logo
29 MAYIS 2024

İmam Hadi’nin (a.s.) erken dönem imamlığına hazırlık yapması

Bana verilen görevi yerine getirmek üzere Ebû Ca’fer’in (a.s.) kapısından ayrılmıyordum. Her gecenin sonunda seher vaktiyle birlikte Ahmed b. Muhammed b. İsâ el-Eş’arî gelir ve Ebû Ca’fer’in (a.s.) hastalığının seyri hakkında bilgi alırdı
07.05.2024 20:47:00
Haber Merkezi
İmam Hadi’nin (a.s.) erken dönem imamlığına hazırlık yapması
İmam Hadi’nin (a.s.) erken dönem imamlığına hazırlık yapması
El-Hayranî babasından rivâyet ermiştir: "Bana verilen görevi yerine getirmek üzere Ebû Ca'fer'in (a.s.) kapısından ayrılmıyordum. Her gecenin sonunda seher vaktiyle birlikte Ahmed b. Muhammed b. İsâ el-Eş'arî gelir ve Ebû Ca'fer'in (a.s.) hastalığının seyri hakkında bilgi alırdı.

İmam Ebû Ca'fer (a.s.) ile el-Hayranî arasında iletişimi sağlayan elçi geldiğinde, Ahmed kalkar ve onu İmam'la yalnız bırakırdı."

el-Hayranî anlatıyor: "Bir gece elçi İmam'ın yanından çıktı. O sırada Ahmed b, Muhammed b. İsâ da gitmek üzere kalktı. Elçi benimle yalnız kalıp konuşmak istediğinde, Ahmed bir süre dolaştıktan sonra konuşmalarımızı duyacağı bir yerde durdu.

Elçi dedi ki: 'Dostun sana selâm söylüyor ve diyor ki: Ben vefat etmek üzereyim. Bu görev oğlum Ali'ye geçiyor. Babamdan sonra bana karşı üstlendiğiniz sorumluluğun aynısını benden sonra ona karşı üstleneceksiniz.'

Sonra elçi gitti ve Ahmed yerine geri döndü. Bana dedi ki: 'Sana ne söyledi?'

'İyilik söyledi' dedim.

'Söylediklerini duydum' dedi, sonra da duyduklarını bana tekrarladı.

Ona dedim ki: 'Allah bu yaptığını sana haram kılmıştır. Çünkü yüce Allah, 'Birbirinizin kusurunu araştırmayın'   buyurmuştur. Eğer bu sözleri duyduysan, unutma artık; bakarsın bir gün buna ihtiyacımız olur. Sakın vaktinden önce açıklama.'

Sabah olunca, İmam'ın bu mesajını onar nüsha olarak yazdım. Hepsini mühürledim ve her birini seçkin arkadaşlarımızdan birine verdim. Onlara dedim ki: 'Eğer bunları sizden istememden önce ölürsem, bunları açın ve içinde yazılanlara göre amel edin.'

Ebû Ca'fer (a.s.) vefat edince, evimden hiç dışarı çıkmadım. Bir ara topluluğun ileri gelenlerinin Muhammed b. Ferec'in (Muhammed b. Ferec er-Ruhcî İmam Rızâ'ın (a.s.), İmam Cevad'ın (a.s.) ve İmam Hâdi'nin (a.s.) ashabındandır) yanında toplandıklarını ve imamet meselesini konuştuklarını haber aldım.

Muhammed b. Ferec bana bir mektup yazarak ileri gelenlerin yanında toplandıklarını bildirdi. Diyordu ki: 'Eğer (sırrın) açığa çıkma korkusu olmasaydı, onlarla birlikte yanına gelirdim.

Bu yüzden senin atına binerek bizim yanımıza gelmeni istiyorum.' Bunun üzerine atıma bindim ve onların yanına gittim. İleri gelenlerin orada toplandıklarını gördüm. Kapının önünde tartışmaya, çekişmeye başladık.

