Kalküta: Doğu'nun büyülü başkenti ve kültür şehri
Bu "Neşe Şehri", Durga Puja festivalinin renkli coşkusundan, tarihi tramvayların ve sokak lezzetlerinin oluşturduğu eşsiz kültürel dokuya kadar, her köşesinde bir sanat ve tarih dersi sunuyor
13.10.2025 16:10:00
Eyüp Kabil
Eyüp Kabil





Hindistan'ın Batı Bengal eyaletinin başkenti olan Kalküta (günümüzde resmi adıyla Kolkata), tarih, sanat, edebiyat ve devrimci ruhun kesiştiği, kendine has bir karaktere sahip, canlı ve çarpıcı bir metropoldür. "Neşe Şehri" (City of Joy) olarak da bilinen Kalküta, Ganj Nehri'nin bir kolu olan Hooghly Nehri üzerinde, kolonyal mimarinin ihtişamıyla Bengal kültürünün sıcaklığını harmanlar.
TARİH VE MİRAS
Kalküta'nın tarihi, büyük ölçüde İngiliz Doğu Hindistan Şirketi'nin 17. yüzyılın sonlarında bölgeye gelmesiyle şekillenmiştir.
1. Sömürge Dönemi ve Başkentlik
• Kuruluş ve Gelişim (17. Yüzyıl): İngilizlerin 1690'larda Sutanuti, Govindapur ve Kalikata köylerini birleştirerek bir ticaret merkezi kurmasıyla şehir resmen kurulmuştur. "Kalikata" adının, bölgedeki meşhur Kalighat Kali Tapınağı'ndan (Kali ve Ghat - ölü yakma yeri) geldiği düşünülür.
• İngiliz Raj'ının Başkenti (1772-1911): Kalküta, 1772'de İngiliz Hindistanı'nın başkenti ilan edildi ve bu unvanı 1911 yılına kadar korudu. Bu dönemde şehir, İngilizlerin mimari, eğitim ve kültürel etkileriyle hızla büyüdü ve "Doğu'daki İkinci Şehir" (Londra'dan sonra) olarak anılmaya başlandı.
• Bengal Rönesansı: Kalküta, 19. ve 20. yüzyıl başlarında Hindistan'da büyük bir kültürel ve entelektüel uyanış olan Bengal Rönesansı'nın merkeziydi. Rabindranath Tagore, Swami Vivekananda ve Subhas Chandra Bose gibi önemli düşünürler, şairler ve liderler bu dönemde yetişmiştir.
• Başkentin Kaybı: 1911'de başkentin Delhi'ye taşınmasıyla Kalküta, siyasi öneminin bir kısmını kaybetse de, Doğu Hindistan'ın ticari ve kültürel merkezi olmaya devam etti.
2. Bağımsızlık Sonrası ve Günümüz
• Trajik Bölünme (1947): Hindistan'ın bağımsızlığı ve Bengal'in (Batı Bengal ve Doğu Pakistan/Bangladeş) bölünmesi, şehre büyük bir göç ve sosyo-ekonomik zorluk getirdi.
• Kültürel Kalp: Tüm zorluklara rağmen Kalküta, Hindistan'ın en önemli sanat, edebiyat ve sinema merkezlerinden biri olarak kalmayı başarmıştır. Şehir, Nobel ödüllü şair Rabindranath Tagore'nin ve rahibe Aziz Teresa (Rahibe Teresa)'nın mirasını taşır.
GEZİLECEK YERLER VE GEZİ REHBERİ
Kalküta, kolonyal ihtişamı, ruhani merkezleri ve hareketli sokak yaşamıyla gezginlere çok katmanlı bir deneyim sunar.
1. Kolonyal İhtişamın Simgeleri
• Victoria Memorial Anıtı: Şehrin en görkemli yapısıdır. Kraliçe Victoria'ya adanmış olan bu anıt, Taj Mahal'den esinlenilerek beyaz Makrana mermerinden 1906-1921 yılları arasında inşa edilmiştir. Şu anda müze olarak hizmet vermekte ve büyük bir yeşil alan (Maidan Parkı'nın güney ucu) ile çevrilidir.
