logo
18 KASIM 2025


Gizlemek küfrün özelliğidir

09.03.2022 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 21.09.2016 tarihli yayımlanan yazısıdır
 
Ehl-i Beyt külliyatını kaleme alırken hayatını incelediğimiz her imamın gizlendiğini okuduk. Batılın hakkı gizleme gayretinin sayısız örneğine şahit olduk. 
 
İktidar ellerinden gitmesin diye babadan oğula geçen saltanata sahip çıkan Emeviler ve Abbasiler, hilafet hakkı olan masum imamları gizlemiş, halkın nazarında küçük düşürmeye çalışmış ve maalesef bunda da başarılı olmuşlardır.
 
Çok acı ama güce ve paraya iman etmiş ümmet, dünyalık değerleri hakka tercih etmiştir.
 
İslam tarihindeki gizleme, esasen Ehl-i Beyt'in başı Hz. Peygamber'le başlar.
 
Cenab-ı Hak'kın emri ile 3 yıl gizli bir şekilde süren davet döneminin ardından gelen "önce yakın akraba ve hısımlarını ahiret azabı ile korkut" emri ile açık davet devri başlamıştır.
 
Bu süreçte hakkı tebliğe karşılık Hz. Peygamber'in önünü kesen ilk kişiler amcaları olmuştur.
 
Hatta akrabaları ile ilk toplantısında Hz. Ali Efendimizi, "Benim kardeşim, vasim ve halifemdir. Onu dinleyin ve itaat edin" diyerek ilan ettiğinde, amcaları Ebu Talib'le, "Oğlunu dinlemeni ve ona itaat etmeni emretti" diyerek alay etmişlerdi.
 
Gizleme bazen amcası Ebu Leheb'in Allah Resulü'nün ardından giderek, "Ben O'nun amcasıyım. Muhammed sizi atalarınızın dininden döndürmek ister. Sakın O'na inanmayın" demesi gibi sözlü bir karşı çıkış ile kendini göstermiş, bazen de Ebu Cehil'in Hz. Peygamber'in sırtına bıraktığı pislikler gibi maddi taarruz ile ortaya çıkmıştır.
 
Velid b. Muğire gibileri O'na "Büyücüdür o, kişi ile kardeşi ve karısının arasını açıyor" diye iftira atmış; As b. Vail gibiler, Hz. Peygamber'in oğlu Kasım öldüğünde kendisine ebter (soyu kesilen) diyerek alay ettiklerini sanmışlardı.
 
Yüzüne kum atanlar, kem sözün, kötü bakışın O'nu tebliğ ettiği İslam'dan vazgeçireceğini umanlar, Allah Resülü'nün "Bir elime ayı, diğerine güneşi verseniz de anlattığım davadan vazgeçmem" demesiyle vücut bulan Müslüman kimliğiyle sonuna kadar mücadele etmişlerdir.
 
Hakka karşı batılın ilk gizlemesi ve mücadelesi, Allah Resulü'ne karşı reva görülen bu çirkin hallerdir.
 
Bir dava lideri artık sadece kendinden mesul değildir. Yanındakilerin uğradığı işkencelere, çilelere de tahammül etmek ve dik duruşu ile onlara örnek olmak zorundadır.
 
Hz. Peygamber'in hayatında her noktada bu tavrı görürüz. Masum imamlar da dedelerini örnek almıştır.
 
Hz. Ali Efendimiz'in Gadir-i Hum'da ilan edilen halifeliğinin gizlenmesi İslam tarihi açısından, İslam'ın çizgisini değiştiren en önemli gizlemedir.
 
Zira Cenab-ı Hak'kın Maide 67. ayet ile ilanını emrettiği bu halifelik eğer gerçekleşmiş olsa idi, Hz. Peygamber'den sonra vuku bulan pek çok yanlış ve sapma yaşanmayacaktı.
 
