Keyif için 'sezaryen' sakıncalı

Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Necip Kepkep, Türkiye'de sezaryen uygulamasında artış gözlendiğini belirterek, "Artışın en önemli nedeni 'hasta istiyor' diye bu yöntemin tercih edilmesi" dedi. Kepkep, sezaryen yöntemiyle doğuma, annenin değil, anne ve bebeğe ilişkin koşulları dikkate alarak hekimin karar vermesi gerektiğini söyledi. Annenin ya da çocuğun doğum nedeniyle sağlığının olumsuz etkileneceği durumlarda sezaryenin tercih edilmesini öneren Kepkep, "Bebeğin anne rahmindeki pozisyonunda, annenin doğum kanalında ve plesantanın yerleşiminde bir anormallik belirlenmesi, çocuğun çok iri olması durumlarında hekim sezaryen kararı alabilir" diye konuştu. Sezaryen ameliyatının doğum eylemi başlamadan önce yapıldığı durumlarda süt salınım mekanizmalarının gelişmediğini ifade eden Kepkep, "Bebeğin emme refleksi de gelişmediği ya da yavaş kaldığı için süt salınımında azalma meydana gelebilir. Çünkü süt salınımı bebeğin emme refleksiyle ilgilidir" dedi. Kadının iç genital organlarının fizyolojik olarak normal doğumda 42 günde eski haline geldiğini ifade eden Kepkep, sezaryenle doğum yapan annelerde bu sürenin 60-80 gün olabildiğini belirtti. Sezaryenin keyfi olarak başvurulabilecek bir yöntem olmadığını belirten Kepkep, şunları kaydetti: "Türkiye'de sezaryen uygulamasında artış var, artışın en önemli nedeni 'hasta istiyor' diye bu yöntemin tercih edilmesi. Bir diğer neden ise hekimin doğum eylemi süresini izlemekten kaçınması. Tıpta 'hasta istiyor' diye sezaryen yapılması diye bir şey yok. Ancak, kimi hekimlerin sezaryen uygulamasını istismar ettikleri de biliniyor. Bununla birlikte tıbben gerekmediği halde parasal kazanç elde etmek için sezaryen uygulamasına başvurmanın etik olmadığı da bilinmeli."