logo
20 NİSAN 2024

Kıbrıs'ta bu neyin pazarlığı?

Kıbrıs'ta 15 Mayıs 2015'te başlayan ancak geçen ay İsviçre'de kesintiye uğrayan müzakereler, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın ısrar etmesi üzerine önümüzdeki yıl yine İsviçre'de devam edecek. KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı'nın KKTC'nin topraklarının yüzde 20'sinin Rumlara teslim edilmesini öngören müzakerelerde neden bu denli ısrar ettiği ise anlaşılamıyor.
21.12.2016 00:00:00
 RECEP BAHAR/HABER-ANALİZ

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum lider Nikos Anastasiadis, Kasım ayında İsviçre'de yapılan müzakerelerin sonuçsuz kalmasının ardından sekteye uğrayan müzakerelere yeniden devam ediyor. Akıncı, dün bu kapsamda BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'yi kabul etti.
Bu arada Cumhurbaşkanı Akıncı ile Rum lider Nikos Anastasiadis, 22 Aralık Perşembe günü ara bölgede yeniden bir araya gelecek. İki lider 9 Ocak 2017'de İsviçre'de başlayacak görüşmelere hazırlık kapsamında bir araya gelecek.
İki liderin de dosyasındaki en önemli maddenin, "Yönetim ve Güç Paylaşımında Dönüşümlü Başkanlık" olduğu belirtiliyor. İç siyasi tepkilerden çekinen Anastasiadis, dönüşümlü başkanlığa karşı çıkıyor, Akıncı ise dönüşümlü başkanlığı olmazsa olmaz şart olarak öne sürüyor. Bu arada Türkiye'nin görüşmelerde, "Adada iki kurucu devletin eşitliği temelinde bir çözüm" arayışında ısrarcı olması bekleniyor.
Bu ısrar niye?
Öte yandan İsviçre'de 9 Ocak'ta başlayacak ve görüşmelerde, öngörülen bir federasyonda her iki tarafın kontrol edeceği toprak miktarı gibi kilit konuların yanı sıra AB'nin garantörlüğü gibi konular masaya yatırılacak.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, geçen ay İsviçre'de yapılan görüşmelerde şimdiki durumda Ada'nın yüzde 36.2'sini kaplayan KKTC topraklarının yüzde 29.2'ye indirilmesini kabul etmişti. Rum tarafı ise yüzde 28.2'de ısrar etmişti.
Bu arada İsviçre'deki görüşmelerde 12 Ocak'ta düzenlenecek konferansa ise Türk ve Rum tarafları dışında garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve İngiltere ile uluslararası kuruluşlardan temsilciler de katılacak.
Kanlı Noel hatırlatması
Öte yandan KKTC Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs sorununun adil ve kalıcı çözüme kavuşturulması için yapıcı ve fedakâr tavrını bugüne kadar her fırsatta ortaya koyduğunu kaydetti.
21-25 Aralık Milli Mücadele ve Şehitler Haftası nedeniyle yayınladığı mesajında Kıbrıs konusuna da değinen Özgürgün, "21 Aralık 1963 tarihi 'Kanlı Noel' olarak tarihe geçen ve Kıbrıs Türkleri için unutulması mümkün olmayan bir gerçektir. Rum-Yunan ikilisinin adayı Yunanistan'a bağlama hedefiyle, silah zoru ile sayısız masum Kıbrıs Türkü katledilmiş, binlerce insan göçe zorlanmış ve insanlık dışı muamelelere maruz kalmıştır."
Türkiye'nin garantörlüğü sulandırılmasın
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş da, Milli Mücadele ve Şehitler Haftası vesilesiyle yayımladığı mesajda, Kıbrıs sorununun çözümünde Türkiye'nin garantörlüğünü sulandırmaya yönelik her türlü plana karşı durma çağrısında bulundu.
KKTC 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da, Kıbrıs Türk halkının bugün Kuzey Kıbrıs'a vatanı diyebiliyorsa, bir devlet kurmuş güven içinde yaşıyor, bazı sıkıntılar rağmen geleceğe umutla bakabiliyorsa bunun 21-25 Aralık'ta verilen destansı mücadele sayesinde olduğunu belirtti.
21 Aralık 1963'te Kıbrıs Türklerini yok etme planı olan Akritas'ın yürürlüğe konulduğunu ve kısa sürede Ada'nın bütününün Yunan hegemonyasına alınmasının hedeflendiğini belirten Eroğlu, "Ancak mukavemetçi, mücahit Kıbrıs Türkü adanın her yanında Enosis'e karşı canı, kanı pahasına direndi, Rum-Yunan ikilisinin hayallerini boşa çıkardı. Kıbrıs Türkü asla siyasi eşitliğinden, yönetime etkin katılımdan, Kıbrıs Türk Kurucu Devleti'nde nüfus ve mülkiyette sarih çoğunluğun Kıbrıs Türkü'nde olmasından, Kıbrıs Türk halkının iradesinin Rum oyları ile çarpıtılmadan sandığa yansımasından, varılacak antlaşmanın Avrupa Birliği'nin birincil hukuku haline gelmesinden, toprak düzenlemesi adı altında insanımızın yuvasından edilmemesi siyasetinden asla vazgeçemeyeceğinin bilinmesi gerekir" dedi.
48 yıllık mesele 3 günde çözülmez
Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ata Atun, Ocak ayında Cenevre'de yapılacak Kıbrıs görüşmelerine yaptığı değerlendirmede, "Ocakta yapılacak toplantıda, halen açık olan 6 başlık ve bu başlıklar içindeki üzerinde mutabakata varılmamış 50 konu tartışılacaktır. Bu üç gün içerisinde söz konusu 50 konu üzerinde mutabakata varılması çok zordur. 48 yılda yapılamayan mutabakat 3 gün içinde tamamlanmak istenmektedir" dedi.
Rusya, Türkiye'nin yanında yer alabilir
İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Köni, BM'nin Kıbrıs görüşmeleri konusunda Türkiye üzerinde baskı kurmaya çalıştığını, BM'nin gözlemciliğinde düzenlenecek beşli bir görüşmenin ikili görüşmelerden daha riskli olduğunu kaydetti.
Avrupa'nın Kıbrıs konusunda çifte standart uyguladığını ve AB'nin Türkiye'yi zayıflatmaya çalıştığını, Kıbrıs konusunda Rusya'nın ise Türkiye'nin yanında yer alabileceğini ifade eden Köni, "Rusya, Karadeniz'de Türkiye'ye muhtaç ayrıca Ortadoğu'da da Türkiye ile uzlaştı. Batı'nın ve ABD'nin yıllarca empoze etmeye çalıştığı 'Rus korkusu' artık yok. Eğer Rusya, Türkiye'nin dostluğunun devamlı olacağı konusunda ikna olmuşsa Kıbrıs'ta ikili çözüm konusunda Türkiye'nin yanında yer alır" diye konuştu.
Köni, Kıbrıs'ta bulunan İngiltere'nin üslerini, İngiltere'yi değil AB ve ABD adına Ortadoğu'yu kontrol etmek üzere kurduğunu belirtti.
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi

