Kendinden sonraki İmam’ı bilmesi ve işaret etmesi
İmam Mûsâ, sağılığında, yerine geçecek İmam’ı yakınlarına pek çok hadisle işaret etmiştir
12.12.2023 19:50:00
Hasan Parlak
Hasan Parlak





İmam Mûsâ Kâzım'dan (a.s.) sonra yerine bu vazifeye nasb edilen kişi, İmam Ali Rızâ Efendimizdir.
İmam Mûsâ, sağılığında, yerine geçecek İmam'ı yakınlarına pek çok hadisle işaret etmiştir:
İsmail b. Hattab diyor ki: "İmam Mûsâ b. Ca'fer'in huzuruna vardığımızda oğlu Ali'yi (İmam Rızâ) medhetmeye başlıyordu. Onu övüyor ve diğerleri hakkında söylemediği şeyi onun fazilet ve iyiliği hakkında söylüyordu."
İmam Kâzım, oğlu Ali'yi pek çok defa işaret etmiştir: Süleyman bin Hafs şöyle diyor:
"İmam Mûsâ b. Ca'fer (a.s.), oğlu Ali'yi, Rızâ diye adlandırıyordu. 'Oğlum Rızâ bana dedi ki...' şeklinde ondan bahsediyordu. Ona hitap ettiğinden, 'Yâ ebe'l-Hasan' diye hitab ederdi."
Muhammed b. İshak babasından naklen diyor ki:
"İmam Mûsâ b. Ca'fer (a.s.), oğullarına şöyle buyuruyordu: Sizin bu kardeşiniz Ali b. Mûsâ, Al-i Muhammed'in (Peygamber ailesinin) âlimidir. Öyleyse dininiz hakkında ondan soru sorun ve size söylediğini ezberleyin, onunla amel edin."
Usûl-i Kâfî'de yer alan, İmam Rızâ'yı işaret eden hadisleri ise şöyledir: Nuaym es-Sahhaf şöyle rivâyet etmiştir:
"Ben, Hişam b. Hakem ve Ali b. Yaktin Bağdat'taydık. Ali b. Yaktin dedi ki: 'Abdussâlih'in (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) yanında oturuyordum. Yanına oğlu Ali geldi. Bana dedi ki: Ey Ali b. Yaktin! Bu Ali, benim çocuklarımın efendisidir. Ben künyemi (Ebûl-Hasan) ona bağışladım.'
Hişam b. Hakem elinin içiyle onun alnına vurdu ve dedi ki: 'Vay sana! Neler söylüyorsun sen?'
Ali b. Yaktin dedi ki: 'Allah'a yemin ederim ki, ondan duyduklarımı söyledim.'
Bunun üzerine Hişam, 'İmam, kendisinden sonra imamlık yetkisinin onda olduğunu sana haber vermiş' dedi."
Ahmed b. Mihran, Muhammed b. Ali'den, o Hüseyin b. Naim es-Sahhaf'tan şöyle rivâyet etmiştir:
"Abdussâlih'in (aleyhisselâm) yanındaydım.
-Safvanî nüshasında ise ifade şöyledir:-Dedi ki: 'Ben... idim...' ve ardından yukarıdaki sözlerin aynısını aktarmıştır."
Nuaym el-Kabusî, Ebû'l-Hasan'dan (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) şöyle rivâyet etmiştir:
"Oğlum Ali, çocuklarımın en büyüğüdür. Benim katımda onların en iyisidir. İçlerinde en çok onu severim. O benimle birlikte Cifr'e bakar. Ona bir Nebi veya vasîden başkası bakamaz."
Dâvud er-Rakkî şöyle rivâyet etmiştir: "Ebû İbrahim'e (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) dedim ki: 'Sana kurban olayım! Artık yaşım iyice ilerledi. Elimden tutup beni ateşten kurtar.' (Bana senden sonraki İmamın kim olduğunu söyle).
Bunun üzerine oğlu Ebû'l-Hasan'ı (Ali b. Mûsâ aleyhisselâm) işaret etti ve 'Benden sonraki İmamınız budur' buyurdu."
Muhammed b. İshak b. Ammar şöyle rivâyet etmiştir: "Mûsâ b. Ca'fer (aleyhisselâm)'a dedim ki: 'Dinimi öğreneceğim birini bana gösterir misin?'
