Filistin'i tanıyan ülke sayısı artıyor
İspanya, Norveç ve İrlanda, 28 Mayıs'ta Filistin'i bir devlet olarak tanıyacaklarını dünyaya duyurdu. Böylece Filistin'i tanıyan ülke sayısı 147'ye çıkacak.
23.05.2024 23:24:00
AHMET TURAN YİĞİT
Filistinli liderlerin memnuniyetle karşıladığı açıklama, Filistin Kurtuluş Örgütü tarafından da "tarihi bir an" olarak nitelendi. Filistin'i bir devlet olarak tanımaya karar veren ülkeler, bu adımın İsrail ile Filistinliler arasında barış görüşmelerinin gelişmesine yardımcı olacağını ifade ediyor. İsrail, Filistin'in bir devlet olarak tanınmasına kesin olarak karşı duruyor ve böyle bir devletin "İsrail'in varlığına tehdit olacağını" iddia ediyor. Birleşmiş Milletler'e (BM) üye 193 ülkeden 144'ü Filistin'i devlet olarak tanıyor. Bunların arasında BM'deki 22 üyeli Arap Grubu, 57 ülkeli İslam İşbirliği Teşkilatı ve 120 üyeli Bağlantısızlar Hareketi de bulunuyor. Son açıklama ile Filistin'i tanıyan BM üyesi ülke sayısı 147'ye yükselmiş olacak. Filistin'i 15 Kasım - 25 Aralık 1988 arasında 82 ülke tanımıştı. Türkiye, 15 Kasım 1988'de ilk tanıyan ülkelerden biri. Bu tarihten önce Filistin'i tanıyan ülke bulunmuyor.
İşte tanımayan kuklalar
Filistin'i tanımayan ülkeler ise şunlar: Andorra, Ermenistan, Avusturya, Estonya, Letonya, Litvanya, Liechtenstein, Fiji, İsrail, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Kanada, Avustralya, Hollanda, İtalya, Portekiz, Finlandiya, Danimarka, Marshall Adaları, Moldova, Monako, Kuzey Makedonya, Yeni Zelanda, San Marino, Portekiz, Samoa, Solomon Adaları, Tonga, Tuvalu, İsviçre, Belçika, Yunanistan (Kıbrıs Rum Kesimi tanıyor), Japonya, Güney Kore, Myanmar, Eritre, Tayvan, Panama, Kamerun, bir kaç minik ülke...
Tayvan'ı yanıyan ülke sayısı ise son derece az, dolayısıyla listeye almaya gerek yoktu aslında! Avustralya bu ay yaptığı açıklamada, "iki devletli çözüme ön ayak olmak üzere" Filistin'i devlet olarak tanıyabileceğini bildirdi. Mart ayında İspanya, İrlanda, Malta ve Slovenya liderleri, "uygun koşullar sağlandığında" Filistin'i devlet olarak tanımaya yönelik çalıştıklarını açıklamışlardı. Bu açıklamadan önce, yalnızca 9 Avrupa ülkesi Filistin'i devlet kabul ediyordu. Bunların da çoğu, 1988'de, Sovyet Bloku'nun bir parçası oldukları dönemde karar almıştı. BM Güvenlik Konseyi'ne gelen taslaklar ancak beş daimi üyeden hiçbirisi veto etmediği takdirde onaylanabiliyor. Bu beş ülke ise şöyle: ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin.
Ayhan Bora Kaplan: Hakime sehven 'bitanem' dedim
Suç örgütü lideri olduğu ileri sürülen Ayhan Bora Kaplan ile suç örgütü şüphelisi 20'si tutuklu 61 sanığın yargılanmasına devam edildi.
23.05.2024 17:20:00
İhlas Haber Ajansı
Suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Ayhan Bora Kaplan'ın içerisinde bulunduğu 20'si tutuklu 61 sanığın yargılanmasına Ankara 32'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
'Bitanem' açıklaması
Duruşma başlangıcında mahkeme başkanından söz alan sanık Bora Kaplan, 16 Nisan'da görülen davanın ikinci duruşmasında mahkeme başkanına yanlışlıkla, 'efendim bir tanem' dediği için neden şimdi gündem olduğunu anlayamadığını söyleyerek, 'İlk duruşmaya çıktığımda, kendimi kaptırmışım olayları anlatıyorum, sehven, gayriihtiyari 'efendim bir tanem' dedim. Sizden özür dilemiştim, yine özür dilerim. Hayatım boyunca devletin hiçbir memuruna saygısızlık yapmadım. Sabıkam vardır, sicil kaydım vardır ama memura mukavemet yoktur. Gözaltında o kadar şey yapıldı, tek mukavemetim olmadı. Biraz adaletli olmak lazım' ifadelerine yer verdi.
Sanıklardan Barış Kurt ise bilirkişinin hazırladığı HTS raporunun gerçekleri yansıtmadığını iddia etti.
Aldıkları başka raporla müşteki Erkan Doğan'ın anlattıklarının doğru olmadığını ortaya koyduğunu söyleyerek, 'Benim söyleyeceklerim, ben yapmadım, ben etmedim değil. Ben bilgili, belgeli şeyler anlatacağım. Erkan Doğan'ın HTS kayıtlarına ilişkin sizden inceleme yapmanızı rica etmiştim. Sanırım bakmadınız. Niye bakmadınız anlamıyorum. İnanmayın, ama bir bakın Allah aşkına. Erkan Doğan'la bazımız da yolumuz da kesişmiyor. Geçen sefer anlattıklarımdan sonra Erkan Doğan'ın beyanlarını düzelttiler. Bugün anlattıklarımdan sonra da düzeltme yaparsa hiçbirinize hakkımı helal etmem' ifadeleriyle suçlamaları reddederek, tahliyesini talep etti.
