'Kıyam öyle zorluklarla gerçekleşecek ki'
İmam Ca'fer'in yanında, Hz. Mehdi hakkında, "Onun işlerinin kolaylıkla gerçekleşeceğini ümid ederim" denildi. İmam (a.s.) şöyle buyurdu: "Bu kıyam öyle zorluklarla gerçekleşecek ki ter ve pıhtılaşmış kan sileceksiniz"
04.04.2018 00:00:00
Beşir bin Ebu Erakei Nebbal şöyle der:
Medine'ye gittiğimde İmam Muhammed Bâkır (aleyhisselam)'a uğradım. Merkebinin evinin kapısında eyerli olarak hazır durduğunu gördüm. Ben onun evinin karşısında oturdum ve onu bekledim. O evinden dışarı çıkınca ona selam verdim. O merkebe binmekten vazgeçip bana doğru yöneldi ve şöyle buyurdu: "Sen nereden geldin?"
Şöyle arz ettim: "Irak'tan."
Buyurdu ki: "Hangi şehirden?"
"Kûfe'den" dedim.
Şöyle buyurdu: "Yolda kimlerle birlikte geldin?"
Arz ettim ki: "Mühdise'lerle."
Şöyle sordu: "Mühdise kimlerdir?"
Dedim ki: "Mürcie'ler." (Peygamberimizden sonra kendi başlarına bir reis seçip, onun masum olmadığını itiraf etmelerine rağmen bütün sözlerini kabullenen fırka. Bunlar imamı Allah'ın değil de, halkın seçmesi ile gerçekleştiğine inanırlar).
Şöyle buyurdu: "Yazıklar olsun Mürcie'lere! Yarın Kaim'imiz kıyam ettiğinde bunlar kime sığınacaklar?"
Şöyle ar zettim: "Onlar diyorlar ki: Eğer böyle olursa siz ve biz adalet divanında eşit olacağız."
Buyurdu ki: "Her kim tevbe ederse Allah O'nun tevbesini kabul eder ve her kim içinde nifak gizliyorsa, Allah ondan başkasını rahmetinden uzaklaştırmaz ve her kim bir şey izhar ederse Allah onun kanını döker. Canım elinde olana and olsun ki, onları tıpkı kasap koyunu keser gibi kesecektir.
Şöyle arz ettim: "Onlar diyorlar ki; eğer öyle olursa işler düzelecek ve bir avuç kan dahi dökülmeyecek."
Şöyle buyurdu: "Asla! Canım elinde olana and olsun ki, biz ve siz pıhtılaşmış kan ve ter sileceğiz." Ve eliyle alnını gösterdi.
Beşir bin Nebbal'den rivayetle;
(Aynı olayı anlatır yalnız sonunda şöyle der):
Medine'ye gittiğimde İmam Muhammed Bâkır (aleyhisselam)'a şöyle arz ettim: "Onlar şöyle diyorlar: Mehdi kıyam ettiğinde işler kendiliğinden düzelecek ve bir avuç dahi kan dökülmeyecek."
Şöyle buyurdu: "Asla! Canım elinde olana and olsun ki, eğer işler kendiliğinden düzelseydi ön dişleri kırılan ve mübarek yüzü yaralanan Resûlullah için de kendiliğinden düzelirdi. Asla! Canım elinde olana and olsun ki, biz ve siz ter ve pıhtılaşmış kan sileceğiz." Sonra da eliyle alnını sildi.
Mufazzal bin Ömer şöyle der:
İmam Ca'fer es-Sâdık (aleyhisselam)'ın yanında Kaim (aleyhisselam)'ı anlattıklarında şöyle dedim: "Onun işlerinin kolaylıkla gerçekleşeceğini ümid ederim."
Ama o şöyle buyurdu: "Bu kıyam öyle zorluklarla gerçekleşecek ki ter ve pıhtılaşmış kan sileceksiniz."