Çoğunun şüphe içinde olduğunu gördüm. Mektubun nüshalarını verdiğim kişiler de orada bulundukları için, 'Mektupları açın' dedim. Mektupları çıkardıklarında dedim ki: 'İşte bana emredilen, budur.'

Bazıları dediler ki: 'Bu işle ilgili olarak sözünü destekleyecek birinin daha olmasını isterdik.'

Onlara şöyle dedim: 'Allah bu isteğinizi de vermiştir. Ebû Ca'fer el-Eş'arî, bu mektupta yazılanları duyduğuma şahitlik edecektir, gidin ona sorun.' Gidip ona sordular. Şahitlik etmekten kaçındı.

Bunun üzerine onu lanetleşmeye çağırdım. Korktu ve dedi ki: 'Evet, bunu duydum. İmamet görevi şerefli bir makamdır, bir Arap'ın olmasını istemiştim. Ama lanetleşme teklifinden sonra şahitliği gizlemeye imkan olmaz.'

Bunun üzerine topluluktakiler gecikmeden gidip Ebû'l-'Hasan'ı (a.s.) selâmladılar." 

İsmail b. Mihran rivâyet etmiştir: "Ebû Ca'fer (a.s.) -iki kere gittiği Bağdat'a ilk gidişinde- Medi-ne'den ayrılınca, şehirden çıkmak üzere iken ona dedim ki: 'Sana fedâ olayım, bu cihete doğru gidişinden dolayı senin için endişe ediyorum. Senden sonra bu görev kimindir?'

Gülerek yüzünü bana çevirdi ve şöyle dedi: 'Bu seneki ayrılık senin zannettiğin gibi sonuçlanmayacaktır.'

Daha sonra ikinci kez Medine'den çıkarılıp Halife Mu'tasım'ın yanına götürülünce dedim ki: 'Sana fedâ olayım, senden sonra imamet görevi kimindir?' dedim.

Sakalları ıslanıncaya kadar ağladı, sonra bana döndü ve şöyle dedi: 'Bu seferki gidişimde başıma bir şeyin gelmesinden korkulur. Benden sonra imamet görevi oğlum Ali'nindir.'" 

Muhammed b. Hüseyin el-Vasıtî, Ebû Ca'fer'in (a.s.) azadlısı Ahmed b. Ebû Hâlid'den Ebû Ca'fer'in, kendisini aşağıdaki yazılı vasiyete şahit tuttuğunu duyduğunu şöyle rivayet etmiştir:

"Ebû Ca'fer'in (a.s.) azadlısı Ahmed b. Ebû Hâlid şahitlik etti ki: Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali b. Mûsâ b. Ca'fer b. Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebû Tâlib (hepsine selâm olsun) beni şahit tuttu ki, kendisinin ve kız kardeşlerinin işlerinin yönetimini, yürütülmesini oğlu Ali'ye vasiyet ediyor.

Buluğ çağına erinceye kadar Mûsâ'nın (Maksadı, Muberka lakabıyla bilinen ve Kum kentinde defnolunan oğludur) işlerini de ona vasiyet ediyor. Abdullah b. Musâvir'i de terekesinin, mallarının, nafakalarının ve hizmetçilerinin başına memur ediyor.

Ali b. Muhammed buluğ çağına erinceye kadar bunların yönetimi onun elindedir. Ali buluğ çağına erince, Abdullah b. Musâvir bunların tümünü ona geri verecektir.

Artık kendisi işlerini, kız kardeşlerinin işlerini yönetir. Mûsâ'nın velâyeti de ona geçer. O da o ikisinin (babasının ve İbn Musâvir'in) ölümünden sonra (Mûsâ'nın buluğa ermesiyle) işlerinin yürütmesini kendisine devreder ama sadaka olarak verdiği sadakalar konusunda babalarının emrine bağlı olmak şartıyla.