"Lütfen kamuoyu baskısı ve bu kumpasa karşı bize yardım edin"
Mahkeme, tutuklu sanıkların taleplerinin ardından sanık avukatlarının taleplerini dinledi. Bora Kaplan'ın avukatı, Kaplan'ın gözaltına alınmasının yasadışı olduğuna değinerek HTS kayıtlarıyla ilgili raporu hazırlayan bilirkişinin kısa süre önce Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı (KOM)'dan ayrılan bir polis olduğunu, bazları yalan yanlış tanzim ettiğini belirterek bilirkişi hakkında evrakta sahtecilikten suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.
Avukat, mahkeme başkanına, "Lütfen kamuoyu baskısı ve bu kumpasa karşı bize yardım edin" dedi.
Duruşma yarın devam etmek üzere ertelendi.
Kudüs'te öldürülen imam Hasan Saklanan Şanlıurfa'da defnedildi
Kudüs'te İsrail polisi tarafından öldürülen imam Hasan Saklanan'ın cenazesi, memleketi Şanlıurfa'da defnedildi.
23.05.2024 17:05:00 / Güncelleme: 23.05.2024 17:09:56
İhlas Haber Ajansı
Kudüs'te İsrail polisi tarafından öldürülen Şanlıurfalı imam Hasan Saklanan'ın (34) cenazesi, 23 gün sonra kurulan diplomasi çalışmalarının ardından hava yolu ile memleketi Şanlıurfa'ya getirildi.
GAP Havalimanında ailesi tarafından teslim alınan cenaze, yüzlerce araçlık konvoy ile Şanlıurfa Adli Tıp Kurumu Morguna götürüldü. Burada otopsi işlemleri yapılan cenaze yakınlarına teslim edildi.
Cenaze, merkez Eyyübiye ilçesindeki Eyüp Peygamber Camisine götürüldü. İkindi namazının ardından kılınan cenaze namazına imamın yakınları ile birlikte yüzlerce vatandaş katıldı.
Cenazeye katılan vatandaşlar, slogan atarak İsrail'e tepki gösterdi. Tekbirler de getiren vatandaşlar, Hasan Saklanan ve Gazze'de hayatını kaybedenler için dua etti.
Cami avlusunda dev Türk ve Filistin Bayrakları açan kalabalık, namazın ardından tabutun üzerini de Filistin Bayrağıyla örttü. Namaz ve duaların ardından imamın cenazesi cami bahçesinde yer alan mezarlıkta defnedildi.
Ne olmuştu?
Şanlıurfa'nın Haliliye ilçesine bağlı Kepez kırsal Mahallesi'nde cami imamı olarak görev yapan 4 çocuk babası 34 yaşındaki Hasan Saklanan, Diyanet İşleri Başkanlı tarafından düzenlenen bir organizasyonla Ürdün'e gitti. Pasaportunu yanına alan Saklanan, kafileden ayrılarak 30 Nisanda Filistin'e geçti. İddiaya göre İsrail polisi, Mescid-i Aksa'ya girmeye çalışan Hasan Saklanan'a fiziki şiddet uygulayarak izin vermedi. Çarşı bölgesinden satın aldığı bıçakla polise saldıran Saklanan, vurularak öldürülürken İsrail polisi ise yaralandı.
Hasan Saklanan'ın naaşı, adli soruşturmanın tamamlanmasının ardından Tel Aviv Büyükelçiliği tarafından teslim alınarak Türkiye'ye getirildi.
Tasarruf paketi yerel basını vuracak
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın uygulamaya koyduğu Kamuda Tasarruf Paketi, zor durumda olan yerel basını daha da zor duruma soktu.
23.05.2024 16:54:00
Kamil Alili
Geçtiğimiz yıl resmi ilan ve reklamların gazete, dergi ve internet haber sitelerinde yayımını düzenleyen yönetmelikte yapılan değişiklikle basın kuruluşunun çalıştıracağı personel sayısı ve çalışacak kişi sayısına bağlı olarak metrekare bazında çalışma alanından yayımlanacak haber sayısı ile haberin okunma sayısı detaylarına kadar birçok madde karara bağlanmıştı.
Resmi ilan için istenen şartları bir çok yerel basın karşılayamadığı için ilanlardan yararlanamadıkları için yayın hayatına son vermek zorunda kaldı.
Başta kağıt ve baskı olmak üzere artan maliyetler nedeniyle ayakta kalmakta zorlanan yerel basın, şimdi de açıklanan tasarruf paketi nedeniyle önemli bir darbe aldı.
Tasarruf paketi kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarının yerel gazetelere olan aboneliklerinin sonlandırılması istendi.
CHP'li vekil de gündeme getirdi
CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, tasarruf tedbirleri ile yerel basına darbe vurulduğunu söyledi.
Sarı TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Basın ve tasarruf tedbirleri adı altında can çekişen yerel basına bir darbe daha vuruyorsunuz. Bugün Balıkesir'de kamu kurum ve kuruluşlarının yerel gazetelere olan abonelikleri iptal edilmeye başlandı. Neden? Çünkü görev alanı ile ilgili olmayan yayınlara abone olunmasını yasaklıyorsunuz. İyi güzel de kamu kurumu ya da kuruluşunun görev alanı ve ilgi alanı bulunduğu il değil midir? Böyle bir durumda yerel basın kamu kurumlarının görev ve ilgi alanı dışında nasıl kalabilir?" diye sordu.
Uygulamaya son verilmesini isteyen CHP'li Sarı, "Yerelde demokrasiye, basın özgürlüğüne darbe vuran; doğru, dürüst, ahlaklı ve ilkeli yayın yapan yerel basının yaşatılması için bu kararı derhâl iptal edin." Çağrısında bulundu.