Edirne’den gelen görüntü tartışma yarattı: Uyarıcı ilaç satmak suç olmaktan mı çıktı?

Edirne'de polisin üzerinden yeşil reçete ile satılan ilaç çıkan kadını gözaltına alırken eşine de 'Yarım saat sonra gelin alın' demesi tartışmalara neden oldu.
20.04.2024 14:03:00 / Güncelleme: 20.04.2024 14:09:53
Atakan Akbal
Edirne’den gelen görüntü tartışma yarattı: Uyarıcı ilaç satmak suç olmaktan mı çıktı?
Edirne’den gelen görüntü tartışma yarattı: Uyarıcı ilaç satmak suç olmaktan mı çıktı?
Uyuşturucu ile mücadele konusunda Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı kanalıyla her gün onlarca operasyon düzenlenirken, bir yandan uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin kullanımı ve ticaretindeki artış da devam ediyor.

Çocukları uyuşturucu satıcılarının pençesine düşen aileler, cezaların yeterince caydırıcı olmamasından veya uyuşturucu satıcılarının çoğu zaman cezasız kalmasından şikayetçi.

"Yarım saat sonra gelir alırsın"

Edirne'de kaydedilip sosyal medyada paylaşılan bir görüntü ise tartışmayı yeniden başlattı.

Görüntülerde, üzerinde bağımlılık ve kötüye kullanma potansiyeli olduğu için yeşil reçete ile satılması gereken 12 adet ilaç çıkan bir kadın polis tarafından gözaltına alınarak polis aracına bindiriliyor.

Kaydı yapan kişi kişi de gözaltına alınan eşine "Sen nasıl gittiysen gelir alırım oradan" diyor. Gözaltı işlemini yapan polis memuru ise "Yarım saat sonra gelir alırsın" diyor.

Cezasızlık mı var?

Görüntüler üzerine sosyal medyada 'torbacılık suç olmaktan çıktı mı?', 'tweet atan tutuklanırken torba tutan yarım saat sonra serbest mi kalıyor?' eleştirileri eşliğinde tartışma başladı.

Konuyu sorduğumuz kendisi de eski bir emniyet mensubu olan Güvenlik Politikaları Uzmanı ve DP GİK Üyesi Mustafa Böğürcü, uyuşturucu satışının suç olmaktan çıkmadığını ve suçun işleniş biçimi ve tekrarlanma durumuna göre 20 yıla kadar cezalarla yargılama ve mahkumiyet olduğunu söyledi.



