logo
06 HAZİRAN 2025

Kalkınmak için çalışmak ve üretim şarttır

07.11.2023 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 05.10.2001 tarihli yayımlanan yazısıdır
 
Toplum hayatında sosyal hadiseler ile ekonominin seyri yakından ilgilidir. Takip edilen ekonomik politikalar halkın refah durumunu, alım gücünü, hayat standardını direkt olarak etkiler. 
 
Bunun tersi de mümkündür. Sosyal veya siyasî alanda yaşanan herhangi bir istikrarsızlık ve belirsizlik ekonominin değerlerini alt-üst eder. 
 
Döviz veya altın yüksek oranda iniş-çıkışlar gösterebilir. Bu itibarla sosyal gelişmeleri ekonomik grafikten ayrı düşünmek mümkün değildir.
 
Ekonomik savaşların yüzyılı
 
Ülkelerin ekonomi politikaları millî çıkarlar esas alınarak ve uzun vadeli planlamalarla belirlenir. İktisadî kalkınma hayatî öneme sahip bir meseledir. Günümüz dünyasında ise bu konu çok daha ciddi boyutlara ulaşmıştır.
 
21. yüzyıl Japonlar'ın deyimiyle "savaşların büyük ölçüde iktisadî sahada cereyan edeceği" yüzyıldır. Bu alanda takip edilen politikaların doğruluğu veya yanlışlığı bir ülkeyi "gelişmişler" kervanına katabileceği gibi, "fakir" ve "muhtaç" bir konuma da sürükleyebilir. 
 
İçte halkın refah düzeyi ekonominin seyriyle doğru orantılı iken, dışarıda da bir ülkenin saygınlığını ve itibarını artık büyük ölçüde iktisadî kalkınmışlık seviyesi belirliyor. 
 
Bu noktada ekonomik gelişmeyi, teknoloji ve sanayi sahalarındaki atılımlarla beraber düşünmek gereklidir.
 
Dünyanın en gelişmiş 8 ülkesi (G-8) azgelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerin deyim yerindeyse kaderine yön vermekte, siyasî, kültürel, hukukî her sahada bir abluka altına almaktadır.
 
Türkiye'nin durumu
 
Bu temel tespitlerden sonra, ülke olarak içinde bulunduğumuz ekonomik tabloya baktığımızda içler acısı bir manzara ile karşılaşıyoruz. 
 
En geniş ifadeyle, IMF'ye endeksli, borç alıp-borç verme mantığına dayalı, üretimi neredeyse sıfırlayan bir ekonomi anlayışı uygulanmaktadır. Halkı üretime teşvik etmek, yeraltı ve yerüstü kaynaklarımızı tam kapasiteyle devreye koymak ve işletmek yani çalışmak-üretmek mantığı rafa kaldırılmıştır. 
 
Bu anlayışa, dalgalı kur politikasını, parayı sermaye piyasası ve bankalarda bir kumar haline dönüştüren uygulamaları da eklersek, içinde bulunduğumuz durumun sebepleri daha iyi anlaşılır. 
 
Dalgalı kurun ekonomimizi nasıl alt-üst ettiği açık ve net olarak ortada iken, IMF İkinci Başkanı'nın ülkemize gelerek ısrarla "dalgalı kur uygulamasının faydalarından" dem vurduğu bilinmektedir. 
 
Gerçek şu ki, IMF reçetelerinden bugüne kadar insanımızı rahatlatacak, ekonomimizi canlandıracak, kısaca lehimize sayılabilecek hiç bir netice çıkmamıştır ve çıkmayacaktır.
 
Dünyada IMF'nin kılavuzluğunda ve borç olarak kalkınmayı başarmış tek bir ülke bulmamız mümkün değildir. 
 
Avrupa'nın ekonomi devi Almanya II. Dünya Savaşı'nda yaşadığı büyük yenilginin ardından, tamamen çalışmaya ve üretime dayalı politikalarla bugünkü durumuna gelmiştir. (Aynı Almanya'nın kendi altınını bize satabilmek için, Türkiye'deki zengin altın rezervlerinin gün ışığına çıkarılmasına ve işletilmesine engel olması ise ayrı bir tartışma konusudur).
 
Japonya'nın da aynı atılımı gerçekleştirdiğini ve teknolojide bir numara olduğunu görüyoruz. 
 