Bu vasiyet yazıldığında, tarih 220 senesinin Zilhicce ayının üçüne tekabül eden pazar gününü gösteriyordu.

Ahmed b. Ebû Hâlid şahitliğini kendi el yazısıyla yazdı. Hasan b. Muhammed b. Abdullah b. Hasan b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebû Tâlib (hepsine selâm olsun), yani el-Cevvanî de şahitliğini Ahmed b. Ebû Hâlid gibi mektubun baş tarafına yazdı. O da şahitliğini kendi el yazısıyla yazdı. Yine hizmetçi Nasr da şahitlik etti ve kendi eliyle şahitliğini yazdı." 

Tabersî, bu üç nassı/açıklamayı ve rivâyeti naklettikten sonra şu değerlendirmeyi yapar:
"Bu konuyla ilgili birçok rivâyet vardır. Bütün Ehl-i Beyt takipçileri topluluğun onun imamlığının üzerinde ittifak etmiş olması, ayrıca onun dışında kimsenin imamlık iddiasında bulunmamış olması, başka rivâyetleri aktarmaya gerek bırakmayacak kadar başlı başına açık bir delildir.

Diğer taraftan Ehl-i Beyt İmamları'nın yaşadığı dönemlerin özellikleri olan düşmanlarından korkmaları ve takiyye ile onlardan korunmaya çalışmaları, taraftarlarını kendilerinden sonraki İmamları gösteren açıklamalarını (nasslarını) öğrenmeye çalışmaya ve bundan, işaret ettiğimiz gibi çıkarsamada bulunmaya zorlamıştır.

Öyle ki Ehl-i Beyt dostlarının bu hususa ilişkin üç tane güçlü delili vardı: İmameti gerekli kılan aklî deliller, rivâyetler gereği İmamların İmam Hüseyin'in (a.s.) soyundan olması ve bâtıl yollara sahip kimselerin görüşlerinin bâtıllığı... Başarı Allah'tandır." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Taki eserinden)
Yapay zeka da MGK bildirisinde
MGK bildirisinde Filistin vurgusu
Yerlikaya'nın ziyareti sonrası kritik adım
Olcay Kılavuz'u görevden alındı
İçişleri Bakanı Yerlikaya, Erdoğan'ın izniyle gitti
Bahçeli'ye Ayhan Bora Kaplan brifingi
Kılıçdaroğlu'nun iddiası tartışmayı hatırlattı
Adaylığına karşı çıktı mı?
Özgür Özel'den Gezi tutukluları vurgusu
'Gezi tutukluları bizim için orada tutuluyor'
Erdoğan'dan İmamoğlu'nun Roma gezisine tepki
'Hiçbir haklı gerekçesi olamaz'
BTP liderinden İslam ülkelerinin liderlerine tepki
"Konforlarından taviz vermek istemiyorlar"
Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı
'Yaptıklarımdan pişmanım'
Belçika'daki bölgesel hükümetten İsrail'e silah yasağı
STK'ların tepkisi etkili oldu
İmamoğlu'nun Roma gezisine tepki gösterdi
Ayıplı bir zihniyet
2023'te 200 bin yabancı Alman vatandaşı oldu
İkinci sırada Türkler var
Galatasaray yatırımcısına kupa yaramadı
Borsanın şampiyonu Fenerbahçe
Hava bugün nasıl olacak?
Batı üşüyecek, doğu terleyecek
'9 kilogramlık yayın balıkları yaşardı, şimdi kurbağa bile yok'
Bursa'da 30 yılın bitmeyen çilesi
Kardeşlerine düğünde lastik taktılar
Gerçekten ihtiyacım vardı
Yapay zeka da MGK bildirisinde
MGK bildirisinde Filistin vurgusu
Yerlikaya'nın ziyareti sonrası kritik adım
Olcay Kılavuz'u görevden alındı
İçişleri Bakanı Yerlikaya, Erdoğan'ın izniyle gitti
Bahçeli'ye Ayhan Bora Kaplan brifingi
Kılıçdaroğlu'nun iddiası tartışmayı hatırlattı
Adaylığına karşı çıktı mı?
Özgür Özel'den Gezi tutukluları vurgusu
'Gezi tutukluları bizim için orada tutuluyor'
Erdoğan'dan İmamoğlu'nun Roma gezisine tepki
'Hiçbir haklı gerekçesi olamaz'
BTP liderinden İslam ülkelerinin liderlerine tepki
"Konforlarından taviz vermek istemiyorlar"
Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı
'Yaptıklarımdan pişmanım'
Belçika'daki bölgesel hükümetten İsrail'e silah yasağı
STK'ların tepkisi etkili oldu
İmamoğlu'nun Roma gezisine tepki gösterdi
Ayıplı bir zihniyet
2023'te 200 bin yabancı Alman vatandaşı oldu
İkinci sırada Türkler var
Galatasaray yatırımcısına kupa yaramadı
Borsanın şampiyonu Fenerbahçe
Hava bugün nasıl olacak?
Batı üşüyecek, doğu terleyecek
'9 kilogramlık yayın balıkları yaşardı, şimdi kurbağa bile yok'
Bursa'da 30 yılın bitmeyen çilesi
Kardeşlerine düğünde lastik taktılar
Gerçekten ihtiyacım vardı

