Üstadımız Prof. Dr. Haydar Baş’ı anıyoruz

Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızı Hakk'a yürüyüşünün 5. yılında rahmet, hasret, saygı ve hürmetle anıyoruz.  
 
'O' içimizdeki en değerli emanetti.
 
O'nun bizim için, Türk Milleti için çok büyük bir nasipti. Ne hazindir ki, milletimiz bu büyük nasibi görmezden geldi.
 
Nasibi görmeyenlerin, nasibe yaklaşmayanların kaderi nasipsizliktir. Şimdi o nasipsizliği yaşıyoruz!
 
Hayır, diyenler kendi hayatına, ekonomik sosyal durumuna, cebine, mutfakta pişen yemeğine, kredi kartı borcuna, alım gücüne baksın.
 
Nasibe sarılsaydı, güçlü millet, güçlü devlet, güçlü orduya sahip olup tüm insanlığın can, mal, din ve vicdan emniyetini yaşamasına vesile olurduk. Dünyada bir tek ezilen, aç ve mazlum insan kalmazdı. Bir elimiz yağda, bir elimiz balda yaşardık. Yeme, içme ve barınma haklarına kavuşmak için tüm değerlerimizi kaybedip insanlığımızdan çıkmazdık.
 
Bizi yaratan Cenab-ı Hakk'ı, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa Efendimizi ve tertemiz Pak Ehli Beyt'ini de anlamadık. Yetmiş iki millete aynı nazarla bakıp bir araya getirip onlara "Biz de Türk olduk, biz de Müslüman olduk" dedirten Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli'yi de anlamadık. Ve içimizden çıkan kurtarıcımız, kahramanımız, tertemiz bir annenin, babanın evladı Mustafa Kemal Atatürk'ü de anlamadık.
 
Bizim anlama ve anma sorunumuz var. Bu sorunu Atamızın şu veciz sözüyle aşabiliriz:
 
"Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu yeterlidir."
  
Bizler, Yüce Türk Milleti olarak, Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın fikirlerinin, duygularının vücut bulduğu BTP Genel Başkanı Av. Hüseyin Baş Bey'e, Bağımsız Türkiye Partisi ve kadrolarına sahip çıkarsak, Milli Ekonomi Modeli'ni, bu düşünce ve fikri iktidar edersek, Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızı anlamış oluruz.
 
Hocamız, gönlümüzde ebediyen yaşayacaktır.