Buyurdu ki: 'Oğlum Ali'dir.'
Babam benim elimden tuttu ve beni Resûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve âlihi) kabrinin başına götürdü ve dedi ki: 'Ey oğulcuğum! Allah Azze ve Celle buyurmuştur ki: 'Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım.'
Hiç kuşkusuz Allah, bir söz söyledi mi, onu yerine getirir.'"
Dâvud er-Rakkî şöyle rivâyet etmiştir: "Ebû'l-Hasan Mûsâ'ya (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) dedim ki: 'Yaşım iyice ilerledi, kemiklerim inceldi. Ben daha önce babana sormuştum, bana seni göstermişti. Sen de bana, senden sonraki İmam'ın kim olacağını haber ver.'
'Benden sonraki İmam Ebûl-Hasan er-Rızâ'dır' buyurdu."
Ziyad b. Mervan el-Gandî şöyle rivâyet etmiştir: "Ebû İbrahim'in (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) yanına gittiğimde, oğlu Ebû'l-Hasan (Ali b. Mûsâ aleyhisselâm) da oradaydı.
Bana dedi ki: 'Ey Ziyad! Bu oğlum falandır. Onun yazdığı benim yazım, onun sözü benim sözüm, onun elçisi benim elçim hükmündedir. Ne dediyse, söz onundur.'
Muhammed b. Fudayl şöyle rivâyet etmiştir: "Annesi Ca'fer b. Ebû Tâlib'in soyundan gelen el-Mahzumî bana şöyle anlattı:
'Ebû'l-Hasan Mûsâ (aleyhisselâm) bizi çağırdı ve yanında topladı, sonra bize dedi ki: Sizi niçin çağırdığımı biliyor musunuz?'
'Hayır' dedik.
Buyurdu ki: 'Şahit olun ki, şu oğlum benim vasîmdir, benim emrimle kâimdir ve benden sonraki halifemdir.
Kimin, benden bir alacağı varsa, şu oğlumdan alsın, kime bir söz vermişsem, bu sözün yerine getirilmesini ondan istesin. Benimle karşılaşması kaçınılmaz olanlar, ancak onun yazısı aracılığıyla buluşabilirler.' (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Musa Kazım eserinden)
İmam Mûsâ, sağılığında, yerine geçecek İmam'ı yakınlarına pek çok hadisle işaret etmiştir:
İsmail b. Hattab diyor ki: "İmam Mûsâ b. Ca'fer'in huzuruna vardığımızda oğlu Ali'yi (İmam Rızâ) medhetmeye başlıyordu. Onu övüyor ve diğerleri hakkında söylemediği şeyi onun fazilet ve iyiliği hakkında söylüyordu."
İmam Kâzım, oğlu Ali'yi pek çok defa işaret etmiştir: Süleyman bin Hafs şöyle diyor:
"İmam Mûsâ b. Ca'fer (a.s.), oğlu Ali'yi, Rızâ diye adlandırıyordu. 'Oğlum Rızâ bana dedi ki...' şeklinde ondan bahsediyordu. Ona hitap ettiğinden, 'Yâ ebe'l-Hasan' diye hitab ederdi."
Muhammed b. İshak babasından naklen diyor ki:
"İmam Mûsâ b. Ca'fer (a.s.), oğullarına şöyle buyuruyordu: Sizin bu kardeşiniz Ali b. Mûsâ, Al-i Muhammed'in (Peygamber ailesinin) âlimidir. Öyleyse dininiz hakkında ondan soru sorun ve size söylediğini ezberleyin, onunla amel edin."
Usûl-i Kâfî'de yer alan, İmam Rızâ'yı işaret eden hadisleri ise şöyledir: Nuaym es-Sahhaf şöyle rivâyet etmiştir:
"Ben, Hişam b. Hakem ve Ali b. Yaktin Bağdat'taydık. Ali b. Yaktin dedi ki: 'Abdussâlih'in (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) yanında oturuyordum. Yanına oğlu Ali geldi. Bana dedi ki: Ey Ali b. Yaktin! Bu Ali, benim çocuklarımın efendisidir. Ben künyemi (Ebûl-Hasan) ona bağışladım.'
