logo
07 EYLÜL 2025


Hz. Peygamber hüküm sahibidir

04.11.2021 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın İcmal Dergisi Şubat 2014 tarihli yazısıdır.
 
Hem ferdi olarak nefislerin tezkiyesi, hem de toplum düzeninin tesisi için İslam'ın her yönüyle yaşanmasına büyük ihtiyaç vardır. 
 
Terbiye olmadan, nefsin tezkiyesi olmaz. İslam olmadan da terbiye olmaz. Neden olmaz? Çünkü o terbiye; seni terbiye eden Rabb'in ile (terbiye Rabb kökünden gelir) insanın, Rabbani sıfatlara bürünmesidir, o kökten gelen duygular ile seni yaratan arasındaki irtibatı kurmanla olur. 
 
Yaptığın bütün işlerden zevk-i manevi alacaksın. Öyle gelişigüzel de olmuyor bu iş. Dürüst insan, olgun insan, kâmil insan olmak, sadece sözle olmuyor. İç tabiatında insan, Rabb'ine vuslat edecek, vâsıl olacak. 
 
Bu vuslatı hangi yolla yapmak mümkündür? Dünyada İslam'ın dışında hiçbir yolla bunu gerçekleştirmeye imkân ve ihtimal yoktur.
 
İslam, kime va'zedilmiştir? Hatemü'l-Enbiya Hz. Muhammed'e (s.a.a)... Dünyanın en akıllı insanından en geri zekalısına kadar bütün insanları biraraya getirsek, akıllarını bir noktaya toplama imkanımız olsa ve desek ki, "Şu Kur'an'ı alın ve bize anlatın", Hz. Muhammed (s.a.a.) Efendimizin idrakinin milyarda birini bütün insanlıkta bulmanız mümkün değildir. 
 
Mübalağa etmiyorum çünkü O, hüküm sahibidir. Bakınız Allah ne diyor: "O'nun koyduğu hükmü alın. Yasakladığından kaçının. O'nun dediği Benim dediğimdir. O ne diyorsa Ben, onu diyorum." 
 
O öyle bir hoparlör ki, O'ndan konuşan Allah'tır. Niyazi Mısri'nin dediği gibi, "O'ndan, Hak görülür." Yani O'nun sözü, Hakk'ın sözüdür. Burada şunu anlatmak istiyorum: Murad-ı ilahiyi, maksad-ı ilahiyi bilen tek insandır Hz. Muhammed (s.a.a.)…
 
Nefsin perdelerinden sıyrılmak
 
İnsanlar kendi nefsani duygularıyla tabiata ve olaylara bakarlar. Sizde öyle hal olur ki, bir olayı seyredersiniz, onu farklı değerlendirirsiniz. Bir başka hal olur, aynı olayı daha başka değerlendirirsiniz…
 
Bu durumu anlamak için (Allah hayatta olanlara uzun ömürler versin) ananızın, babanızın, çocuğunuzun ölümüne bir bakın. 
 
Mesela çocuğunuzun ölümünde çok farklı bir dünyanız vardır. Annenizin, babanızın ölümünde çok daha farklı bir dünyanız vardır. O anda konuşulanlar, o anda okunanlar, sizin ruh dünyanızda o kadar büyük bir etki yapar ki, sanki Allah ile aranızda perde kalmamış gibidir. 
 
O halet-i ruhiyyede dinlediğin Kur'an'la, bu halet-i ruhiyyede dinlediğin Kur'an'dan; (evet, aynı Kur'an'dır) alacağın zevk-i manevi sen aynı olmadığın için aynı değildir. Onun için işte o perdeleri aradan kaldırıp -ki bu tezkiye ile olur, terbiye ile olur- Rabb'ine yaklaşacaksın ki O, Rabb'dan, O Allah'tan alacağın feyz, seni diriltecek, hayatın içinde Allah ile beraber yapacak. 
 
Bu hale gelen insan hiçbir an Rabb'ini unutmaz. Çünkü o insan perdeleri; emmaresini, levvamesini, mülhimesini aştı. Bunlar Kur'anî tabirlerdir. Her perdeyi kaldırdığınızda nurani süzmeler sizin kalbinizde yer ediyor. Allah'ın nuru kalbinize devamlı tecelli ediyor. 
 
Şimdi her an o tecelli ile beraber yaşayan insan mı yoksa o tecelliyi hiç fark etmeyen insan mı hayattan, sosyal münasebetlerden, hukuki davranışlardan, Kur'an'dan daha iyi anlar? Elbette ki o irtibatı, alakayı kuran insan...
 
Allah'ın maksadını en güzel anlayan insan
 
Rabb'inin maksadını en güzel anlayan Peygamber'dir. Niye? Kalbi her an Allah ile beraberdir de ondan. 70 bin tecelli ile Rabb'ini seyrediyor. 
 
