logo
03 MAYIS 2024

KKTC'nin tek çıkış yolu TAM BAĞIMSIZLIK

"KKTC bağımsız bir devlet olarak dünya devletleri tarafından tanındığı zaman hiçbir meselesi kalmaz" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Bu olmadığı için hangi anlaşmayla olursa olsun KKTC'nin sonu hüsrandır" dedi
18.02.2014 00:00:00
ORHAN DEDE / KONYABağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Konya'da partisinin aday tanıtım toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Konya'da vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği programda 2 Kasım 2013'te Kıbrıs'ta gerçekleştirilen Milli Ekonomi Modeli ve KKTC Tarımı Sempozyumu'ndan bahseden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Yaklaşık 4 ay kadar önce Kıbrıs Türk Tarım Birliği'nin daveti üzerine Kıbrıs'a gittik. Orada bir Milli Ekonomi Modeli Kongresi yaptık. Kıbrıs şartlarında tarım ürünlerini için iç pazar yeterli değil, bundan dolayı dış pazara açılması şart. Bu şart için de Kıbrıs koşulları elverişli değil. Yetiştirilen ne kadar narenciye varsa Kıbrıslı kardeşlerimizin elinde çürüyor. Bize gelin yol gösterin, bu ürünlerimizi nasıl pazarlayacağız. Bir de bir Milli Ekonomi Modeli Kongresi burada yapın dediler. Bendenizin Kıbrıs'ta yaptığı tespitler şuydu; Esasen 1974 yılında adanın bağımsızlığı fiilen ilan edilirken rahmetli Bülent Ecevit ve rahmetli Erbakan müştereken aldıkları bir kararla Kıbrıs'a çıkarma yaptılar ve gerçekten Kıbrıs'ın bağımsızlığını ilan ettiler. Gelin görün ki o günden bu yana bu bağımsızlık, Türkiye tarafından kabul edilmiş görünse de dünya kamuoyuna kabul ettirilmediği için sanki burada bir Türk devleti yokmuş gibi bugüne kadar gelindi."KKTC tam bağımsız olmalıKKTC'de yapılan son kongrede Kıbrıs'ın mutlaka bir bağımsızlık kararıyla dünyaya tanıtılmasının şart olduğunu bizzat ifade ettiğini söyleyen Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş sözlerini şöyle sürdürdü: "KKTC'nin narenciye ürünlerini nasıl olurda dünyaya pazarlayabiliriz üzerine bazı arkadaşlara görev verdim. Rusya ile yakın temasta olmamız hasebiyle Prof. Dr. Vladimir Lisiçkin bize bir müjde getirdi. 'Biz Rusya'da konuştuk. Kıbrıs'ın 80 bin ton narenciyesini alacağız' dedi. O kongrede ben dedim ki; Kıbrıs'ın mallarını pazarlayamıyorsunuz. Bunun bir tek sebebi var. O sebep de bağımsız diye kabul ettiğimiz KKTC, gerçekte bağımsız değil. Onun için de Kıbrıs'ın acilen bağımsızlığının ilan edilmesi ve bütün dünya devletleri tarafından da tanınması lazımdır. Bizim bu kongremizden sonra bugüne kadar Kıbrıs diye bir konusu olmayan batı bir anda ayağa kalktı. 'Biz Kıbrıs meselesini çözeceğiz' dediler. Nasıl çözeceksiniz? Bağımsız olmayın da ne olursanız olun. Gelin Rumlara köle olun. Sevgili arkadaşlar Kıbrıs'ın tek yolu var. O da nedir? Fiilen bağımsızlığına kavuşan KKTC'nin hukuken de bağımsızlığına kavuşması ve dünya devletleri tarafından tanınması lazım. Kim yapacak bunu? Siyaset yapacak. Siyaset zaten Türkiye KKTC'yi bağımsız kabul etmesine rağmen sanki KKTC bağımsız değilmiş gibi bir politika takınıyor. Etrafındaki devletlere de söylediği bir şey yok. Ben dedim bu işi yaparım. Vallahi de yaparım, billahi de yaparım. KKTC'nin cumhurbaşkanı gelsin görüşelim. Evvela KKTC'yi Rusya'nın tanımasını sağlarım, sonra da Türk dünyasına tanıtırım. Sonra da Uzakdoğu'ya tanıtırım."KKTC elimizden çıkıyorKıbrıs'ta başlayan müzakere sürecinde Türkiye'nin kandırılmaya çalışıldığını söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Şimdi önümüze bir av attılar. Bu avla bizi kandırmaya çalışıyorlar. Bu maddeleri okuyorum. Kurulması amaçlanan Federal Kıbrıs'ın hangi koşullarda oluşturulacağı, dört aydır süren pazarlıklar neticesinde ortak bir metinde toplandı. 1- Yeni devlet, siyasi eşitlik temelinde iki toplumlu iki bölgeli federasyona dayalı olacak. Bu çok güzel gayet mükemmel. Futbolu bilenler bilir bunlar ara pası. Ondan sonra gole giderler.2- BM ve AB'nin üyesi olarak tek vatandaşlık, tek temsiliyet ve BM'ye üye ülkelerin sahip olduğu özellikte tek egemenliği bulunacak. Bu da güzel...3- Egemenlik Kıbrıslı Türk ve Rumlara eşit yayılacak. Bu da güzel...4- Kurucu devletler yetkilerini federal hükümetten bağımsız kullanacak. 