Gözleri var görmüyorlar, kulakları var işitmiyorlar, gönülleri var ürpermiyorlar.Birilerinin, ABD'siz siyaset olmaz, AB dünya gerçeğidir, biz gelirsek İMF ile ortak çalışacağız dediği zaman, bir delikanlı, bir babayiğit çıkıyor; "Ne AB, Ne ABD, Ne İMF Tam Bağımsız Türkiye" diye meydan meydan haykırıyor ama gören gözler kör oluyor işiten kulaklar sağır oluyor.Birilerinin ısrarla gerçekleri örtbas etmek için, "ne madeni, Türkiye'de maden mi var, petrol mü var?" diyerek bilimsel gerçeklerle alay ettiği zaman, bir delikanlı, bir namuslu ilim adamı, vatanperver bir siyaset adamı çıkıyor; "Türkiye petrol denizi üzerinde yüzen bir adadır, yer altı kaynakları açısından en zengin ülkelerden biriyiz, altın küpünün üstünde oturan dilenci gibiyiz" diyor ama ne gözler ne de kulaklar görevlerini yapmıyorlar.Türkiye'de maden mi var, petrol mü var diyenler daha sonra iktidar oluyorlar ve binlerce maden ruhsatı dağıtarak bizzat kendi icraatlarıyla kendilerini yalanlıyorlar ve fakat gözler yine kör kulaklar yine sağır.Birilerinin haçlı-siyonist işgalcilerle, "doğal müttefik, stratejik ortak" kılıfları ile sarmaş-dolaş olduklarında, bir delikanlı, bir basiret ehli çıkıyor, "öyle ülkelerle ortaklık, işbirliği yapılmalı ki topraklarımızda, kaynaklarımızda gözleri olmasın" diyor ve fakat bu uyarılar bir kulaktan girip ötekinden çıkıyor.Birilerinin, tüm dünyayı Hıristiyan yapmak için, dolayısıyla şirke batırmak için yola çıkanların hatırına; "Kelime-i Tevhidin ikinci kısmından vazgeçilebilir" dediği ve çeşitli ülkelerde okuttukları ezanlardan "Muhammedürresulüllah" kısmını çıkararak o dünyalara yaranmaya çalıştığı bir devirde, bir delikanlı çıkıyor, bir tavizsiz Müslüman çıkıyor, Moskova'nın göbeğinde, devletin kalbinde şakır şakır ezan okuyor ve yüzlerce cemaat ile namaz kılıyor, kıldırıyor ve fakat gözler yine kör kulaklar yine sağır?On yılı aşkın bir süreden beri meydan meydan, kanal kanal, salon salon, diyar diyar dolaşarak altını çizdiği, milletini uyardığı hemen her mesele bu gün satır satır, sayfa sayfa hayata geçtiği halde, söyledikleri tamamen çıktığı halde ve nice uçurumların başında kuru çalılar gibi sallanmaya başladığımız halde kör inat devam ediyor ve üstelik saldırıya geçiyorlar.İnsanlık bu mu, Müslümanlık bu mu, vatanperverlik, basiret ehli olmak, feraset sahibi olmak bu mu?Körlükte ve sağırlıkta ısrar edenlerin uçurumdan aşağı yuvarlanmaları kaçınılmazdır ama temenni ederiz ki vatana ve millete bir zararları dokunmasın.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Bütün göstergeler gösteriyor ki… / 01.11.2025
- Elin dilin dert görmesin / 28.10.2025
- Sütün ağzı açık kediler ise çok acımasız / 25.10.2025
- Damla düşmez yoksullara / 24.10.2025
- Bu tanımın neresindeyiz? / 23.10.2025
- Demir olsa erir odunsa yanar / 14.10.2025
- Y’ler yağmur gibi yağdı dört bir yandan / 11.10.2025
- Demedim mi ey değirmen! / 10.10.2025
- Hangisi doğru? / 04.10.2025
- ‘Yılda bir miting’ ahalisi suskun / 01.10.2025
- Elin dilin dert görmesin / 28.10.2025
- Sütün ağzı açık kediler ise çok acımasız / 25.10.2025
- Damla düşmez yoksullara / 24.10.2025
- Bu tanımın neresindeyiz? / 23.10.2025
- Demir olsa erir odunsa yanar / 14.10.2025
- Y’ler yağmur gibi yağdı dört bir yandan / 11.10.2025
- Demedim mi ey değirmen! / 10.10.2025
- Hangisi doğru? / 04.10.2025
- ‘Yılda bir miting’ ahalisi suskun / 01.10.2025


















































