Uygulama sorunlu

Söz konusu görüntüden, gözaltına alınan şahsın daha önce uyuşturucu veya yasaklı madde satışı yaptığının anlaşılmasının mümkün olmadığına dikkat çeken Böğürcü, "Polisin yaptığı işlem hakkında savcılık ifadesi için arama kaydı olan birinin mevcutlu olarak savcılığa sevk işlemi gibi görünüyor. Ancak bunun için ikamete gidildiğinde şahsın üzerinden yasaklı madde çıkmış da olabilir. Olaydan bağımsız olarak, orada görev yapan polis memurunun görüntü kaydı yapan kişiye 'Yarım saat sonra gelir alırsın' gibi bir ifade kullanması doğru değil. Bu görüntü, 'suç işleyenler ön kapıdan alınıp arka kapıdan salınıyor' algısının pekişmesine neden olur. Zaten vatandaşların adli sisteme olan inancı bu kadar zayıflatılmışken, kolluk güçlerinin de kamuoyunda farklı algılara neden olacak söylem ve hareketlerden kaçınması gerekir" diye konuştu.


Türkiye'nin en yaşlı ili Sinop

Türkiye'nin en yaşlı ili Sinop, çocuk nüfusunun en düşük olduğu 7. il oldu
20.04.2024 11:47:00 / Güncelleme: 20.04.2024 11:54:29
İHA
Türkiye'nin en yaşlı ili Sinop
Türkiye'nin en yaşlı ili Sinop
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanlığı İstatistiklerle Çocuk, 2023 haber bültenini açıkladı. TÜİK başkanlığı tarafından verilen bilgiye göre Türkiye nüfusunun yüzde 26'sını çocuk nüfus oluşturdu. Türkiye'nin en yaşlı nüfusu bulunan Sinop'ta ise nüfusun yüzde 18,8'i çocuk.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2023 yılsonu itibariyle Sinop nüfusu 229 bin 716 iken, bunun 43 bin 149'unu çocuk nüfus oluşturdu. 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1985 yılında toplam nüfusun yüzde 45,0'ini oluştururken, bu oran 2007 yılında yüzde 26,9 ve 2023 yılında yüzde 18,8 oldu.

Çocuk nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde, yüzde 23,5'inin 0-4 yaş grubunda, yüzde 28,8'inin 5-9 yaş grubunda, yüzde 29,6'sının 10-14 yaş grubunda ve yüzde 18,1'inin 15-17 yaş grubunda yer aldığı görüldü.

Sinop, çocuk nüfusunun en düşük olduğu 7. il

ADNKS sonuçlarına göre illerin çocuk nüfus oranı incelendiğinde 2023 yılında Sinop'un yüzde 18,8 ile en düşük çocuk nüfusu oranına sahip 7. il olduğu görüldü.

Milli Eğitim Bakanlığı örgün eğitim istatistiklerine göre Sinop'ta ortaokul seviyesinde net okullaşma oranı 2022/'23 öğretim yılında yüzde 92,33 oldu. Ortaokulda net okullaşma oranı cinsiyet bazında karşılaştırıldığında, erkeklerde yüzde 92,42, kızlarda ise yüzde 92,23 olduğu görüldü.

Sinop'ta 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunan hane halkı oranı yüzde 29,1

Sinop'ta 2023 yılında toplam hane halkı sayısı 82 bin 300 oldu. Hanelerin yüzde 29,1'inde 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunduğu gözlendi. Bu oran ile Sinop 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunan hane halkı oranının en düşük olduğu ikinci il oldu.

Toplam hanelerin yüzde 13,5'inde 0-17 yaş grubunda bir çocuk, yüzde 10,6'sında iki çocuk, yüzde 3,6'sında üç çocuk, yüzde 0,9'unda dört çocuk, yüzde 0,5'inde ise beş ve daha fazla çocuk bulunduğu görüldü.

İstanbul Valisi Gül: Kiracıları kiracı olarak, ev sahiplerini ev sahibi olarak kalıcı bir şekilde evlerine çıkartacağız

Gaziosmanpaşa'da meydana gelen toprak kaymasıyla ilgili açıklamada bulunan İstanbul Valisi Davut Gül, "Şuan itibariyle 30 ev boşaltıldı. Bugün ve yarın kiracıları kiracı olarak, ev sahiplerini ev sahibi olarak kalıcı bir şekilde evlerine çıkartacağız. Her hangi bir can kaybımız ya da yaralımız yok' dedi.
20.04.2024 10:07:00
İhlas Haber Ajansı
İstanbul Valisi Gül: Kiracıları kiracı olarak, ev sahiplerini ev sahibi olarak kalıcı bir şekilde evlerine çıkartacağız
İstanbul Valisi Gül: Kiracıları kiracı olarak, ev sahiplerini ev sahibi olarak kalıcı bir şekilde evlerine çıkartacağız
Gaziosmanpaşa'da dün meydana gelen toprak kaymasında 30 bina tahliye edildi.