Yazlar uzuyor, kışlar kısalıyor

 
 
Prof. Dr. Levent Kurnaz, 2023'te başlayan El Nino hava olayının sona erdiğini ancak etkilerinin Temmuz ayı ortalarına kadar süreceğini ve bu süreçte yeni sıcaklık rekorları görülebileceğini belirtti.
 
28.05.2024 21:40:00
AA
Yazlar uzuyor, kışlar kısalıyor
Yazlar uzuyor, kışlar kısalıyor

Dünyada 2023, tüm zamanların en sıcak yılı olarak kayıtlara geçerken Amerikan Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA) verilerine göre, geçen yıl küresel ortalama sıcaklık, 20'inci yüzyıl ortalaması olan 13.9 derecenin 1.18 derece üzerine çıktı. Bundan önceki en sıcak yıl olan 2016'da bu fark 0.15 dereceydi. Bilim insanları küresel ısınmaya neden olan sera gazı salımına ek olarak geçen yıl kırılan küresel ortalama sıcaklık rekorunun ardında yatan en önemli faktörün El Nino hava olayı olduğunu belirtiyor. Avustralya Meteoroloji Ofisi'nden yapılan açıklamaya göre Haziran 2023'te başlayan El Nino, Nisan ayının ortalarında sona erdi ve başladığı dönemden 15 Mayıs'a kadar geçen yaklaşık bir yıl içinde rekor sıcaklığın yaşandığı gün sayısı 248 oldu. Ocak-Şubat-Mart-Nisan en sıcak aylar olarak kayıtlara geçerken 15 Nisan ila 15 Mayıs tarihleri arasında da sıcaklıklar rekor düzeyde seyretmeye devam etti. El Nino'nun sona erdiği 15 Nisan'dan 15 Mayıs tarihine kadar 30 günün 17'sinde rekor sıcaklık yaşandı, son 13 günün tamamı rekor sıcaklık olarak kayıtlara geçti.