Fransa, İtalya, İngiltere vs. bütün gelişmiş ülkeler üretimle ve üretimi teşvik eden politikalarla, kendi yeraltı ve yerüstü zenginliklerini tam kapasiteyle devreye koymak ve pazarlarını dış rekabetten olabildiğince korumak suretiyle G-8'ler kervanına katılmışlardır. 
 
Biz ülke olarak 1923-38 arası dönemde uygulanan ekonomi politikasını devam ettirebilmiş olsaydık bugün G-8'in içinde, belki de dokuzuncu ülke olarak yer almamız mümkün olacaktı. Ancak maalesef cumhuriyetin ilk yıllarındaki politikalar sürdürülememiştir.
 
Çalışmadan ve üretmeden bir toplumun kalkınmasını beklemek ancak boş bir hayaldir. 
 
IMF bu hayalden uyanmamızı istememekte ve bizi gittikçe büyüyen bir borç sarmalının içinde boğmaya çalışmaktadır. Bu gidişe bir çare bulunmasının zamanı çoktan gelmiş ve hatta geçmek üzeredir.
 
Yorumlar
Mustafa şahin
Türk milleti siyasiler tarafından ideolojik abluka altına alınmıştır üretim ile büyümenin gerçek yalansız büyüme olduğu gerçeği Türk milletine ideoloji haline getirip sunmak benimsetmek lazımdır Türk milleti ideolojisiz yaşayamaz artık doğru ideolojiler üretip benimsetmek gerekiyor sadece doğruları söylemek yetmiyor doğruları ideoloji haline getirmek gerekiyor burdan btp ye bi önerimdir sizinleyim
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
Sadece diploma yetmeyecek!
Bu yıl mezun olanların işi zor
'Kanıma dokundu. Canım acıdı'
Özel'den sevk görüntülerine tepki
Bahçeli'den yeni anayasa çağrısı
CHP'ye dikkat çekici mesajlar verdi
Bayramımız mübarek olsun
Kurban Bayramı idrak ediliyor
Elon Musk, Trump'ın azledilmesini istedi
Tartışma giderek büyüyor
Anne ve baba öldü bebekleri kurtuldu
İzmir'de acı kaza
"İsrail'in Beyrut saldırıları anlaşma ihlalidir"
Lübnan Cumhurbaşkanı Avn'dan tepki
İsrail Lübnan'a saldırdı
Beşkent Beyrut' vurdu
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Kurban
Yola çıkacaklar dikkat
Sabit radar noktaları belli oldu
CHP lideri TELE1'de konuştu
'Biz sandığa sahip çıkıyoruz'
5. dalga operasyon kapsamında
5 belediye başkanı görevden alındı
Bilim adamlarından açık uyarı
Bingöl ve çevresi depreme karşı tetikte olmalı
İşte namazı en erken ve en geç eda edecek iller
İl il bayram namazı saatleri
Sadece diploma yetmeyecek!
Bu yıl mezun olanların işi zor
'Kanıma dokundu. Canım acıdı'
Özel'den sevk görüntülerine tepki
1234567891011121314
Sadece diploma yetmeyecek!
Bu yıl mezun olanların işi zor
'Kanıma dokundu. Canım acıdı'
Özel'den sevk görüntülerine tepki
Bahçeli'den yeni anayasa çağrısı
CHP'ye dikkat çekici mesajlar verdi
Bayramımız mübarek olsun
Kurban Bayramı idrak ediliyor
Elon Musk, Trump'ın azledilmesini istedi
Tartışma giderek büyüyor
Anne ve baba öldü bebekleri kurtuldu
İzmir'de acı kaza
"İsrail'in Beyrut saldırıları anlaşma ihlalidir"
Lübnan Cumhurbaşkanı Avn'dan tepki
İsrail Lübnan'a saldırdı
Beşkent Beyrut' vurdu
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Kurban
Yola çıkacaklar dikkat
Sabit radar noktaları belli oldu
CHP lideri TELE1'de konuştu
'Biz sandığa sahip çıkıyoruz'
5. dalga operasyon kapsamında
5 belediye başkanı görevden alındı
Bilim adamlarından açık uyarı
Bingöl ve çevresi depreme karşı tetikte olmalı
İşte namazı en erken ve en geç eda edecek iller
İl il bayram namazı saatleri
Sadece diploma yetmeyecek!
Bu yıl mezun olanların işi zor
'Kanıma dokundu. Canım acıdı'
Özel'den sevk görüntülerine tepki
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.