İş dünyasının iki aktörü içini İstanbul'daki özel buluşmada döktü
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, İSO Meclisi'nde yaptığı konuşmada, "İş planları yapmak, önümüzü görmek ve böylece güven içinde ilerlemek için kamu tarafından ekonomiye ilişkin orta ve uzun vadeli planların kamuoyuyla paylaşılması önemlidir" dedi. İSO Yönetim Kurulu Başkan Erdal Bahçıvan da "Öngörülebilirlik sorunlarını tekrar yaşamamak adına, tüm kesimlerin beklentilerini gözeten, kapsamlı, uzun vadeli ve kalıcı bir ekonomik programa olan ihtiyaç da sürüyor” diye konuştu.
27.07.2023 14:10:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





YENİMESAJ.COM.TR/ İSTANBUL
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi'nin Temmuz ayı olağan toplantısı, "Sanayimizin ve Üretim Hayatımızın Sorunlarının Çözümünde Çatı Örgütümüz TOBB'un Rolü, Önemi ve Beklentilerimiz" ana gündemi ile Odakule Fazıl Zobu Meclis Salonu'nda gerçekleştirildi. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan'ın açılış konuşmasını yaptığı toplantıya, iş dünyasının başat aktörlerinden TOBB'un Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu konuk olarak katılarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Ana sorun 'önümüzü görememek'
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, iş dünyası için her dönem olduğu gibi bu dönem de en önemli konunun öngörülebilirlik olduğunu belirterek, şunları söyledi: "İş planları yapmak, önümüzü görmek ve böylece güven içinde ilerlemek için kamu tarafından ekonomiye ilişkin orta ve uzun vadeli planların kamuoyuyla paylaşılması önemlidir. İşte bu kapsamda da geçen hafta Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz ile bir araya geldik. Ekonominin yol haritası niteliğindeki ve Eylül ayında açıklanması beklenen Orta Vadeli Programa (OVP) dair önerilerimizi ilettik. Elbette sanayimizin ayakta kalması ve büyümeye devam etmesi için, makro ekonomide istikrarın ve güvenin sağlanması ön şarttır. Yeni ekonomi yönetiminin bu yönde hareket ederek, para politikasında başlattığı normalleşme adımlarını memnuniyetle karşıladık."
KOBİ'ler kredi bulamıyor
TOBB Başkanı, sözlerine şu şekilde devam etti: "Anadolu'yu sürekli dolaşan, firma ve sektörleri devamlı dinleyen birisi olarak şunu görüyorum ki; özellikle KOBİ kredilerinde yaşanan daralma, zincirleme etkiyle ülkenin ve sektörlerin tamamına olumsuz yansıyor. Buna dikkat edilmesi gerekiyor. Türkiye'nin önceliği mevcut üretim kapasitesini korumak olmalı. Ticari krediler aniden ve çok sert bir şekilde kesilmemeli. Reel sektörün finansmana erişim taleplerine toptancı bir şekilde olumsuz bakılmamalı. KDV sistemimiz de maalesef özel sektör için bir finansman sorunu haline gelmiştir. İndirilemeyen KDV'nin her yıl sonunda iadesi sağlanmalı, birikmiş-devreden KDV stokuna mahsup imkânı getirilmeli ve KDV iadesinde daha basit bir sisteme geçilerek iade süreçleri hızlandırılmalıdır. Gelir vergisi basamakları yeniden düzenlenmelidir. Enflasyon muhasebesi uygulamasına ivedilikle geçilmelidir."
Yüksek enflasyon iş dünyasını bunaltıyor
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da konuşmasında, ekonomide daha istikrarlı, öngörülebilir ve yatırım dostu bir iktisadi iklim için ilgili tüm kesimlerin elini taşın altına koyması gereken kritik bir geçiş dönemine girildiğine dikkat çekti. Bununla birlikte kaynak arayışlarında klasik çözümlere başvurulduğunu, akaryakıt, KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerle kapatılmaya çalışılan bütçe açığının, yapılan zamlarla toplumu 'beklenti enflasyonu' içine soktuğuna işaret eden Bahçıvan "Ekonomimiz açısından son derece kritik olan bu süreç, maalesef gerek sosyolojik gerek psikolojik açıdan önümüzdeki günlerin en önemli ekonomi gündemi olmaya adaydır. Enflasyon beklentilerinin dizginlenmesi, fiyatlama davranışlarında normalleşmenin sağlanması, cari açık ve risk priminin azaltılarak lira üzerindeki baskının hafifletilmesi kritik hususlar haline geldi. Kamu kesiminin gelir yaratıcı önlemlerin yanı sıra geniş kapsamlı, acil bir tasarruf paketi açıklaması gerekiyor. Böylesi bir adım, üretkenlik artışına dayalı, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir büyümenin temeli olan etkin kaynak tahsisi için de güçlü bir başlangıç olabilir. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz ile İstanbul'da istişare etme fırsatını bulduğumuz yeni OVP'de, işverenden işçi kesimine, sanayiciden akademisyenlere toplumun tüm kesimleriyle yapılacak olan istişarelerle enflasyonla ilgili kalıcı ve kesin çözümlerin oluşması en büyük beklentimiz. Öngörülebilirlik sorunlarını da tekrar yaşamamak adına tüm kesimlerin beklentilerini gözeten, kapsamlı ve uzun vadeli ve kalıcı bir ekonomik program ihtiyacının sürdüğü kanaatindeyim. Zira ekonomi politikalarında tutarlılık ve devamlılığın makro finansal istikrar açısından taşıdığı önem hepimizin malumu. Bu bağlamda Türkiye'nin çok kısa aralıklarla ekonomik model değiştiren bir ülke görüntüsünden de artık uzaklaşması gerekiyor" dedi.
Piyasada nakit darlığı had safhada
Piyasalarda giderek artan ciddi nakit ihtiyacının durgunluk işareti verdiğini ve enflasyonla durgunluğun iç içe savaştığı ve mücadele içerisinde olduğu bir döneme yol açacağını belirten Bahçıvan, bu dönemi reel sektörün en az yara ile atlatması için özel finansman modelleriyle desteklenmesi gerektiğini söyledi. İSO Başkanı, bu kapsamda Merkez Bankası'nın açıkladığı seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma kararlarında ihracat ve yatırım kredilerine yönelik pozitif ayrımcılık yapılmasını ve reeskont kredilerinde KOBİ payının arttırılacağının açıklanmasını sevindirici bulduklarını dile getirdi.
Nitelikli iş gücü bulmak zorlaşıyor
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, ekonomide kaliteli büyümeyi destekleyen en önemli unsurlardan olan eğitim ve çalışma hayatı politikalarına da değinerek, şunları söyledi: "Sanayimizin katma değeri yüksek ürünleri üretmek için gereken iyi eğitimli, nitelikli işgücünü temin etmekte güçlük çekiyoruz. Genç bir nüfusa sahip ve en büyük zenginliği beşeri sermayesi olan ülkemizde, bu sermayemizin eğitimi ve geleceğe hazırlanması noktasında maalesef iyi işaretler yok. Üç milyonun üzerinde gencimizin girdiği üniversite sınav sonuçları üzücü... Dijitalleşme, yapay zeka, robotik teknolojiler ve yeşil dönüşüm, sanayi sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücü tanımını da dönüştürmekte. Geleceğin eğitim ihtiyaçları okul öncesinden yüksek öğrenime kadar net ve kapsayıcı bir şekilde belirlenmeli, eğitim planlaması buna göre yapılmalı."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.