Kapışılan seri sonu mallar

Alışveriş merkezlerindeki seri sonu mallar bölümünü herkes bilir. Normalde gerçek fiyatının altında bedava denilecek fiyata satılır. Amaç modelinden az sayıda kalmış o ürünü hiçbir kar beklentisi olmadan maliyetinin altında bir fiyata bir an önce elden çıkarmaktır.Türk vatandaşlarının ödediği vergilerle kurulan milli servetlerimiz de sanki seri sonu malmış gibi değerinin çok çok altında tek tek elden çıkarıldı.E ne yapalım IMF'ye olan borcumuzu sıfırladık. Savunmasını övüne övüne meydanlarda haykırdı. Bu söze alkış tutan bir Müslüman ya da Müslüman görünen ya da her kim ise demedi ki: IMF'ye olan borç bitti ama IMF'ye olan borç, dış borcun sadece 800'de biri idi. Üstelik dış borç yüzde 300 arttı. Yani ortada övünülecek bir durum değil ağlanacak bir durum var. Ama olur mu? Yıkamacı, fetvacı ve hikmetçi tayfa anında sazı devralıp; en alt düzeydeki ajanları vasıtasıyla vatandaşın önünde oynanan bu tiyatroda figüran olarak yerini aldı. Satmanın hikmeti, satılanın kötülüğü ilmi ve hikmetli boyutları ile vatandaşın kulağına mahallede, kahvede, aparmanda, sokakta vs. fısıldadılar.Neticede 70 yılda biriktirdiğimiz millik servetlerimiz seri sonu malmış gibi yabancılara ve yandaşlara nerdeyse dönemlik kâr fiyatlarına satıldı. İşte satılan bu milli servetlerimizden bazıları:TÜPRAŞ, Türk Telekom, PETKİM, TEDAŞ, TEKEL, ETİMADEN, İGSAŞ, THY Kamu Hisseleri, ERDEMİR, SEKA, Sümerbank, Limanlar, Çayeli Bakır İşletmeleri, Şeker Fabrikaları, POAŞ?Bugün Türkiye'nin dış borcu yukarıda da belirtildiği gibi yüzlerce kat artarak 400 milyar dolara yaklaşmıştır. Öte yandan Türkiye'de 18 milyon aile; 16 milyon da icra dosyası var. Milli servetlerimiz babalar gibi satıldı; ama nerdeyse her aile borç içinde sürünüyor. Peki, nerde satılan bu kadar milli kaynakların parası? Yandı bitti kül oldu.