Hz. Hasan Efendimiz ile halifelik konusunda yarışan Muaviye, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin Efendilerimizi küçük düşürmek ve Peygamber'le olan bağlarını kesmek için, "Onlara Peygamber'in oğulları demeyin, Ali'nin oğulları deyin" diye fitne çıkardığında İmam Hasan, Muaviye'ye delil olmak üzere "Allah Resulü nefislerinden kendisi ile birlikte babamı, oğullarından benim ile kardeşimi ve kadınlarından annem Fatıma'yı bütün insanlardan ayırıp çıkardı. Biz, O'nun ailesi, eti, kanı ve nefsiyiz. Biz O'ndanız, O da bizdendir" demiştir.
 
Yine İmam Hüseyin, Kufe'den gelen 15 bini aşan mektuba kayıtsız kalamamış, onları kurtarmak için yola çıkmış ama Kufelilerin Yezid'e yani güce olan bağlılığı ile Yezid'in emriyle şehit edilmiştir.
 
İmam Zeynelabidin, imametinin başında amcası Muhammed b. Hanefiyye ile hilafet konusunda karşı karşıya gelmiş, Cenab-ı Hak'kın lütfuyla Kâbe'de bulunan Hacer-ül Esved, İmam Zeynelabidin'in imametine şahitlik eden bir konuşma yapmıştır.
 
İmam Muhammed Bakır dönemi 'ced'di imamların gördüğü baskıya göre daha rahat geçmişti. Bu dönemde Halife Ömer b. Abdülaziz, Fedek hurmalığını İmam Bakır'a vermiştir ancak hilafeti gaspı nedeniyle Halife Ömer öldüğünde imameti ehline vermediği için İmam Bakır onun hakkında, "Yer ehli ona ağlıyor ama gök ehli ona lanet ediyor" buyuracaktır.
 
Şii ve Sünni hadis külliyatının oluşumunda temel diyebileceğimiz büyük imam İmam Cafer de babası ve dedeleri gibi hilafet elimden gitmesin diyenlerin koltuk sevdası uğruna şehit edilmiştir.
 
Yedinci imam İmam Musa bin Cafer'in Kazım lakabı, karşılaştığı eziyetlere ve kötü muameleye rağmen 'öfkesini yutabilen' demekti. İmam Musa b. Cafer, ömrünün on yıla yakın bir zamanını hiçbir haklı gerekçe gösterilmeden atıldığı zindanda geçirmiştir.
 
8. imam İmam Rıza döneminde ise Memun halifelik konusunda O'nunla sinsice mücadele etmiştir.
 
Memun, İmam Rıza'ya, "Ben kendimi halifelikten azlederek onu sana teslim edip sonra da sana biat etmeyi düşünüyorum" diyerek oyun etmek istediğinde, İmam, "Eğer bu hilafet senin hakkınsa ve Allah-u Teala onu sana layık görmüşse, Allah'ın sana giydirdiği hilafet elbisesini çıkarıp başkasına giydirmen caiz değildir. 
 
Ama eğer hilafet senin hakkın değilse, kendine ait olmayan bir hakkı bana verme yetkisine de sahip değilsin" şeklindeki tarihi cevabıyla imametin Ehl-i Beyt'e ait olduğunu ifade etmiştir.
 
9. imam İmam Muhammed Taki, 7 yaşında imamet makamı ile şereflenmiş; o da Memun'un oyunlarına kurban gitmiştir. Kaynaklarda Memun'un kızı tarafından Hicri 220 yılında henüz 25 yaşında iken zehirlenerek şehit edildiği yazar.
 
İmam Hasan el-Askeri, üç Abbasi halifesini görmüştür. Diğer Ehl-i Beyt imamları gibi İmam Hasan el-Askeri de halifelerin sıkı baskısı altında yaşamıştır. 
 
Bazı rivayetlerden O'nun yaşadığı mahallede yarenleri ile serbestçe görüşmesine dahi izin verilmediği ve sevenlerinin O'nu görmek için geçiş yollarında beklediği anlaşılmaktadır.
 
İmam, Samarra'da yaşadığını, Pazartesi ve Perşembe günleri yönetim merkezine Daru'l Hilafe'ye bildirmek zorundaydı.
 
Batılın hak ile mücadelesi dün böyleydi de bugün farklı mı?
 
Refahın, bereketin, işin, aşın çözümünü sunup, ey millet gelin her badireyi aşacak projeleri hayata geçirelim diyoruz.
 
Hem millet hem siyaset bir olup önümüzü kesiyorlar.
 
