Özellikle ABD'nin çuval operasyonundan sonra Türkiye iyice sindirildi.
Ankara'dan yansıyan hava sivil ve askeri devlet ve hükümet ABD'yi memnun etmek için gerekçe aramada birbiri ile yarışıyor.
Hükümet, "Irak'a jandarma veya polis gücü olarak gitmeyiz", "Irak halkı istediği için ve Irak halkına hizmet için gideriz" söylemi ile halkımızı avutuyor.
Bürokrasi ise, ABD'nin PKK terörünü temizlemesi karşılığında asker göndermeye fit olduğumuz havası yayıyor.
Ancak gerek Irak'tan gerek Washington'dan gelen haberler hemen her gün bu gerekçeleri çürütüyor.
Irak halkının Türk askerini istediği yönündeki hükümet propagandası fos çıktı. Çünkü Zebari'nin açıklamaları başta olmak üzere en ılımlı Şii grupların lideri Ahmet Çelebi dahi Türk askerini istemediklerini açıkladı.
Zaten istemesi dahi düşünülemez. Kendimizi bir an için Irak halkı yerine koyalım. Allah göstermesin bir gün topraklarımızdan diktatörlük rejimini temizlemek bahanesi ile ülkemiz ABD tarafından en acımasız yöntemlerle işgal edilirse, onbinlerce insan savaş ve açlık yüzünden ölse, ne barınma, ne su, ne elektrik herşey yerle bir edilse ve böyle bir ortamda güvenliği sağlamak için İran, Irak, Mısır gibi komşu ülkeler ABD'ye yardıma koşsa, onların askerlerini işgalci asker olarak görmez miyiz?
Hükümetin yaydığı havaya bakılırsa Sibel Can, Hülya Avşar, İbrahim Tatlıses sanki Türk askerine komuta edecek.
Böyle çalgılı düğünlü sefere çıkınca Irak halkının bağrına basacağını düşünüyor.
Hükümetin bir diğer argümanı da polis gücü değil, Irak halkına yardım gücü gönderecekleri... Bu da kuyruklu yalan. Orada güvenlik sağlanmış da sıra yol, su elektrik hizmetlerine mi kalmış. Kalmışsa ne diye Bayındırlık Bakanlığı uzman ve memurları değil de 12 bin Türk askeri gönderiliyor.
Memleketimizde işsizlik kol gezerken madem Irak halkına hizmet sunulacak yeni memur ve işçiler alıp onları göndersinler.
Çok iyi biliyoruz ki Türk askerine verilen bölge direnişin en güçlü olduğu bölge.
Bir tek Coniler sabırsızlıkla Türk askerini bekliyor. Çok sevdiklerinden değil bir an evvel ülkelerine dönüp canlarını kurtarabilmek için.
Irak'tan Türk askerine tepki gelince hükümet biz ABD'yi muhatap alırız diyor. Bu söylem dahi Türk askerinin kime hizmet edeceğini göstermiyor mu?
Gerçi ABD de teşekkür edecek değil ya. ABD Dışişleri Bakanı Powell, Türk askeri göndermenin "hassas bir konu" olduğunu söylüyor.
ABD'nin şahinlerinden emekli General Ralph Peters, Türkiye'nin iyice kontrol altında tutulmadan asker göndermesine göz yummanın Kürtlere ihanetle eşdeğer olduğunu söylüyor.
Türkiye'yi çirkin bir şekilde zehirli yılana benzetiyor.
İşin özü ve özeti; Türk askeri ABD askerine kalkan yapılmak isteniyor.
Gerçi vatandaşımız da bu gerçeğin farkında. Onun için Anadolu'da iktidar partisine "Amerika'nın Kalkan Partisi" diye takılıyorlar.
Ankara'dan yansıyan hava sivil ve askeri devlet ve hükümet ABD'yi memnun etmek için gerekçe aramada birbiri ile yarışıyor.
Hükümet, "Irak'a jandarma veya polis gücü olarak gitmeyiz", "Irak halkı istediği için ve Irak halkına hizmet için gideriz" söylemi ile halkımızı avutuyor.
Bürokrasi ise, ABD'nin PKK terörünü temizlemesi karşılığında asker göndermeye fit olduğumuz havası yayıyor.
Ancak gerek Irak'tan gerek Washington'dan gelen haberler hemen her gün bu gerekçeleri çürütüyor.
Irak halkının Türk askerini istediği yönündeki hükümet propagandası fos çıktı. Çünkü Zebari'nin açıklamaları başta olmak üzere en ılımlı Şii grupların lideri Ahmet Çelebi dahi Türk askerini istemediklerini açıkladı.
Zaten istemesi dahi düşünülemez. Kendimizi bir an için Irak halkı yerine koyalım. Allah göstermesin bir gün topraklarımızdan diktatörlük rejimini temizlemek bahanesi ile ülkemiz ABD tarafından en acımasız yöntemlerle işgal edilirse, onbinlerce insan savaş ve açlık yüzünden ölse, ne barınma, ne su, ne elektrik herşey yerle bir edilse ve böyle bir ortamda güvenliği sağlamak için İran, Irak, Mısır gibi komşu ülkeler ABD'ye yardıma koşsa, onların askerlerini işgalci asker olarak görmez miyiz?
Hükümetin yaydığı havaya bakılırsa Sibel Can, Hülya Avşar, İbrahim Tatlıses sanki Türk askerine komuta edecek.
Böyle çalgılı düğünlü sefere çıkınca Irak halkının bağrına basacağını düşünüyor.
Hükümetin bir diğer argümanı da polis gücü değil, Irak halkına yardım gücü gönderecekleri... Bu da kuyruklu yalan. Orada güvenlik sağlanmış da sıra yol, su elektrik hizmetlerine mi kalmış. Kalmışsa ne diye Bayındırlık Bakanlığı uzman ve memurları değil de 12 bin Türk askeri gönderiliyor.
Memleketimizde işsizlik kol gezerken madem Irak halkına hizmet sunulacak yeni memur ve işçiler alıp onları göndersinler.
Çok iyi biliyoruz ki Türk askerine verilen bölge direnişin en güçlü olduğu bölge.
Bir tek Coniler sabırsızlıkla Türk askerini bekliyor. Çok sevdiklerinden değil bir an evvel ülkelerine dönüp canlarını kurtarabilmek için.
Irak'tan Türk askerine tepki gelince hükümet biz ABD'yi muhatap alırız diyor. Bu söylem dahi Türk askerinin kime hizmet edeceğini göstermiyor mu?
Gerçi ABD de teşekkür edecek değil ya. ABD Dışişleri Bakanı Powell, Türk askeri göndermenin "hassas bir konu" olduğunu söylüyor.
ABD'nin şahinlerinden emekli General Ralph Peters, Türkiye'nin iyice kontrol altında tutulmadan asker göndermesine göz yummanın Kürtlere ihanetle eşdeğer olduğunu söylüyor.
Türkiye'yi çirkin bir şekilde zehirli yılana benzetiyor.
İşin özü ve özeti; Türk askeri ABD askerine kalkan yapılmak isteniyor.
Gerçi vatandaşımız da bu gerçeğin farkında. Onun için Anadolu'da iktidar partisine "Amerika'nın Kalkan Partisi" diye takılıyorlar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014