‘Her günahın bir tevbesi vardır’
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Kötü ahlak dışında her günahın bir tevbesi vardır. Zira kötü ahlaklı insan bir günahtan çıksa bir diğerine düşer”





Kur'an'da buyurulur ki: "Allah kendisine ortak koşmayı elbette bağışlamaz, bundan başkasını dilediğine bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse, şüphesiz büyük bir günahla iftira etmiş olur." (Nisa, 48).
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah'ın kitabındaki hükümlerden birisi de şudur: Tevbe etmeden Rabbinin huzuruna çıkan kimseye, istediği kadar çalışıp çabalasın, işinde ihlaslı olsun kendisine hiçbir fayda vermeyecek şeyler şunlardır: Kendisine farz kıldığı ibadette Allah'a ortak koşmak, öfkesini bir kişiyi öldürerek yenmek, başkasının ayıbını söylemek, bir ihtiyacını elde etmek için dininde bidat ortaya çıkarmak, insanlara ikiyüzlü görünmek, onlar arasında iki dilli konuşmaktır." (Nehc'ul-Belağa, 153. Hutbe).
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Allah yeni din çıkaran, işçinin hakkını vermeyen veya hür olan birini satan kimse dışında her günahkârı affeder." (el-Bihar, 72/219/1).
İmam Zeyn'ul-Âbidin (a.s) şöyle buyurmuştur: "Her kim yanında aç ve yemeksiz kalan bir mümin olduğu halde tok yatarsa, Allah (onun hakkında) şöyle buyurur: Ey meleklerim! Siz de bu kuluma şahit olun ki Ben ona emrettim, o Bana isyan etti ve Benden başkasına itaat etti, Ben de onu kendi işine havale ettim. İzzet ve celalime and olsun ki, onu asla affetmeyeceğim." (Sevab'ul-A'mal, 298/1).
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Günah üç kısımdır: Bağışlanan günah, bağışlanmayan günah ve günahkârın korku ve ümit içinde olduğu günah... Bağışlanan günah, Allah'ın kendisini dünyada cezalandırdığı kimsenin günahıdır. Dolayısıyla Allah kuluna yeniden (ahirette) azap etmekten daha yüce ve bağışlayıcıdır. Bağışlanmayan günah ise kulların birbirine zulmetmesidir… Üçüncü günah ise Allah'ın kullarından gizlediği ve günahkâra tevbe nasip ettiği günahtır. Bu yüzden günahından dolayı korkulu ve Rabbinden ümitlidir. Biz bu şahsa karşı onun kendisine olduğu gibiyiz (korku ve ümit içindeyiz)." (el-Bihar, 6/29/35).
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Bağışlanmayan günahlardan sakının. Ganimetlerde hıyanet etmek ki her kim ganimetlerde bir hıyanette bulunursa kıyamet günü onu kendisiyle getirir ve faiz yemek ki faiz yiyen kimse mezarından şeytanın çarptığı kimse gibi delirmiş bir halde ayağa kalkar." (Kenz'ul-Ummal, 43770).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Dindaşlarının (senden) hoşnutsuzluğu dışında her günah bağışlanır." (Tuhef'ul-Ukul, 303).
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Kötü ahlak dışında her günahın bir tevbesi vardır. Zira kötü ahlaklı insan bir günahtan çıksa bir diğerine düşer." (el-Bihar, 77/48/3).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Her ne zaman kötü bir iş yapmak istersen onu yapma. Zira Allah bazen kulu günah halinde görür ve şöyle buyurur: İzzet ve celalime and olsun ki, bundan sonra onu asla affetmeyeceğim." (el-Kafi, 2/143/7). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
OKAN EGESEL