Yunus bin Kibat şöyle der:
İmam Ca'fer es-Sâdık (aleyhisselam)'ın şöyle buyurduğunu duydum: "Doğrusu hak ehli hep zorluklar ve sıkıntılarla yaşamıştır. Ama bu yakın bir zamana kadar sürecek ve uzun bir afiyet (ve rahatlık başlayacak)." (Gaybet-i Numanî, Şeyh Muhammed bin İbrahim-i Numanî).
OKAN EGESEL
Medine'ye gittiğimde İmam Muhammed Bâkır (aleyhisselam)'a uğradım. Merkebinin evinin kapısında eyerli olarak hazır durduğunu gördüm. Ben onun evinin karşısında oturdum ve onu bekledim. O evinden dışarı çıkınca ona selam verdim. O merkebe binmekten vazgeçip bana doğru yöneldi ve şöyle buyurdu: "Sen nereden geldin?"
Şöyle arz ettim: "Irak'tan."
Buyurdu ki: "Hangi şehirden?"
"Kûfe'den" dedim.
Şöyle buyurdu: "Yolda kimlerle birlikte geldin?"
Arz ettim ki: "Mühdise'lerle."
Şöyle sordu: "Mühdise kimlerdir?"
Dedim ki: "Mürcie'ler." (Peygamberimizden sonra kendi başlarına bir reis seçip, onun masum olmadığını itiraf etmelerine rağmen bütün sözlerini kabullenen fırka. Bunlar imamı Allah'ın değil de, halkın seçmesi ile gerçekleştiğine inanırlar).
Şöyle buyurdu: "Yazıklar olsun Mürcie'lere! Yarın Kaim'imiz kıyam ettiğinde bunlar kime sığınacaklar?"
Şöyle ar zettim: "Onlar diyorlar ki: Eğer böyle olursa siz ve biz adalet divanında eşit olacağız."
Buyurdu ki: "Her kim tevbe ederse Allah O'nun tevbesini kabul eder ve her kim içinde nifak gizliyorsa, Allah ondan başkasını rahmetinden uzaklaştırmaz ve her kim bir şey izhar ederse Allah onun kanını döker. Canım elinde olana and olsun ki, onları tıpkı kasap koyunu keser gibi kesecektir.
Şöyle arz ettim: "Onlar diyorlar ki; eğer öyle olursa işler düzelecek ve bir avuç kan dahi dökülmeyecek."
Şöyle buyurdu: "Asla! Canım elinde olana and olsun ki, biz ve siz pıhtılaşmış kan ve ter sileceğiz." Ve eliyle alnını gösterdi.
Beşir bin Nebbal'den rivayetle;
(Aynı olayı anlatır yalnız sonunda şöyle der):
Medine'ye gittiğimde İmam Muhammed Bâkır (aleyhisselam)'a şöyle arz ettim: "Onlar şöyle diyorlar: Mehdi kıyam ettiğinde işler kendiliğinden düzelecek ve bir avuç dahi kan dökülmeyecek."
Şöyle buyurdu: "Asla! Canım elinde olana and olsun ki, eğer işler kendiliğinden düzelseydi ön dişleri kırılan ve mübarek yüzü yaralanan Resûlullah için de kendiliğinden düzelirdi. Asla! Canım elinde olana and olsun ki, biz ve siz ter ve pıhtılaşmış kan sileceğiz." Sonra da eliyle alnını sildi.
Mufazzal bin Ömer şöyle der:
İmam Ca'fer es-Sâdık (aleyhisselam)'ın yanında Kaim (aleyhisselam)'ı anlattıklarında şöyle dedim: "Onun işlerinin kolaylıkla gerçekleşeceğini ümid ederim."
Ama o şöyle buyurdu: "Bu kıyam öyle zorluklarla gerçekleşecek ki ter ve pıhtılaşmış kan sileceksiniz."
Yunus bin Kibat şöyle der:
İmam Ca'fer es-Sâdık (aleyhisselam)'ın şöyle buyurduğunu duydum: "Doğrusu hak ehli hep zorluklar ve sıkıntılarla yaşamıştır. Ama bu yakın bir zamana kadar sürecek ve uzun bir afiyet (ve rahatlık başlayacak)." (Gaybet-i Numanî, Şeyh Muhammed bin İbrahim-i Numanî).
OKAN EGESEL