logo
28 EKİM 2025


İşin doğrusu

01.05.2017 00:00:00
Bağımsızlık ve özgürlük kavramlarının anlaşılması ve ruhlara yerleşmesi açısından tarihe bakmak gerekir. Biz Türklerin devlet anlayışında bireysellik yoktur. Osmanlı döneminde bile mutlaka danışılacak kurum ve kurullar vardı. Ama sonunda Padişah kendi fermanını halka duyurur ve bireysellik ön plana çıkardı.
Üçüncü Selim (1789-1807) döneminde Nizam-ı Cedid (Yeni Düzen) adıyla anılan reformları belirlemek amacıyla "Şura" adı verilen bir heyet kurulmuştur. Üçüncü Selim ülkede yeni bir düzen kurmak için çaba göstermiştir.
Yeni Düzen adıyla anılan reformların oluşmasında en yetkili kuruluş Şura'dır. Şura üyelerinin tam konuşma özgürlükleri vardır. Yapılan düzenlemeler bu kurul tarafından kararlaştırılır ve uygulamaya konulurdu. Bu yaklaşımı tarihçiler bizdeki ilk kuvvetler ayrımı olarak değerlendirmektedirler.
Eskiden divan üyelerinin görüşleri alınsa da Padişahın Fermanı geçerliydi. Ama 3. Selim'le birlikte kurullara gereksinim duyuldu.
Kuvvetler ayrılığı kavramını bugünkü anlamda kullanan Padişah Abdülaziz'dir. Abdülhamit döneminde de yenileşme hareketleri elbette ki oldu. Bu dönemde Elmalı Hamdi Efendi, "Milli İrade hilafetten üstündür." sözü ile bireycilikten kanunlara ve belirli kurallara gereksinim olduğunu belirtmek istemiştir. Bu günse buna "Hukuk Devleti" diyoruz.
İkinci Meşrutiyet'le birlikte yönetim tarzımıza meclis, özgürlük, yasa, ulusal irade kuvvetler ayrılığı yaşantımızda yer aldı. Meclis-i Mebusan'la birlikte egemenlik hakkı ulusa geçmiş oldu. Bağımsızlık hakkımız Ferman değil meclis olmuştur.
Bu ülke, meclise dayalı kurtuluşa gitmiştir. 16 Mart 1920 tarihinde İstanbul İngilizlerce işgal edilmiş; ama üç gün sonra Mustafa Kemal, 23 Nisan 1920 tarihinde Cuma günü Ankara'da üstün yetkilere sahip bir meclisin toplanacağını duyurmuştur. Her dinden ve her zümreden insanların aday olmasını ve seçime katılmasını istedi. Böylece sağcılar, solcular, sarıklılar ağalar köylüler seçime katılacak ve meclis çoğulcu olacaktır. Bu da gösteriyor ki Kurtuluş Savaşı, meşru özelliği olan Meclis tarafından yönetilmiştir. Bunun adı da ulusal iradedir.
"Biz buraya ölmeye geldik, kaçmaya değil," diyen milletvekillerinin toplandığı meclisti o Meclis. O günün Meclis'i özgür iradeye sahip, üstün yetkilerle donatılmış bir Meclis'ti. Liderlerin emrinde olmayan Meclis'ti de o Meclis. O gün kuvvetler birliği yetkisi kişiye değil Meclis'e verilmişti.
Özetin özeti: Yukarıdan beri örneklerle belirtmeye çalıştığım şu: Türkiye'nin geleceği özgürlükçü demokrasiye ve kuvvetler ayrılığına bağlıdır.
Ben mi yanılıyorum yoksa?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Ekrem Yazar / diğer yazıları
Varın diğer sektörleri siz düşünün!
Kuyumcular bile krizde
Başkent, İstanbul'a fark attı
Ankara'da konut fiyatları roketledi
Boşaltılan binalar yıkıldı
Can kaybı yok
Artçılar peş peşe geliyor
Yeni faylar tetiklendi
İstanbul sallandı
Sındırgı’da 6,1 büyüklüğünde deprem
Zor maç kolay oldu
Fenerbahçe'den kritik galibiyet
Cumhurbaşkanı Erdoğan:
"Eurofighter için anlaşmalar imzalandı"
Karadağlı bir gencin bıçaklanmasından sonra başlayan olaylar büyüyor
Karadağ'da Türklere ait işletme ve mülklere saldırı
Bahis soruşturması
Başsavcılık harekete geçti
'Türk milletine büyük operasyon'
Trabzon'dan çarpıcı mesajlar
TFF Başkanı'ndan skandal açıklama
'152 hakem aktif bahis oynuyor'
İşsizlik oranı belli oldu
Gerçek işsizlik yüzde 28.6
Gözler Kartalkaya davasında
Otel faciası davasında 3'üncü duruşma günü
Dolar 42 TL sınırında
Yeni haftaya yükselişle başladı
İşte o karar
İmamoğlu, Yanardağ ve Özkan neden tutuklandı
Varın diğer sektörleri siz düşünün!
Kuyumcular bile krizde
Başkent, İstanbul'a fark attı
Ankara'da konut fiyatları roketledi
Boşaltılan binalar yıkıldı
Can kaybı yok
Artçılar peş peşe geliyor
Yeni faylar tetiklendi
İstanbul sallandı
Sındırgı’da 6,1 büyüklüğünde deprem
Zor maç kolay oldu
Fenerbahçe'den kritik galibiyet
Cumhurbaşkanı Erdoğan:
"Eurofighter için anlaşmalar imzalandı"
Karadağlı bir gencin bıçaklanmasından sonra başlayan olaylar büyüyor
Karadağ'da Türklere ait işletme ve mülklere saldırı
Bahis soruşturması
Başsavcılık harekete geçti
'Türk milletine büyük operasyon'
Trabzon'dan çarpıcı mesajlar
TFF Başkanı'ndan skandal açıklama
'152 hakem aktif bahis oynuyor'
İşsizlik oranı belli oldu
Gerçek işsizlik yüzde 28.6
Gözler Kartalkaya davasında
Otel faciası davasında 3'üncü duruşma günü
Dolar 42 TL sınırında
Yeni haftaya yükselişle başladı
İşte o karar
İmamoğlu, Yanardağ ve Özkan neden tutuklandı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.