Hişam b. Hakem elinin içiyle onun alnına vurdu ve dedi ki: 'Vay sana! Neler söylüyorsun sen?'
Ali b. Yaktin dedi ki: 'Allah'a yemin ederim ki, ondan duyduklarımı söyledim.'
Bunun üzerine Hişam, 'İmam, kendisinden sonra imamlık yetkisinin onda olduğunu sana haber vermiş' dedi."
Ahmed b. Mihran, Muhammed b. Ali'den, o Hüseyin b. Naim es-Sahhaf'tan şöyle rivâyet etmiştir:
"Abdussâlih'in (aleyhisselâm) yanındaydım.
-Safvanî nüshasında ise ifade şöyledir:-Dedi ki: 'Ben... idim...' ve ardından yukarıdaki sözlerin aynısını aktarmıştır."
Nuaym el-Kabusî, Ebû'l-Hasan'dan (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) şöyle rivâyet etmiştir:
"Oğlum Ali, çocuklarımın en büyüğüdür. Benim katımda onların en iyisidir. İçlerinde en çok onu severim. O benimle birlikte Cifr'e bakar. Ona bir Nebi veya vasîden başkası bakamaz."
Dâvud er-Rakkî şöyle rivâyet etmiştir: "Ebû İbrahim'e (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) dedim ki: 'Sana kurban olayım! Artık yaşım iyice ilerledi. Elimden tutup beni ateşten kurtar.' (Bana senden sonraki İmamın kim olduğunu söyle).
Bunun üzerine oğlu Ebû'l-Hasan'ı (Ali b. Mûsâ aleyhisselâm) işaret etti ve 'Benden sonraki İmamınız budur' buyurdu."
Muhammed b. İshak b. Ammar şöyle rivâyet etmiştir: "Mûsâ b. Ca'fer (aleyhisselâm)'a dedim ki: 'Dinimi öğreneceğim birini bana gösterir misin?'
Buyurdu ki: 'Oğlum Ali'dir.'
Babam benim elimden tuttu ve beni Resûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve âlihi) kabrinin başına götürdü ve dedi ki: 'Ey oğulcuğum! Allah Azze ve Celle buyurmuştur ki: 'Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım.'
Hiç kuşkusuz Allah, bir söz söyledi mi, onu yerine getirir.'"
Dâvud er-Rakkî şöyle rivâyet etmiştir: "Ebû'l-Hasan Mûsâ'ya (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) dedim ki: 'Yaşım iyice ilerledi, kemiklerim inceldi. Ben daha önce babana sormuştum, bana seni göstermişti. Sen de bana, senden sonraki İmam'ın kim olacağını haber ver.'
'Benden sonraki İmam Ebûl-Hasan er-Rızâ'dır' buyurdu."
Ziyad b. Mervan el-Gandî şöyle rivâyet etmiştir: "Ebû İbrahim'in (Mûsâ b. Ca'fer aleyhisselâm) yanına gittiğimde, oğlu Ebû'l-Hasan (Ali b. Mûsâ aleyhisselâm) da oradaydı.
Bana dedi ki: 'Ey Ziyad! Bu oğlum falandır. Onun yazdığı benim yazım, onun sözü benim sözüm, onun elçisi benim elçim hükmündedir. Ne dediyse, söz onundur.'
Muhammed b. Fudayl şöyle rivâyet etmiştir: "Annesi Ca'fer b. Ebû Tâlib'in soyundan gelen el-Mahzumî bana şöyle anlattı:
'Ebû'l-Hasan Mûsâ (aleyhisselâm) bizi çağırdı ve yanında topladı, sonra bize dedi ki: Sizi niçin çağırdığımı biliyor musunuz?'
'Hayır' dedik.
Buyurdu ki: 'Şahit olun ki, şu oğlum benim vasîmdir, benim emrimle kâimdir ve benden sonraki halifemdir.
Kimin, benden bir alacağı varsa, şu oğlumdan alsın, kime bir söz vermişsem, bu sözün yerine getirilmesini ondan istesin. Benimle karşılaşması kaçınılmaz olanlar, ancak onun yazısı aracılığıyla buluşabilirler.' (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Musa Kazım eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.