Havanın yol açtığı sorunlar derinleşiyor

Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, El Nino'nun ölçülüp belirlendiği Peru kıyılarından itibaren şiddetinin sona erdiğini söyledi. Son El Nino hava olayının 1998 ve 2016'daki gibi "Süper El Nino" olmadığını vurgulayan Kurnaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu aşırı kuvvetli değildi ancak iklim değişikliğinin üzerine bindiği için sıcaklıklar rekor kırdı. Bu nedenle aylarca dünya genelinde kırk türlü bela gördük ve bunları yine görmeye devam edeceğiz. İklim değişikliği nedeniyle dünya genelinde devamlı yukarı doğru giden bir ortalama sıcaklık var. İklim değişikliğiyle birlikte bütün bu oynaklıklar da şiddetleniyor. İstanbul'da bu oynaklıkları görüyoruz. Nisan sonu, Mayıs başında İstanbul'da yaşanan hava serinlemesi anormal değildi, mevsim normallerinin alt sınırındaydı sıcaklıklar. Ancak öncesindeki haftalarda 26-28 dereceleri gördük ve yaz geldi gibi bir tablo oldu. Bu oynaklık artıyor ve bu nedenle mevsimler kaydı diyoruz. Yaz gittikçe uzuyor, kış gittikçe kısalıyor, baharlarda gittikçe çok oynak dönemler oluyor." 

Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı: Yaptıklarımdan pişmanım

Dün akşam saatlerinde gözaltına alınan astrolog Meral Güven, ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.
28.05.2024 14:07:00 / Güncelleme: 28.05.2024 15:24:06
İhlas Haber Ajansı
Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı: Yaptıklarımdan pişmanım
Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı: Yaptıklarımdan pişmanım
Yayımladığı videodaki sözlerine ilişkin resen başlatılan soruşturma çerçevesinde dün akşam polis tarafından gözaltına alınan ve ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan astrolog Meral Güven'in ifadesi ortaya çıktı.

Küfürlü paylaşımlarımı genele yapmadığını hesabını hackleyen kişilere yönelik yaptığını iddia eden Güven, "Ancak videolarım kesildiği için insanlar sanki genele yapmışım gibi algıladı. Aldığım ilaç ve alkolün etkisiyle küfür ettim. Yaptıklarımdan pişmanım" ifadelerini kullandığı öğrenildi.

'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' gibi nitelikli suçlardan savcılık tarafından başlatılan resen soruşturma kapsamında dün İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube ekipleri tarafından evinde gözaltına alınan astrolog Meral Güven, polisteki işlemleri tamamlandıktan sonra savcılık talimatı ile aynı gün serbest bırakılmıştı.

Astrolog Güven'in, soruşturma savcısının talimatıyla polis tarafından alınan ifadelerine ulaşıldı. İfadesinde telefonuna çok sayıda küfür ve hakaret içerikli mesaj geldiğini söylediği öğrenilen Güven, küfürlü mesajlar sonrasında ise eski eşinin de yer aldığı bir Whatsapp grubunda montajlı olarak çıplak fotoğraflarını koyduklarını belirttiği aktarıldı.

 "Aldığım ilaç ve alkolün etkisiyle küfür ettim"

Olayın ardından panik atak geçirerek ilaç aldığını, sonra da alkol kullandığını söylediği öğrenilen Güven şu ifadeleri paylaştı: 'Eski eşim ve bir sürü sosyal medya kullanıcısından tehdit mesajları aldım. Sonra sosyal medya hesabım çalındı. Daha sonra ben de hesabımı geri aldım. Hesabımı aldıktan sonra paylaşımları gördüm. Küfürlü paylaşımlarımı genele yapmadım hesabımı hackleyen kişilere yönelik yaptım. Ancak videolarım kesildiği için insanlar sanki genele yapmışım gibi algıladı. Aldığım ilaç ve alkolün etkisiyle küfür ettim. Yaptıklarımdan pişmanım.'

Meral Güven hakkında sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı canlı yayına ilişkin 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan re'sen soruşturma başlatı.