• Howrah Köprüsü (Rabindra Setu): Hooghly Nehri üzerinde yer alan ve 1943'te açılan bu konsol tipi köprü, günde yüz binlerce araç ve yaya trafiğine ev sahipliği yapar. Şehrin sembollerinden olup, sabahları hareketli Mullick Ghat Çiçek Pazarı'nı izlemek için idealdir.
• Maidan Parkı: Şehrin "akciğeri" olarak bilinen bu devasa yeşil alan, birçok tarihi yapının (Victoria Memorial, Fort William Kalesi, Eden Gardens) yakınında bulunur ve halkın kriket, futbol oynadığı, yoga yaptığı sosyal bir merkezdir.
• St. Paul Katedrali: Maidan yakınında bulunan, Gotik mimarinin güzel bir örneği olan bu Anglikan katedrali, Asya'daki ilk piskoposluk kilisesidir.
2. Kültür ve Eğitim Merkezleri
• Hindistan Müzesi (Indian Museum): 1814 yılında kurulan bu müze, Asya'nın en eski ve en büyük müzelerinden biridir. Antik eserler, arkeoloji, sanat ve doğa tarihi koleksiyonlarıyla ünlüdür.
• Jorasanko Thakur Bari: Nobel ödüllü şair Rabindranath Tagore'un doğum yeri ve ailesinin tarihi evi. Günümüzde müzeye dönüştürülmüş olup, Bengal Rönesansı'nın ruhunu hissettirir.
• Kolej Caddesi (College Street): Dünyanın en büyük ikinci el kitap pazarlarından birine ev sahipliği yapar. Baştan sona kitapçılarla dolu bu cadde, entelektüel hayatın kalbinin attığı yerdir.
3. Ruhani ve Sosyal Mekanlar
• Hayırseverlik Misyonerlerinin Ana Evi (Mother House): Rahibe Teresa'nın kurduğu bu misyonun merkezi ve mezarının bulunduğu yerdir. Huzurlu atmosferiyle manevi bir ziyaret noktasıdır.
• Kalighat Kali Tapınağı: Kali Tanrıçası'na adanmış, şehrin adının kaynağı olduğu düşünülen, yoğun ve otantik bir Hindu tapınağıdır. Bengal halkının dini yaşamına dair derin bir fikir verir.
• Belur Math: Hinduizm'in çeşitli dalları arasında birliği savunan Ramakrishna Misyonu'nun genel merkezidir. Tapınak mimarisi, farklı dinlerin unsurlarını birleştirir.
4. Yerel Yaşam ve Lezzetler
• Park Caddesi (Park Street): Şehrin en popüler ve hareketli caddelerinden biridir. Restoranlar, kafeler ve mağazalarla dolu olup, gece hayatının da merkezidir.
• Sokak Yemekleri: Kalküta, Hindistan'ın en iyi sokak yemeği şehirlerinden biridir. Kathi Roll (ızgara tavuk ve acı soslu dürümler), Puchka (panipuri) ve çeşitli Bengal tatlıları mutlaka denenmelidir.
• Tramvaylar ve Çekçekler: Şehir, Hindistan'daki hala işleyen tek tramvay sistemine sahiptir ve sokaklarda insan gücüyle çekilen geleneksel rikşaları (çekçekler) görmek mümkündür, bu da şehre eşsiz bir nostaljik hava katar.
KALKÜTA'YA AİT ÖZELLİKLER
• Sanat ve Edebiyat: Kalküta, "kültürel başkent" unvanını hak eden bir şehirdir. Sokaklarda duvar resimleri, sanatsal etkinlikler ve kitap okuma tutkusu yaygındır.
• Durga Puja: Bengal'in en büyük festivali olan Durga Puja (Tanrıça Durga'nın kutlanması), UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde yer alır. Festival döneminde tüm şehir devasa, süslü heykellerle (Pandal) donatılır ve kutlamalar günler sürer.
