Ülkemiz resmi istatistiklere göre 3.7 milyon, gayri resmi açıklamalara göre ise 5 milyondan fazla geçici koruma statüsündeki Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapıyor.
Verdiği soru önergeleriyle ve sahadaki çalışmalarıyla Meclis'in tartışmasız en çalışkan vekili unvanını elinde bulunduran CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'in geride bıraktığımız hafta yaptığı bir açıklamayla, her 10 yılda bir yapılması gereken tarım sayımının 2001 yılından beri yapılmadığını öğrendik.
Şimdi Suriyeli sığınmacılar konusuyla tarımın ne alakası var, diye düşünebilirsiniz.
Ama 2001 yılında bu yana ülkemiz için en hayati sektör olan tarım konusunda dahi sayım yapmayan bir hükümetin Suriyeli sığınmacılar konusunda gerçekçi bir sayım yaptığına siz inanıyor olabilirsiniz, ancak ben inanmıyorum.
Bu yüzden Suriyeli sığınmacıları ülkemizin başına bela eden hükümet dahi emin olun gerçek sığınmacı sayısını bilmiyor.
İnandırıcı olsun diye açıklanan küsuratlı sığınmacı sayıları yalnızca ipin ucunun çoktan kaçmış olduğunu gizleme işlevi görüyor.
'Geçici' koruma statüsündeki Suriyeli sığınmacılara, yıllardır 'kalıcı' muamelesi yapan Ak Parti hükümetinin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçen hafta sığınmacılar konusunda akla ziyan bir açıklama yaptı.
İçişleri Bakanı, "Geçen hafta itibarıyla valilerimize 'Suriyelilere bayram izni verilmeyecek' dedik. Şu anda bayram izni verilmiyor. Güvenli bölgeye gidip orada kalabilirler. Bayram için gidip dönmek isteyenlere izin verilmeyecek" dedi.
Bu açıklama, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Suriyelilerle ilgili, "Misafirin ve misafirliğin süresi sınırlıdır. Önümüzdeki bayram günlerinde ülkelerine gidebilen Suriyeli sığınmacıların tekrar geri dönmelerine hiç gerek yoktur" şeklindeki ifadelerinden sonra geldi.
Sayın İçişleri Bakanı, Bahçeli'nin konuşmasında ifade ettiklerinin tam tersini yaptı.
Sayın Bahçeli 'gidenler dönmesin' derken, İçişleri Bakanı valilere 'gidecekleri göndermeyin' talimatı vermesi yoksa bir meydan okuma mı?
Allah aşkına söyleyin, bu şekilde Suriyeli sığınmacı sorunu çözülebilir mi?
Çözülemez, görünün o ki çözülmek de istenmiyor…
Yapılanlar, vatandaşların havasını almaya çalışmaktan başka bir şey değil.
Suriyeli sığınmacılar konusunda iktidardaki siyasiler vatandaşlar gibi düşünüyor olsaydı, yaklaşan bayram için Suriye'ye gidecek olan sığınmacıların Türkiye'den çıkışlarına değil, çıktıktan sonra geri dönüşlerine engel olunurdu.
O zaman Suriyeli sığınmacılar konusunda siyaset değişikliğinde bir milattan bahsedilebilirdi.
İcraatta değişen hiçbir şey yok, sadece söylemde değişiklikler var.
Çünkü anketler iktidarı buna zorluyor.
Yapılan güncel bir kamuoyu araştırmasında 'mülteciler ülkelerine dönmeli mi' sorusuna vatandaşların yüzde 70.4'ü evet yanıtını vermiş.
Anketin ayrıntılarını incelediğimde sığınmacılar konusunda Ak Parti ile MHP arasındaki zıtlık dikkatimi çekti.
MHP'lilerin çoğunluğu 'mülteciler gitsin' derken, Ak Partililerin çoğunluğu 'mülteciler gitmesin' diyor.
Verilere göre 'mülteciler ülkelerine dönmeli mi' sorusuna kendilerini Ak Partili olarak ifade eden katılımcıların yüzde 43.2'si 'evet', yüzde 56.8'i 'hayır' demiş.
MHP seçmeninde ise 'evet' diyenler yüzde 61.8, 'hayır' diyenler ise yüzde 38.2 seviyesinde.
Cumhur İttifakı'nı oluşturan Ak Parti ile MHP arasında Suriyeli sığınmacılar konusunda ciddi görüş ayrılığı olduğu anlaşılıyor. Bahçeli'nin yukarıdaki çıkışı da bu görüş ayrılığının bir göstergesi olabilir.
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023