Gazeteci Ziynet Sertel mezarı başında anıldı

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Üyesi ve İGC Onursal Başkanı, 26, 27. Dönem CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel'in eşi, Gazeteci Ziynet Sertel, aramızdan ayrılışının 3. yılında mezarı başında ve Ziynet Sertel Parkı'nda ailesi ve dostları tarafından anıldı
28.05.2024 12:40:00 / Güncelleme: 28.05.2024 12:42:34
Haber Merkezi
Gazeteci Ziynet Sertel mezarı başında anıldı
Gazeteci Ziynet Sertel mezarı başında anıldı
Ziynet Sertel'in Eski Bornova Mezarlığı'ndaki anma törenine; Eşi İGC Onursal Başkanı, 26, 27. Dönem CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, İGC Önceki Dönem Başkanı Misket Dikmen, Oğulları Mustafa ve Özmen Sertel, ailesi ve sevenleri katıldı.

"Onu çok özlüyoruz"

Eşi Ziynet Sertel'i kaybedeli 3 yıl olduğunu ama acısının hiç unutulmadığını dile getiren Atila Sertel, "Ziynet'i yaşamak, anlatmak ve onunla birlikte dost olmak hepimize nasip oldu. İnsanların acılara dayanması çok zor, eş acısı çok daha zor. Zor olan insanın sevdiklerinden ayrı kaldıktan sonra hayat tarafından sınanması. Onu çok özlüyor ve çok seviyoruz" dedi.

"İyi insan olmaktan asla ödün vermedi"

İGC Başkanı Dilek Gappi de Ziynet Sertel'in daima sevgi ve minnetle anılacağını ifade ederek, "Azimli, telaşsız, ne yaptığını çok iyi bilen bir insandı. Sakinliğin, objektifliğin gücü ile önemli noktaları çok iyi anlatırdı. Adım adım eşi Atila Sertel ile gezerek Aydınlanma mücadelesine katkı koydu. Çok yürekli, çok kıymetli biriydi. İyi insan olmaktan asla ödün vermedi. Onun mücadeleci ruhunu unutmayacağız" dedi.

"Sükunet ve huzur ile eş değerdi"

İGC Önceki Dönem Başkanı Misket Dikmen ise herkesin ortak duygusunun Ziynet Sertel'i çok özlemek üzerine olduğunu belirterek, "Ziynet hepimiz için sükûnet ve huzur ile eş değerdi. Her zaman sükunetle sorun çözmesine hayran olmuşumdur. Onu güzel gülüşüyle hatırlıyorum" diye konuştu.

Adalet Bakanlığı üst kademelerine atama yapıldı

Adalet Bakanlığının üst kademe yöneticileriyle ilgili atama kararnamesi Resmi Gazete'de yayımlandı.
28.05.2024 06:58:00 / Güncelleme: 28.05.2024 07:09:34
Anadolu Ajansı
Adalet Bakanlığı üst kademelerine atama yapıldı
Adalet Bakanlığı üst kademelerine atama yapıldı
 Adalet Bakanlığı bünyesinde bulunan bazı birimlere ilişkin atama ve görevden alma kararları, Resmi Gazete'de yayımlandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan kararlara göre 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2, 3 ve 4'üncü maddeleri gereğince, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığına Cihan Yıldız, Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne Mehmet Yılmaz, Hukuk İşleri Genel Müdürlüğüne Hakan Öztatar, Mevzuat Genel Müdürlüğüne Mehmet Ökmen, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğüne Enis Yavuz Yıldırım, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne Günay Albayrak, Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğüne Ömer Serdar Atabey, Personel Genel Müdürlüğüne Turan Kuloğlu, Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğüne Serdar Ateş, Bilgi İşlem Genel Müdürlüğüne Servet Gül ve Strateji Geliştirme Başkanlığına Tahir Hırslı atandı.

Ayrıca aynı sayılı kararname ile İnsan Hakları Dairesi Başkanı Hacı Ali Açıkgül ve İcra İşleri Dairesi Başkanı Yusuf Arapoğlu görevlerinden alınırken, İnsan Hakları Dairesi Başkanlığına Abdullah Aydın, İcra İşleri Dairesi Başkanlığına ise Hasan Özçelik getirildi.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.