• Mahalle Kültürü (Para): Şehir, sıkı komşuluk bağlarına ve güçlü bir mahalle (para) kültürüne sahiptir; bu da toplumsal dayanışmayı ve yerel kimliği güçlendirir.
Kalküta, karmaşık tarihi, zengin kültürü ve enerjik sokaklarıyla, ziyaretçilerine hem kolonyal dönemin hüzünlü ihtişamını hem de modern Hint yaşamının dinamik ruhunu aynı anda yaşatan, unutulmaz bir deneyim vaat eder.
TARİH VE MİRAS
Kalküta'nın tarihi, büyük ölçüde İngiliz Doğu Hindistan Şirketi'nin 17. yüzyılın sonlarında bölgeye gelmesiyle şekillenmiştir.
1. Sömürge Dönemi ve Başkentlik
• Kuruluş ve Gelişim (17. Yüzyıl): İngilizlerin 1690'larda Sutanuti, Govindapur ve Kalikata köylerini birleştirerek bir ticaret merkezi kurmasıyla şehir resmen kurulmuştur. "Kalikata" adının, bölgedeki meşhur Kalighat Kali Tapınağı'ndan (Kali ve Ghat - ölü yakma yeri) geldiği düşünülür.
• İngiliz Raj'ının Başkenti (1772-1911): Kalküta, 1772'de İngiliz Hindistanı'nın başkenti ilan edildi ve bu unvanı 1911 yılına kadar korudu. Bu dönemde şehir, İngilizlerin mimari, eğitim ve kültürel etkileriyle hızla büyüdü ve "Doğu'daki İkinci Şehir" (Londra'dan sonra) olarak anılmaya başlandı.
• Bengal Rönesansı: Kalküta, 19. ve 20. yüzyıl başlarında Hindistan'da büyük bir kültürel ve entelektüel uyanış olan Bengal Rönesansı'nın merkeziydi. Rabindranath Tagore, Swami Vivekananda ve Subhas Chandra Bose gibi önemli düşünürler, şairler ve liderler bu dönemde yetişmiştir.
• Başkentin Kaybı: 1911'de başkentin Delhi'ye taşınmasıyla Kalküta, siyasi öneminin bir kısmını kaybetse de, Doğu Hindistan'ın ticari ve kültürel merkezi olmaya devam etti.
2. Bağımsızlık Sonrası ve Günümüz
• Trajik Bölünme (1947): Hindistan'ın bağımsızlığı ve Bengal'in (Batı Bengal ve Doğu Pakistan/Bangladeş) bölünmesi, şehre büyük bir göç ve sosyo-ekonomik zorluk getirdi.
• Kültürel Kalp: Tüm zorluklara rağmen Kalküta, Hindistan'ın en önemli sanat, edebiyat ve sinema merkezlerinden biri olarak kalmayı başarmıştır. Şehir, Nobel ödüllü şair Rabindranath Tagore'nin ve rahibe Aziz Teresa (Rahibe Teresa)'nın mirasını taşır.
GEZİLECEK YERLER VE GEZİ REHBERİ
Kalküta, kolonyal ihtişamı, ruhani merkezleri ve hareketli sokak yaşamıyla gezginlere çok katmanlı bir deneyim sunar.
1. Kolonyal İhtişamın Simgeleri
• Victoria Memorial Anıtı: Şehrin en görkemli yapısıdır. Kraliçe Victoria'ya adanmış olan bu anıt, Taj Mahal'den esinlenilerek beyaz Makrana mermerinden 1906-1921 yılları arasında inşa edilmiştir. Şu anda müze olarak hizmet vermekte ve büyük bir yeşil alan (Maidan Parkı'nın güney ucu) ile çevrilidir.
• Howrah Köprüsü (Rabindra Setu): Hooghly Nehri üzerinde yer alan ve 1943'te açılan bu konsol tipi köprü, günde yüz binlerce araç ve yaya trafiğine ev sahipliği yapar. Şehrin sembollerinden olup, sabahları hareketli Mullick Ghat Çiçek Pazarı'nı izlemek için idealdir.
