Katliamının sorumluları yargılanmalı

YENİ MESAJ / İSTANBUL Ermeniler bundan 98 yıl önce yaşanmış olayları büyüterek bugün özellikle Hıristiyan dünyada dava haline getirip muazzam destek sağlarken, Ermeni askerlerinin 25-26 Şubat'ta Azerbaycan'ın Hocalı kasabasında gerçekleştirdiği katliam Türk ve İslam dünyasının sahip çıkmaması nedeniyle adeta unutturuluyor. Hocalı katliamı 1990'lı yılların en hüzünlü ve kanlı olaylarından biri olarak tarihe geçti. Katliamın 21. yılında acılar hala dinmiş değil. Bu çerçevede Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) uzmanları dünya kamuoyunun Hocalı'da yaşananlar konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini söyledi. 26 Şubat 1992'de Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşayan Azeri siviller kadın, çocuk demeden katledildi. Ermenistan'a bağlı kuvvetler, bir günde savunmasız bin 300 Azerbaycan Türk'ünü öldürdü. Saldırıda ölenler hakkında verilen resmi rakam 106'sı kadın, 83'ü çocuk olmak üzere 613 kişi ancak katledilen toplam Azeri sayısının bin 300 kişi olduğu belirtiliyor. Koca bir kasaba yok edildi HASEN Savunma ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi Uzmanı Dr. Mitat Çelikpala, şunları söyledi: "Bu katliamın hatırlanması ve gerçeklerin tüm dünya tarafından açıkça bilinmesi ne yazık ki uzun bir zaman sonra mümkün olabilmiştir. Meseleye ölen insan sayısı üzerinden bakmamak gerekiyor. Sayı daha çok ya da az olabilirdi. Ama dikkati çeken acımasızlık, intikam duygusuyla masum insanların öldürülmesi, koca bir kasabanın yok edilerek insanların yaşam koşullarının ortadan kaldırılmasıdır. Bunu, soykırıma uğratıldığını iddia eden bir halkın mensuplarının yapıyor olması ise manidardır." Yapılan saldırının, Dağlık Karabağ'ın işgalinin ilk adımı olduğunu söyleyen Çelikpala, "Ermeni güçlerinin Karabağ'ın güvenliği açısından önemli stratejik bir alanı ele geçirmiş olması askeri açıdan avantajlı bir konuma gelmeleri, kendilerine olan güvenle işgali büyüterek acımasız bir tavır takınmalarına neden olmuştur" dedi. Çelikpala, bu tür olayların bir daha yaşanmaması için katliamın sorumlularının en azından Balkanlar örneğinde olduğu gibi ortaya çıkartılarak uluslararası ceza mahkemesinde yargılanması gerektiğini söyledi. Çelikpala, "Aksi takdirde adalet tesis edilemez" ifadelerini kullandı. HASEN Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Araştırma Merkezi Uzmanı Dr. Bekir Günay da katliamın dünya kamuoyuna anlatılması gerektiğini söyledi. Günay, "Medya organlarıyla Azerbaycan bu haklı davasını bütün dünyaya yeterli şekilde duyurmalı. Sivil toplum kuruluşları da devreye sokulmalı. Eğer bu duyurulmazsa bölgede yeni benzer katliamları görebiliriz" dedi. Öldürülenlerin çoğunluğunun suçsuz kadın ve çocuklar olmasının düşündürücü olduğunu kaydeden Günay, Karabağ savaşında Ermenilere komutanlık yapmış olan Sarkisyan'ın Ermenistan Cumhurbaşkanlığı görevini yürüttüğünü hatırlattı. Günay, "Hocalı katliamı, Karabağ topraklarının Ermeniler tarafından işgaliyle devam eden bir süreci de beraberinde getirdi. Avrupa ve dünya kamuoyunun duyarsızlığı düşündürücü. Bölge, zaten etnik potansiyel bir tehdit barındırıyordu. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra bölgedeki etnik sorunlar etnik düşmanlık haline dönüştü" yorumunu yaptı.