Tahliye edilen evlerde yaşayan 114 vatandaş, otellere ve akrabalarının yanlarına yerleştirildi. İstanbul Valisi Davut Gül, hasar alan binaların durumu hakkında bilgi almak için olay yerinde incelemelerde bulundu.



Bölgedeki incelemelerin ardından Vali Gül, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Toprak kaymasının meydana geldiği alan ise dron ile görüntülendi.

İncelemelerin ardından açıklama yapan İstanbul Valisi Davut Gül, 'Burası riskli alan olarak ilan edilmiş. Kentsel dönüşüm devam ediyor. Tek katlı evler var. Bu tek katlı evlerden 3 tanesi dün toprak kayması neticesinde zarar gördü. Diğer evler de gerek yağmurdan gerekse muhtemel toprak kaymalarından etkilenmesi için tedbir amacıyla boşaltıldı. Şuan itibariyle 30 ev boşaltıldı. Bu bölgedeki evlerin normalde de boşaltılması gerekiyor. Bunlar toplamda 114 kişiye denk geliyor. Vatandaşlar otellere ve akrabalarının yanlarına yerleştirildi. Evlerde yaşayanların kiracı ya da ev sahibi olup olmadığını belirlemeye çalışıyoruz. Bugün ve yarın kiracıları kiracı olarak, ev sahiplerini ev sahibi olarak kalıcı bir şekilde evlerine çıkartacağız. Her hangi bir can kaybımız yada yaralımız yok. Burada vatandaşlarımızın muhtemel bir can ve mal kaybıyla karşılaşmaması için, Çevre Şehircilik Bakanlığı'mızın koordinesinde valilik, kaymakamlık, belediye, Kızılay, AFAD gibi kurumlarla birlikte bir organizasyon yaptık. Toprak kayması inşaat çalışması yapılan yerdeki meyilli arazide. Şuana kadar bu bölgenin genelinde bir toprak kayması tespit etmedik. Burada daha önce tespit edilen riskli yapı olarak kayıtlarda olan, normalde taşınması ve yıkılması gereken, şimdiye kadarda hak sahipleri ile belediye arasında anlaşma olmadığı için taşınması geciken yapılar var. Normalde toprak kayması olmasa bile buradaki yapıların riskli olduğu için taşınıp yıkılması lazım' şeklinde konuştu.

Erdoğan'dan görevden alma ve atama kararları

Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararları Resmi Gazete'de yayımlandı.
20.04.2024 08:06:00
İhlas Haber Ajansı
Erdoğan'dan görevden alma ve atama kararları
Erdoğan'dan görevden alma ve atama kararları
Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararlarına göre Hazine ve Maliye Bakanlığı'nda açık bulunan Vergi Başmüfettişliklerine Furkan Fırat, Erhan Yaşaran, Hatice Senger Erdoğan, Levent Emre, Bayram Gülçiçek, Barış Gürsoy, Volkan Nurdağ ve Halime Eda Tandoğan atandı.

Bakanlıkta açık bulunan Vergi Müfettişliklerine ise Sevil Toprak, Osman Neşet Tandoğan, Erol Cihan Dersinlioğlu ve yapılan yeterlilik sınavda başarı gösteren Vergi Müfettiş Yardımcıları Murat Dönmez, Güler Çelik, Harun Yartaş ve İbrahim Ayyıldız atandı. Atamalar 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3'üncü maddeleri ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 37'nci maddesi gereğince gerçekleştirildi.

Tarım ve Orman Bakanlığında açık bulunan Başmüfettişliklere ise 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince Müfettişler Caner Atasever, Mahmut Kaynar ve Songül Afşar atandı. Tarım ve Orman Bakanlığında ayrıca 5'inci Bölge Müdürü Şahin Çılgın görevden alındı.

Kültür ve Turizm Bakanlığında ise açık olan Başmüfettişliklere 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince Müfettişler Ercan Sarı, Atilla Özkan, Mustafa Yavuz Ülküm, Birol Baha Bağ, Burak Büyükkuzukıran, Fatih Tuna Tunasoylu, Enes Keten ve Emre İlhan atandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Afyonkarahisar İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Tanır ise görevden alındı.

Karar ile birlikte 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında açık bulunan İş Müfettişliğine Yasin Zengin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında açık bulunan Başmüfettişliğe Müfettiş Eşref İmamoğlu atandı.

Karara göre 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 2'nci maddesi gereğince Milli Eğitim Bakanlığı Zonguldak İl Milli Eğitim Müdürü Züleyha Aydoğan ve Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğü Trabzon Bölge Müdürü Enver Uzun ise görevden alındı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.