• Maidan Parkı: Şehrin "akciğeri" olarak bilinen bu devasa yeşil alan, birçok tarihi yapının (Victoria Memorial, Fort William Kalesi, Eden Gardens) yakınında bulunur ve halkın kriket, futbol oynadığı, yoga yaptığı sosyal bir merkezdir.
• St. Paul Katedrali: Maidan yakınında bulunan, Gotik mimarinin güzel bir örneği olan bu Anglikan katedrali, Asya'daki ilk piskoposluk kilisesidir.
2. Kültür ve Eğitim Merkezleri
• Hindistan Müzesi (Indian Museum): 1814 yılında kurulan bu müze, Asya'nın en eski ve en büyük müzelerinden biridir. Antik eserler, arkeoloji, sanat ve doğa tarihi koleksiyonlarıyla ünlüdür.
• Jorasanko Thakur Bari: Nobel ödüllü şair Rabindranath Tagore'un doğum yeri ve ailesinin tarihi evi. Günümüzde müzeye dönüştürülmüş olup, Bengal Rönesansı'nın ruhunu hissettirir.
• Kolej Caddesi (College Street): Dünyanın en büyük ikinci el kitap pazarlarından birine ev sahipliği yapar. Baştan sona kitapçılarla dolu bu cadde, entelektüel hayatın kalbinin attığı yerdir.
3. Ruhani ve Sosyal Mekanlar
• Hayırseverlik Misyonerlerinin Ana Evi (Mother House): Rahibe Teresa'nın kurduğu bu misyonun merkezi ve mezarının bulunduğu yerdir. Huzurlu atmosferiyle manevi bir ziyaret noktasıdır.
• Kalighat Kali Tapınağı: Kali Tanrıçası'na adanmış, şehrin adının kaynağı olduğu düşünülen, yoğun ve otantik bir Hindu tapınağıdır. Bengal halkının dini yaşamına dair derin bir fikir verir.
• Belur Math: Hinduizm'in çeşitli dalları arasında birliği savunan Ramakrishna Misyonu'nun genel merkezidir. Tapınak mimarisi, farklı dinlerin unsurlarını birleştirir.
4. Yerel Yaşam ve Lezzetler
• Park Caddesi (Park Street): Şehrin en popüler ve hareketli caddelerinden biridir. Restoranlar, kafeler ve mağazalarla dolu olup, gece hayatının da merkezidir.
• Sokak Yemekleri: Kalküta, Hindistan'ın en iyi sokak yemeği şehirlerinden biridir. Kathi Roll (ızgara tavuk ve acı soslu dürümler), Puchka (panipuri) ve çeşitli Bengal tatlıları mutlaka denenmelidir.
• Tramvaylar ve Çekçekler: Şehir, Hindistan'daki hala işleyen tek tramvay sistemine sahiptir ve sokaklarda insan gücüyle çekilen geleneksel rikşaları (çekçekler) görmek mümkündür, bu da şehre eşsiz bir nostaljik hava katar.
KALKÜTA'YA AİT ÖZELLİKLER
• Sanat ve Edebiyat: Kalküta, "kültürel başkent" unvanını hak eden bir şehirdir. Sokaklarda duvar resimleri, sanatsal etkinlikler ve kitap okuma tutkusu yaygındır.
• Durga Puja: Bengal'in en büyük festivali olan Durga Puja (Tanrıça Durga'nın kutlanması), UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde yer alır. Festival döneminde tüm şehir devasa, süslü heykellerle (Pandal) donatılır ve kutlamalar günler sürer.
• Mahalle Kültürü (Para): Şehir, sıkı komşuluk bağlarına ve güçlü bir mahalle (para) kültürüne sahiptir; bu da toplumsal dayanışmayı ve yerel kimliği güçlendirir.
Kalküta, karmaşık tarihi, zengin kültürü ve enerjik sokaklarıyla, ziyaretçilerine hem kolonyal dönemin hüzünlü ihtişamını hem de modern Hint yaşamının dinamik ruhunu aynı anda yaşatan, unutulmaz bir deneyim vaat eder.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.