Başlığı görünce, "Yok artık ne demek Haydar Hoca'ya oy vermemek vebal" diyenler olabilir. Ama bu ifade çok doğru olmakla beraber bana da ait değil. Geçtiğimiz cuma gecesi İstanbul Atatürk Havalimanı'ndaydım, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı'nı bekleyen coşkulu kalabalığı gören gayet entelektüel bir beyefendi yanıma gelerek, "bu kalabalık da neyin nesi" dedi ve merakına engel olamadığını söyleyerek özür diledi. Kendisine Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Haydar Baş Bey'in İstanbul'a geleceğini ve bu kalabalığın O'nu karşılamaya geldiğini söyledim. Bir anda gözlerinin içi parladı ve "ben ne nasipli adamım" dedi. "Hayırdır inşallah, ne oldu" dememe kalmadan, "müsaade et anlatayım kardeşim" dedi ve başladım dinlemeye...Bakın dedi benim yaşım epey var, aslen Rizeliyim, hemşehrim olduğundan dolayı Selim Kotil Bey'i ve diğer arkadaşlarınızı iyi tanırım ve takip ederim. Ben kendimi bildim bileli koyu MHP'liyim, yıllardır ülkücülüğü savunuruz. Davamızda da haklıyız ama bu seçimlerde ilk defa başıma gelen bir şey var. O da ömrümde ilk defa hangi partiye oy vereceğim konusunda kararsız kalmak... Çünkü benim yıllarımı verdiğim MHP'ye bakıyorum iktidar olmak gibi bir çabası yok, Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin kendine faydası yok ki millete faydası olsun, ancak Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'yla kavga ediyor, kusura bakma ama bu kavgayı kardeşler de birbirleriyle yapıyorlar, ayrıca iktidara koltuk değneği görevi yaptığını da unutmamalı. CHP deseniz Ermeni bir milletvekili adayı göstermiş, komik bir şekilde kaynak gösteremediği vaadler savuruyor, rahmetli Atatürk'ün çizgisinden çıkmış halde. Nasıl bir CHP'yse kurucuları Mustafa Kemal Atatürk'ün dindar olduğu gerçeğinden habersizler, ta ki Haydar Baş Bey öğretene kadar.En önemlisi; seçimler için Haydar Baş gibi ekonominin kitabını yazmış bir lider ve O'nun inanmış kadrosuyla ittifak etmek yerine, ekonomiyi Kemal Derviş'e teslim etmeyi tercih ettiler ve hiç şüphe yok ki büyük bir oy kaybına uğrayacaklar. Lafı fazla uzatmayıp sizi de fazla tutmak istemiyorum yalnız çok doldum, söyleyecek çok şey var ama gördüğümüz gibi laf kalabalığı yapanlar çok ülkede. Artık bu işin şakası yok, evine tramvayla giden vatandaşın, iftar açmaya helikopterle giden bir devlet adamını ölümüne savunduğunu görmek beni üzüyor. Haydar Baş Bey'in sadece Duma Meclisine davet edilmesi, orada konuşması bile ülkemizde tek çıkış kapısının kendisi olduğunun kanıtıdır. 5000 TL asgari ücreti ve diğer projelerini kaynaklarıyla birlikte açıklayabilen tek siyasi Haydar Baş, buna şüphe yok. Bu sebeple ben dün karar verdim oyumu Bağımsız Türkiye Partisi'ne vermeye, o yüzden nasipliyim dedim, havalimanında bu fikri tazelemek varmış. Ailecek oyumuz Bağımsız Türkiye Partisi'ne orası kesin ama tanıdıklarıma da söylüyorum bu seçimlerde Haydar Baş'a oy vermemek vebaldir diye...
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018