Prof. Dr. Haydar Baş Bey, sunduğu projeleriyle, yapmış olduğu yorumlarıyla, tespitleriyle hedefi tam on ikiden vurmaktadır.Bütün siyasilerin AB'yi bir kurtuluş ümidi gördüğü bir dönemde, Sayın Baş, AB projesinin Türkiye'yi bölme ve parçalama amaçlı olduğunu sürekli vurgulamıştır.Bütün siyasilerin ABD müttefikliği konusunda yarışa girdiği bir dönemde, Sayın Baş, Irak işgalinin başlangıcında ABD'nin asıl hedefinin Türkiye olduğunu vurgulamıştır.Bütün siyasilerin IMF'nin sunduğu projeler dışında çözüm olmadığını vurguladığı bir dönemde, Sayın Baş, IMF projeleriyle bu ülkenin asla kurtulamayacağını, tek çözümün milli bir iktisat modelinden geçtiğini vurgulamış ve yüzlerce yerli ve yabancı bilim adamının hayran kaldığı Milli Ekonomi Modeli'ni devreye koymuştur.Herkesin birbiriyle, siyaset yapıyorum diyerek demagoji , ağız dalaşı yaptığı bir dönemde, Sayın Baş, boş konuşmanın bu ülkeye fayda getirmeyeceğini, bir devlet adamının milletinin sorunlarını çözmekle mükellef olduğunu ve işe ekonomiden başlaması gerektiğini vurgulamış ve bu şaheser, dahiyane modeli gündeme getirmiştir.Bütün siyasilerin AB ve ABD destekli güneydoğumuzu bizden koparma projesini kabullendiği, "Kürt sorunu vardır ve bu sorun benim sorunumdur" diye ifade ettiği, fakat bu konuda çözüm namına hiçbir şey yapmadığı bir dönemde, Sayın Baş, "Hayır, güneydoğumuzda Kürt sorunu yoktur, PKK terörü sorunu vardır ve bu terörden en çok zarar görenler de bu bölgenin insanıdır" demiş ve bu problemin çözümü için dahiyane bir proje ortaya koymuştur. Bu proje, Türkiye Cumhuriyeti kimliğini taşıyan her vatandaşımıza verilecek olan "Vatandaşlık maaşı" dır. Dilerseniz bu konuyu biraz açalım.Mevcut iktidar önce "Kürt sorunu benim sorunumdur" dedi ve arkasından ortalık karıştı. Bir dönem sesi kesilen PKK terörü bir anda alevlendi ve şehirlere kadar sıçradı. Birçok insanımız şehit oldu. İktidarımız çözüm olarak, AB'nin de baskısıyla, af yasasını gündeme getirdi. Bu durum terörü azaltır mı arttırır mı? Terör artıyor, siz taviz veriyorsunuz. Bunun anlamı daha fazla terör, daha fazla tavizdir. Çünkü terörün arkasındaki irade bu af yasasının terör olaylarının artması sebebiyle çıktığını gayet iyi biliyor.Bir taraftan bu yaşanırken, peşmerge lideri Barzani ise güneydoğudaki düğünlere takı, para gönderiyor, gençlere burs veriyor ve petrol maaşı vereceğini ifade ediyor. Bizim siyasilerimiz AB hayali uğruna güneydoğu halkını terörün pençesine bırakırken, Barzani "siz benim vatandaşımsınız" diyerek sahip çıkıyor. AB ve ABD ise bu süreci destekliyor. Hedef Türkiye, İran ve de Suriye'yi de kapsayan büyük Kürdistan projesini adım adım devreye koymak. Şimdi Sayın Baş'ın "Vatandaşlık maaşı" projesini bu kapsamda değerlendirelim. Sayın Baş sadece güneydoğu insanına vatandaşlık maaşı vermiyor. Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kim olursa olsun, hiç kimseyi dışarıda bırakmadan vatandaşlık maaşı veriyor.Bunun anlamı şu: "Ben sana terör olayları yaptığın için bu maaşı vermiyorum, bu ülkenin, bu milletin bir parçası olduğun için bu maaşı sana veriyorum. Sadece sana değil, her vatandaşıma veriyorum". Sayın Baş sadece vatandaşlık maaşı mı verecek? Hayır.Annelerimizin emekli edilmesi, çocuklara burs bağlanması, 100 milyarın altında geliri olandan vergi alınmaması, herkesin ücretsiz eğitim, ücretsiz sağlık imkanlarına sahip olması ve daha nice projeler.Ekonomik sebeplerle terörün pençesine bırakılan insanımız, her türlü imkan kendisine sağlandığında hiç dağa çıkar mı? Enayi mi çıksın? Bu mükemmel projenin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'ın kendi ifadesiyle "Vatandaşlık maaşına kavuşan bölge insanı; dağda olsun, şehirde olsun bundan böyle 'Emret Devlet Baba' diyecek". "7'sinden 70'ine herkese vatandaşlık maaşı vereceğiz. Bakacaksınız Güneydoğu'da vatandaş artık dağa çıkacak mı? Gelecek benim karşıma göğsünde Türk bayrağı 'hazır ol' vaziyetine geçecek. Ben Şanlıurfa'dan, ben Gaziantep'ten, ben Diyarbakır'dan Mehmet oğlu Ahmet emirlerinize hazırım komutanım" diyecek.Sayın Baş, sadece bir bilim adamı değil, sadece bir ekonomist değil, sadece bir siyasetçi değil, sadece bir tüccar değil, sadece bir eğitimci değil, sadece bir strateji uzmanı değil, bütün bu özelliklere sahip ve hepsinden önemlisi bütün bu özelliklerin birbiriyle bağlantısını kurmuş dahi bir lider. Bu manada Prof. Dr. Haydar Baş, değil bir Nobel ödülü, binlercesi verilse hepsini hak ediyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025