangi bir zarara yol açmıyor. Fakat bağışıklık sistemi uzun süreli zayıflamaya başlarsa, uyuyan mikroplar aktif hale gelip, çoğalıp, dağılmaya ve sonunda da hastalığa yol açabiliyor.
Veremin gösterdiği ilk belirti, kuru öksürükle başlayıp, balgamlı öksürüğe dönüşmesi gelir. Gece kıyafet değiştirecek kadar aşırı derecede terlemek, sırt ağrıları, halsizlik, iştahsızlık, isteksizlik ve kilo kaybı belirtileri kendini göstermeye başlar. Bazen öksürüklü balgamda kan görülebilir ve şiddetli göğüs ağrılarına yol açabilir. Verem aşısı kişiyi hastalık oluşturma riskinden koruyor. Ülkemizde verem aşısı yenidoğan dönemi, çocukluk dönemi bir de askerlik döneminde yapılıyor. Hastalığın kesin tanısı balgam incelemesi ile konulur. Doğru tanı için, balgamda verem mikrobunun gösterilmesi önemlidir. Bunun için mikroskobik muayene ve kültür testi yapılmalıdır" ifadelerini kullandı.
 
Nasıl korunuruz?
  
Verem hastalığında öncelikli korunma aşı ile sağlandığını vurgulayan Prof. Dr. Serhat Fındık, sözlerini şöyle tamamladı: "Akciğer, kalp ve şeker hastalığına sahip kişiler verem için büyük risk taşır. Şeker hastalığında özellikle verem daha fazla görülebiliyor. En önemli nedeni de, şeker hastalığında düşen vücut direnci, verem hastalığına zemin hazırlayabiliyor. Kontrol edilemeyen şeker hastalığında ve aşırı şişmanlarda verem görülme sıklığı artabiliyor. Verem hastalığında tedavi, yüksek oranlarda başarı göstermektedir. Tedavi süresi en az 6 aydır. Sadece akciğerde görüldüğünde bulaştırıcı özelliği bulunan hastalığın, ilk iki haftasında hastalar daha izole ve özel bir ortamda tutuluyor. İki hafta sonrasında hasta bulaştırıcı özelliği taşımadığı için taburcu edilebiliyor. Verem savaş dispanserleri tarafından da tedaviler çok sıkı ve düzenli bir şekilde takip edilmektedir. Kişi de ilaç direnci varsa tedavi süresi daha uzun sürebiliyor. Hastalık sürecinde kişinin oldukça yakından takip edilmesi gerekir. Verem ilaçlarının yan etkileri genellikle karaciğer üzerinde görülmekle birlikte, kan değerlerini değiştirip, mide üzerinde kusma ve bulantıya neden olabiliyor." 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Fenerbahçe hem oyun olarak hem de sonuç olarak üzdü
Fenerbahçe’nin, Şampiyonlar Ligi hayalleri Lizbon’da sona erdi
ABD içten içe kaynıyor
Minnesota eyaletinde ilkokula silahlı saldırı: En az 3 ölü, 20 yaralı
İmamoğlu'nun avukatı serbest bırakıldı
Nusret Yılmaz: 'Bu yaşıma kadar hiçbir haksız kazanç içerisinde olmadım'
Trump destekçisi kadın, Kuran’ı Kerim’i yaktı
Cumhuriyetçi Valentina Gomez: 'Teksas'ta İslam'ı bitireceğim'
Güney Kore'de akıllı telefonları yasaklıyor
Türkiye'de gündemde değil
Topçular-Eskihisar hattında intihar girişimi
Kadın yolcu feribottan kendini denize böyle attı
Mozaik taşların çalındığı iddia edildi
Süleymaniye Camii'nde hırsızlık
Gazze'de açlık öldürüyor
10 kişi daha açlıktan öldü
Çok sayıda gözaltı var
Kapalıçarşı'da büyük operasyon
Memur-Sen ve Kamu-Sen masadan kalkmıştı
Zam oranı Resmi Gazete'de
Bugün baro başkanları dinlenecek
Komisyon 6. kez toplanıyor
İsrail bu kez Suriye'ye İHA'larla saldırdı
6 Suriye askeri öldü, Şara suskun
Tom Barrack'tan büyük küstahlık
Özrü Barrack değil Lübnan hükümeti diledi
Hakem Kurulu zam kararını açıkladı
Memur-Sen, Hakem Kurulu’ndan çekildi
Barrack, Suriye'nin 'yönetim modelini' açıkladı
ABD, Suriye'ye uygulanan yaptırımları kaldırdı
Fenerbahçe hem oyun olarak hem de sonuç olarak üzdü
Fenerbahçe’nin, Şampiyonlar Ligi hayalleri Lizbon’da sona erdi
ABD içten içe kaynıyor
Minnesota eyaletinde ilkokula silahlı saldırı: En az 3 ölü, 20 yaralı
İmamoğlu'nun avukatı serbest bırakıldı
Nusret Yılmaz: 'Bu yaşıma kadar hiçbir haksız kazanç içerisinde olmadım'
Trump destekçisi kadın, Kuran’ı Kerim’i yaktı
Cumhuriyetçi Valentina Gomez: 'Teksas'ta İslam'ı bitireceğim'
Güney Kore'de akıllı telefonları yasaklıyor
Türkiye'de gündemde değil
Topçular-Eskihisar hattında intihar girişimi
Kadın yolcu feribottan kendini denize böyle attı
Mozaik taşların çalındığı iddia edildi
Süleymaniye Camii'nde hırsızlık
Gazze'de açlık öldürüyor
10 kişi daha açlıktan öldü
Çok sayıda gözaltı var
Kapalıçarşı'da büyük operasyon
Memur-Sen ve Kamu-Sen masadan kalkmıştı
Zam oranı Resmi Gazete'de
Bugün baro başkanları dinlenecek
Komisyon 6. kez toplanıyor
İsrail bu kez Suriye'ye İHA'larla saldırdı
6 Suriye askeri öldü, Şara suskun
Tom Barrack'tan büyük küstahlık
Özrü Barrack değil Lübnan hükümeti diledi
Hakem Kurulu zam kararını açıkladı
Memur-Sen, Hakem Kurulu’ndan çekildi
Barrack, Suriye'nin 'yönetim modelini' açıkladı
ABD, Suriye'ye uygulanan yaptırımları kaldırdı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.