Evet herkesin bir hikayesi var. Hepimizin başından geçen, şahit olduğumuz ya da dinlediğimiz pekçok hikayeyi de bunlara eklemek mümkün. Ahmet Sırrı Arvas güzel düşünmüş ve ilginç hikayelerden bir demetle okuyucusunun karşısına çıkmış. Daha önce "Hüznüm Dağlara Düştü" şiir kitabıyla şiirseverlerle buluşmuştu Ahmet Sırrı Arvas.
Hikaye ilginç sonu daha da ilginç
Yaşanmış ilginç ve kısa hikayelerin yer aldığı bu kitabın en büyük özelliği, hikayelerin sürpriz bir şekilde sona ermesi. Okuyucunun hiç beklemediği bir sonla karşılaşması kitaba ayrı bir çekicilik katıyor.
Bazı yazarlar dolu ama sıkıntılıdırlar. Daktilo başında tırnak kemirir, saçlarını yolarlar. Klavyeye takılır kalır, satırlar arasında sancılanırlar. Yazıp, yazıp, yırtar...Yırtıp yırtıp yazarlar. Her gün bırakır, ertesi gün yeniden başlarlar. Sanki ağır kamyonlara dik yokuşlar çıkartırlar. Okuyucu zorlananları tez yakalar. Ağırlaşan gözkapaklarını dinler ve kitabı bir köşeye atar.
Biliyor musunuz, o kitap bir daha zor açılır.
Belki de hiç açılmaz.
Bazı yazarlar da nasıl hislenir, nerede duygulanırlar bilinmez ama cümleleri sular seller gibi akar.
Onlar yelkenlerini ferahlatan rüzgarlara açar, kalplerinin ve kalemlerinin peşinden koşarlar.
İşte Ahmet Sırrı Arvas öyle bir şair, öyle bir yazar.
Onun şiiri şiir gibi ama nesri de şiir gibi. "Aaa ne çabuk bitti" dediğinizde ard arda devrilen 160 sayfanın ve tutulan boynunuzun farkına varıyorsunuz. Akrep yelkovan alıp başını gitmiş oluyor.
Belki bir horoz ötüyor, belki bir müezzin sesi...
Serin seher yeli ve ucundan ucundan ağaran tanyeri...
Kitapla geçirilen gecelerin tadı bambaşka.
Hem günleri de berekteli oluyor.
Güzel bir gönülden süzülen, hoş bir üslupla yazılmış Herkesin Bir Hikayesi Var'ı okumalısınız. Okumalısınız ki; hayatta ne sürprizler bizi bekliyor önceden görebilesiniz.
Kitap, bütün Yay-sat gazete bayilerinden temin edilebilir.
Hikaye ilginç sonu daha da ilginç
Yaşanmış ilginç ve kısa hikayelerin yer aldığı bu kitabın en büyük özelliği, hikayelerin sürpriz bir şekilde sona ermesi. Okuyucunun hiç beklemediği bir sonla karşılaşması kitaba ayrı bir çekicilik katıyor.
Bazı yazarlar dolu ama sıkıntılıdırlar. Daktilo başında tırnak kemirir, saçlarını yolarlar. Klavyeye takılır kalır, satırlar arasında sancılanırlar. Yazıp, yazıp, yırtar...Yırtıp yırtıp yazarlar. Her gün bırakır, ertesi gün yeniden başlarlar. Sanki ağır kamyonlara dik yokuşlar çıkartırlar. Okuyucu zorlananları tez yakalar. Ağırlaşan gözkapaklarını dinler ve kitabı bir köşeye atar.
Biliyor musunuz, o kitap bir daha zor açılır.
Belki de hiç açılmaz.
Bazı yazarlar da nasıl hislenir, nerede duygulanırlar bilinmez ama cümleleri sular seller gibi akar.
Onlar yelkenlerini ferahlatan rüzgarlara açar, kalplerinin ve kalemlerinin peşinden koşarlar.
İşte Ahmet Sırrı Arvas öyle bir şair, öyle bir yazar.
Onun şiiri şiir gibi ama nesri de şiir gibi. "Aaa ne çabuk bitti" dediğinizde ard arda devrilen 160 sayfanın ve tutulan boynunuzun farkına varıyorsunuz. Akrep yelkovan alıp başını gitmiş oluyor.
Belki bir horoz ötüyor, belki bir müezzin sesi...
Serin seher yeli ve ucundan ucundan ağaran tanyeri...
Kitapla geçirilen gecelerin tadı bambaşka.
Hem günleri de berekteli oluyor.
Güzel bir gönülden süzülen, hoş bir üslupla yazılmış Herkesin Bir Hikayesi Var'ı okumalısınız. Okumalısınız ki; hayatta ne sürprizler bizi bekliyor önceden görebilesiniz.
Kitap, bütün Yay-sat gazete bayilerinden temin edilebilir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.