İsrail tarihinin en büyük şokunu yaşıyor
ABD ile birlikte geliştirilen son teknolojik silahlar... Dünyanın en etkili istihbarat ağı... Daha nice askeri avantajlar ve beceriler... Sonuçta İsrail'in savaş mekanizması Aksa Tufanı ile sarsıldı. İki günde 700'den fazla israilli öldü. 130'dan fazla İsrailli Gazze'de Hamas'ın elinde rehin.
ABD ile birlikte geliştirilen son teknolojik silahlar... Dünyanın en etkili istihbarat ağı... Daha nice askeri avantajlar ve beceriler... Sonuçta İsrail'in savaş mekanizması Aksa Tufanı ile sarsıldı. İki günde 700'den fazla israilli öldü. 130'dan fazla İsrailli Gazze'de Hamas'ın elinde rehin.
08.10.2023 23:48:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





Hamas saldırının Doğu Kudüs'te Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine cevap olduğunu söylüyor. Yom Kippur gibi dini bayramlar vesilesiyle Yahudilerin Ağlama Duvarı'nda dua etmeleri öncesinde İsrail güçleri Mescid-i Aksa'yı basmayı bir gelenek haline getirdi. Gazze'nin açık hapishaneden farksız durumu, Batı Şeria'daki yasadışı işgalin her geçen gün genişlemesi, Filistinlilere hayatı dar eden yerleşimci şiddeti, Doğu Kudüs'te bitmeyen baskılar ve Filistinlilerin sıklıkla kayıplar vermesi bu olgunlaşmada tetikleyici iç faktörler olarak sıralanabilir. Sadece Batı Şeria'da Ocak ayından bu yana 172 Filistinli öldürüldü. Batı Şeria'da Cenin'de İslami Cihad, El Halil'de Hamas, Nablus'ta FHKC öne çıkıyor. El Fetih'te merkezin biçtiği 'polislik' misyonunun dışına çıkan direniş unsurları da var. Buralar artık Gazze ölçeğinde olmasa da İsrail'e karşı küçük cepheler açma potansiyeli taşıyor. İsrail, Cenin Mülteci Kampı'nı işgal ederek buradaki silahlı varlığa son vermek istedi ama operasyonu yarıda kesti. Birkaç ay önce eski Nablus'a da giremedi. Bütün Filistinli örgütlerin bulunduğu Tulkarim de İsrail'i tehdit etme potansiyeli taşıyor. İsrail, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ı silahları toplaması yönünde sıkıştırdı ama bu onu da aşan bir mesele. Filistinli esir ve tutsakların bırakılması konusunda yürütülen görüşmelerin çökmesi de bu tırmanışın altında yatan bir diğer faktör olabilir. Saldırılar sırasında çok sayıda İsraillinin esir alınarak Gazze'ye götürüldüğü söyleniyor, ki bunlar takas şansı yaratmaya yönelik hamleler. Gazze'deki örgütlerin el yükseltmesi çevresel ve bölgesel faktörlere de bağlı. Çatışmanın kontrolden çıkması halinde savaş bölgeselleşebilir.
Hizbullah devreye girer mi?
Bu senaryoda Lübnan'ın güneyindeki Filistinli grupların yanı sıra denklemi değiştirme kapasitesine sahip Hizbullah devreye giriyor. Ayrıca 2011'deki iç çatışmalar sırasında Suriye yönetiminden yana askeri birlikler oluşturan Filistinli grupların Golan'dan devreye girme ihtimali de dışlanmıyor. Filistinlileri çaresizliğe sürükleyen ve "kaybedecek bir şey de kalmadı" noktasına getiren koşullar da bu tırmanışın dış çerçevesini oluşturuyor.
Filistin'i umursayan yoktu, kendilerini hatırlattılar
Değişen uluslararası iklim İsrail'e sarsılmaz bir korunma ve dokunulmazlık kazandırıyor. İki devletli çözüm için mesai harcamış taraflar bile artık istikbalde bir 'Filistin Devleti'ne inanmıyor. Oslo dahil barış görüşmelerinin eski finansörleri bunun için diplomatik ve siyasi çaba harcamak niyetinde değil. Esasen sadece Filistin değil pek çok çatışma bölgesinde ateşkes ve barışı sağlama konusunda uluslararası liderlik boşluğu var. Her tırmanışta olduğu gibi ABD ve AB, İsrail'e tam desteğini sunarken çatışmanın altında yatan sorunları görmezden geliyor. ABD, Kudüs'ü İsrail'in bölünmez başkenti olarak tanıdıktan sonra Filistin uğruna kurulmuş Arap Birliği için bile Filistin kayıp bir davaya dönüştü. Abraham Anlaşmaları ile İsrail'le ilişkilerin normalleştirilmesi süreci özünde Filistin davasını tamamen gömmeye ayarlı. Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Sudan ve Fas'tan sonra normalleşme gemisine İslam dünyasının ağır topu Suudi Arabistan'ı alma girişimleri İsrail'e Arap sokağını tamamen dağıtma fırsatı sunuyor. Bu noktada Aksa Tufanı normalleşme sihrine kapılanlara "Filistin davası kapanmadı" mesajı veriyor. HABER MERKEZİ
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.