30 bin sayfalık dava dosyaları ile üstümüze gelen FETÖ'ye karşı mücadelemiz gizlenmedi mi?
 
Şu iyi bilinmeli ki, biz gizlendikçe hak gizleniyor.
 
Biz gizlendikçe birlik gizleniyor.
 
Biz gizlendikçe millet gizleniyor.
 
Biz gizlendikçe bereket gizleniyor.
 
Biz gizlendikçe ülkeyi kalkındırmak gizleniyor.
 
Oysa Cenab-ı Hak, Bakara suresinin 42. ayetinde, "Hakkı batıl ile örtmeyin ve hakkı gizlemeyin" diye emreder.
 
Ne diyelim, Allah hidayet versin.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
Maduro'dan, Trump ile diyalog açıklaması
"Yüz yüze hiçbir sorun olmadan diyalog kurulacak"
BMGK'den, ABD'nin Gazze tasarısına onay
Rusya ve Çin'den çekimser oy
Bakan Yerlikaya, komisyonda soruları yanıtladı
"Suça sürüklenen çocuklarla ilgili cezaları gözden geçirmemizin zamanı geldi"
Trump: Suudilere F-35'leri satacağız
"İran'ın nükleer kapasitesini yok etmek için yaptıklarımıza bakın"
Almanya'dan 'soykırıma' destek kararı
Almanya'dan İsrail'e silah desteği hiç kesilmedi
Büçede büyük açık
1 trilyon 440 milyar 477 milyon TL
Bu nasıl silah bırakma, nasıl fesih?
PKK, Zap kampından başka alana çekildi
Anne ve 2 çocuğu zehirlenerek ölmüştü
Gözaltı sayısı 11'e yükseldi
ABD, Venezuela'yı anlaşmaya zorluyor
"Maduro ile bazı görüşmeler yapıyor olabiliriz"
Rumlar akıllanmıyor
KKTC'nin 42. kuruluş yıl dönümünde bayrak yaktılar
Bu kadar silah kime gidiyordu?
Batman'da iki yılda 2 binden fazla silah ele geçirildi
Zelenski, Atina'da temaslarda bulundu
Miçotakis'e destek teşekkürü
Çin-Tayvan geriliminde Japonya kararsız
Japon kamuoyu ikiye bölündü
Bilim insanlarından La Lina uyarısı
Çok ölümcül olabilir!
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ne demek istedi?
'İnanç özgürlüğünden' kastı nedir?
Maduro'dan, Trump ile diyalog açıklaması
"Yüz yüze hiçbir sorun olmadan diyalog kurulacak"
BMGK'den, ABD'nin Gazze tasarısına onay
Rusya ve Çin'den çekimser oy
Bakan Yerlikaya, komisyonda soruları yanıtladı
"Suça sürüklenen çocuklarla ilgili cezaları gözden geçirmemizin zamanı geldi"
Trump: Suudilere F-35'leri satacağız
"İran'ın nükleer kapasitesini yok etmek için yaptıklarımıza bakın"
Almanya'dan 'soykırıma' destek kararı
Almanya'dan İsrail'e silah desteği hiç kesilmedi
Büçede büyük açık
1 trilyon 440 milyar 477 milyon TL
Bu nasıl silah bırakma, nasıl fesih?
PKK, Zap kampından başka alana çekildi
Anne ve 2 çocuğu zehirlenerek ölmüştü
Gözaltı sayısı 11'e yükseldi
ABD, Venezuela'yı anlaşmaya zorluyor
"Maduro ile bazı görüşmeler yapıyor olabiliriz"
Rumlar akıllanmıyor
KKTC'nin 42. kuruluş yıl dönümünde bayrak yaktılar
Bu kadar silah kime gidiyordu?
Batman'da iki yılda 2 binden fazla silah ele geçirildi
Zelenski, Atina'da temaslarda bulundu
Miçotakis'e destek teşekkürü
Çin-Tayvan geriliminde Japonya kararsız
Japon kamuoyu ikiye bölündü
Bilim insanlarından La Lina uyarısı
Çok ölümcül olabilir!
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ne demek istedi?
'İnanç özgürlüğünden' kastı nedir?
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.