Rabb'inin kelamını okuduğu zaman, maksadı çok iyi anlıyor. Biz bu kadar tecelli ile içiçe olmadığımız için bizim gördüğümüz çok farklı, O'nunkisi çok daha farklı. 
 
Aynı ayetler olmasına rağmen gören gözler, bakan gözler çok farklı olduğu için farklı anlaşılıyor. Çok affedersiniz, eşeğin seyrettiği gözle dünyayı seyret, dananın seyrettiği, ineğin seyrettiği gözle dünyayı seyret, kedinin seyrettiği gözle dünyayı seyret, yılanın seyrettiği gözle dünyayı seyret, bir de insanın seyrettiği gözle insanı seyret, aynı şeyi mi görüyoruz, görüyorlar? 
 
Muhakkak farklı farklı şeyleri görüyorlar. Yani kim, hangi duygularla bakıyorsa, nereye bakıyorsa o hükmü, o neticeyi çıkartıyor. Mevlana onun için diyor ki, "Sen neyi fikrediyorsan osun."
 
İşte günümüzün problemi de bizce budur. İnsanın kendi kendini aşamaması, asıl cevhere vâsıl olamaması, hakikatleri doğru değerlendirememesidir. 
 
Buradaki noksanlık; Allah'ı en mükemmel şekilde anlayan Resûlullah (s.a.a.) ve O'nun temiz Ehl-i Beyt'iyle kurulması gereken manevi bağın gerektiği gibi kurulamamasıdır. 
 
Bugün bu bağın zayıflamasında, dinde Peygamberin (s.a.a.) mevkiini küçülten birtakım bâtıl anlayışların etkisi maalesef büyüktür. O bakımdan, bu tür hezeyanlara kulak asmamak, tam tersine Allah'ın Sevgilisine ve Ehl-i Beyt'e sımsıkı yapışmak hem ferdi, hem de toplum olarak tek kurtuluş reçetemizdir. Allah bizi bu konuda muvaffak eylesin." 
 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
'Bu dava siyasi değildir' demişti
Alaattin Köseler yeniden tutuklandı
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik iddialar emniyete uzandı
Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan hakkında gözaltı kararı
Yenidoğan Çetesi davasında ara karar
3 sanığa tahliye
Alaattin Köseler'in tahliye kararına yapılan itiraz kabul edildi
Köseler yeniden gözaltına alındı
Binlerce çalışan işini kaybediyor!
Hazır giyim sektörü komada
Kayyuma karşı kritik hamle
CHP 21 Eylül'de kurultay yapacak
Yüzde 50 faizle üretim yapılmaz!
Sanayici son kerteye geldi
Pazar paylı sürekli azalıyor
Dizel otomobiller yakında tarih olacak
Gazze'de onlarca şehit daha
Son 24 saatte 68 Filistinli katledildi
Okullar açılıyor
BTP liderinden dikkat çekici çağrı
İstanbul'da sağanak
Aylar sonra gelen yağış
Trump'ın tehdidine Maduro'dan cevap
"Venezuela saldırıya uğrarsa silahlı mücadele aşamasına geçer"
Arap ülkelerinden Netanyahu'nun 'göç' açıklamalarına tepki
Sürgün için abluka ve açlık kullanılıyor
Bakanlık ve kamu kurumlarında kritik atamalar
Resmi Gazete'de yayımlandı
Hizbullah destekçilerinden protesto
Lübnan'da hükümet, Hizbullah'ın silahsızlandırılması planını onayladı
'Bu dava siyasi değildir' demişti
Alaattin Köseler yeniden tutuklandı
Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik iddialar emniyete uzandı
Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan hakkında gözaltı kararı
Yenidoğan Çetesi davasında ara karar
3 sanığa tahliye
Alaattin Köseler'in tahliye kararına yapılan itiraz kabul edildi
Köseler yeniden gözaltına alındı
Binlerce çalışan işini kaybediyor!
Hazır giyim sektörü komada
Kayyuma karşı kritik hamle
CHP 21 Eylül'de kurultay yapacak
Yüzde 50 faizle üretim yapılmaz!
Sanayici son kerteye geldi
Pazar paylı sürekli azalıyor
Dizel otomobiller yakında tarih olacak
Gazze'de onlarca şehit daha
Son 24 saatte 68 Filistinli katledildi
Okullar açılıyor
BTP liderinden dikkat çekici çağrı
İstanbul'da sağanak
Aylar sonra gelen yağış
Trump'ın tehdidine Maduro'dan cevap
"Venezuela saldırıya uğrarsa silahlı mücadele aşamasına geçer"
Arap ülkelerinden Netanyahu'nun 'göç' açıklamalarına tepki
Sürgün için abluka ve açlık kullanılıyor
Bakanlık ve kamu kurumlarında kritik atamalar
Resmi Gazete'de yayımlandı
Hizbullah destekçilerinden protesto
Lübnan'da hükümet, Hizbullah'ın silahsızlandırılması planını onayladı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.