Pazartesi günkü kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Tasarruflarını değerlendirirken kurdaki yükselişten kaynaklanan kaygılarını gidermek isteyen vatandaşlarımıza yeni bir finansal alternatif sunuyoruz" açıklamasından sonra o gün 18.40 TL'ye kadar yükselen Dolar kuru, kararın ardından hızla geriledi.
Dün Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından dövize endeksli Türk Lirası mevduatları ile ilgili düzenlemelerin ayrıntılarının yazılı olarak açıklanması öncesinde Dolar/TL kuru 12.80 seviyelerinde işlem görüyordu.
Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın açıklamasında ifade edilen "Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat" programı anladığım kadarıyla şöyle işleyecek:
Vatandaşlar birikimlerini 'faiz' getirisi olan 'vadeli mevduat' olarak 3, 6, 9 ve 12 ay vadelerle bankalara yatıracak.
Uygulanacak faiz oranında taban Merkez Bankası'nın Politika Faiz Oranı olacak.
Diyelim ki bu mevduatlar bankada kaldığı süre boyunca yüzde 20 faiz getirisi elde etmiş olsun.
Bu dönemde döviz kurlarındaki artış ise yüzde 50 olsun.
O zaman aradaki yüzde 30 fark devlet tarafından ilgili kişinin hesabına TL olarak aktarılacak.
Dikkat ettiyseniz Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarında ağzına almadığı 'faiz' kelimesi, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın yazılı açıklamasında açıkça ifade ediliyor.
Ancak siyasiler adını anmıyor diye faiz, faiz olmaktan çıkmaz.
Hükümet adına ne derse desin bu 'makyajlı faizdir.'
Parasını harama bulaşmasın diye dövizde tutan vatandaşları bu makyajlı sistem faiz almaya teşvik etmeyecek midir?
O zaman bu günaha davet olmayacak mı?
Bunu bir kenara bırakırsak, bu program döviz riskinin doğrudan ya da dolaylı olarak vergi ödeyen 83 milyon tarafından üstlenileceği anlamına geliyor.
Aynı zamanda son 9 yıldır Türkiye'nin gelişmekte olan diğer ülkelerden çok daha yüksek faizle dış borç bulmasına neden olan risk primini daha da yükselteceği için, bu makas daha da açılacak ve bu program dış borçlanma faizlerinde rekor artışlara neden olabilecek.
Çoğu ekonomiste göre bu yapılanlar, kısa vadeli bir istikrar ortamı sağlamak amaçlı atılan adımlar.
Bu kısa vadede atılan adımların oluşturacağı ağır bedeller, devletin bütçesine yansırken, toplumsal maliyeti, yani vatandaşa yansıması ise dolar kurunun 8 TL'den kısa bir zamanda 18 TL'nin üzerine çıkmasına kıyasla çok daha düşük olacak.
Elbette devlete yükletilen bir ağır faturanın vatandaşa yansıması da kaçınılmaz olacak ancak, 1 ya da 1.5 yıl kadar vatandaşa çok ağır bir yansıma olmayabilir.
İşte hükümet için bu süre çok önemli.
Yani ülkede olumlu bir hava esmeye başladığı andan itibaren, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önüne gelen seçim anketlerindeki veriler, seçimin baskın mı yoksa zamanında mı yapılacağında belirleyici olacak.
Siyasetçiler de yaşananları erken seç,imin habercisi olarak görüyor. Kurlardaki 4-5 TL'lik keskin düşüş sırasında gazeteci Sedef Kabaş'ın Youtube kanalına canlı yayın konuğu olan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, bir soruya verdiği yanıtta da erken seçime işaret ederek, "Bu, çok ciddi bir döviz girişinin olduğunun göstergesidir. Belki de 40-50 milyar dolar döviz girişidir bu. Bu girişi bu ülkede yapabilecek bir kişi tanıyorum, başka birini bilmiyorum. Eğer kişilerin paraları devreye giriyorsa, seçim de geliyor demektir" ifadelerini kullandı.
Dikkat çekmek istediğim bir nokta daha var.
Hükümetin açıkladığı "Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat" programında parasını bankaya faizli mevduata yatırana döviz kurları artarsa kur farkının devlet tarafından ödenmesi garanti ediliyor.
Peki, faize karşı oldukları için parasını TL olarak bankada faizsiz olarak tutan vatandaşlar ne alacak?
Hiç bir şey, onlar havasını alacak.
Bu bir çifte standart değil midir?
Faize karşı nas var diyen hükümet, faiz alanı korurken ve faiz almayı özendirirken, faiz almayanlara 'ne haliniz varsa gör' diyor.
Şaşırmamak lazım, iliklerine kadar kapitalizm işlemiş bir sistemi işletenlerin insafı ancak bu kadar olur…
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023