5- Birleşik Kıbrıs vatandaşları ayrıca Türk ve Rum kurucu devletinden herhangi birinin vatandaşı olacak. Bu da güzel. Yani istediğin tarafın vatandaşı olacaksın. 6- Hiçbir taraf diğer taraf üzerinde otorite ve idari yetkiye sahip olmayacak.7- Birleşik Kıbrıs, her iki tarafta eş zamanlı ve ayrı ayrı düzenlenecek referandumdan sonra ortaya çıkacak. Şimdi gelelim asıl zehirlerine...8- Başka bir ülke ile herhangi bir şekilde kısmi veya bütün olarak bölünme, birleşme ya da ayrılma hakkı yasaklanacaktır. İşte şimdi geldi golü attılar. Önce seni ortada gezdirecekler, başını okşayacaklar. Sonra da diyor ki sakın ha filan devletle birleşeyim diye düşünme. Yani ey Kıbrıs Türk halkı sakın hatırınıza Türkiye'yi getirmeyin, Türkiye'yi boşayacaksınız. Türk Silahlı Kuvvetlerine adayı biz yasak edeceğiz diyor. Bu metnin açık anlamı budur. Kıbrıs'ın tanınması lazım. KKTC bağımsız bir devlet olarak dünya devletleri tarafından tanındığı zaman hiçbir meselesi kalmaz. İstediği şekilde ticaretini yapar, alışverişini yapar. İç ve dış siyasetini belirler ve de dünya kamuoyunda olması gerektiği yere yerleşir. Şimdi bu olmadığı için hangi anlaşmayla olursa olsun KKTC'nin sonu hüsrandır. Nasıl 74 öncesi çocuklar ölü olarak bulunuyorsa, bir kör kurşunla KKTC'deki insanlar kurban gidiyorsa KKTC'nin geleceği korkarım ki bu noktaya doğru gitmek üzeredir. Eğer biz Türkiye olarak KKTC'ye sahip çıkmazsak çok samimi konuşuyorum böyle bir yavru vatan elimizde kalmayacak." Haydar Hoca nereye giderse baştır Kendisine karşı 'Rus yanlısı' diyerek bir karalama kampanyası yapanlardan bahseden Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Haydar Hoca nereye giderse gitsin baştır" dedi. BTP Lideri şöyle konuştu: "Haydar Hoca Rus yanlısı oldu gibi güya kendi kafalarınca bir küçültme propagandasına giriyorlar. Haydar Hoca nereye giderse baştır. Bunu nefsim adına konuşmuyorum milletim adına konuşuyorum. Evet, biz Rusya'yla çok sıkı bir diyalog halindeyiz, doğru. Ama arkadaşlar ben Rusya'dan bir şey almaya gitmedim. Rusya bana hiçbir şey vermedi. Rusya dedi ki; 'senin ekonomi sistemin öyle bir sistem ki biz komünizmi yaşadık fayda görmedik. Kapitalizmi yaşadık daha kötü olduk. Senin sistemini yıllardan beri takip ediyoruz bunu uygulamak istiyoruz bize ne dersin?' Ben de evvela bu tezin ülkemde uygulanmasını istediğimi belirttim. Bugüne kadar Türk kamuoyu bu görevi üstlenmedi. Alın uygulayın eğer tıkandığınız yerler varsa ben de size destek olurum dedim. 2006 yılından bu yana Milli Ekonomi Modeli'ni uygulamaya koydular. Onlar bizim sistemi uyguladıkça bir adım yaklaştılar, bir daha uyguladılar bir adım daha yaklaştılar. Öyle oldu ki Rusya nerdeyse benim sağ ayağım ve sol ayağım haline geldi. Ve arkadaşlar bana yaklaştıkça Müslümanlığın esintilerini de yaşama fırsatı buldular. Birçok arkadaşım orada Müslüman oldu. Yani ben Amerika'ya gitmedim, Amerika'nın esintisiyle kilise açmadım, Amerika'nın esintisiyle dinler bahçesi açmadım, Amerika'nın esintisiyle milyon dolarlar harcayıp kilise tamir etmedim. Ne yaptım? Ben Rusya'ya gittim bir Müslüman Türk olarak tavrımı koydum. İnsanlığımı ortaya koydum, çalışkanlığımı ortaya koydum ve onlar da bize bunlar Türk, Müslüman dediler. Kim söyledi bunu? Bir numaralı Türk düşmanı olarak bilinen insan Jirinovski söyledi. Çok muhterem Ünal Hocam şahittir." Hayatı minnetsiz yaşadımTürkiye'de kendisi kadar rahatsız edilen bir başka kişinin olmadığını söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş konuşmasını şöyle sürdürdü: "Hayatı ben minnetsiz yaşadım arkadaşlar. Doğru yaşadım, dürüst yaşadım ama kurallarımdan zerre taviz vermedim. İnsanlar değil, beni denetleyenin ilahi irade olduğunu bilen bir kardeşinizim. Beni her zaman O denetliyor, kulların denetlemesi bir şey değil. Buna inandığın zaman yanlışın hiç çıkmaz. Nereden mi biliyorum? Arkadaşlar bana açılan dava dosyaları 40 bin sayfa. Türkiye'de bu kadar rahatsız edilen bir başka adam yoktur. Ama 40 bin sayfadan yargılanan Haydar Hoca bir ceza almadı. Neden böyle? Çünkü ben vatanıma, devletime, dinime ve askerime sımsıkı bağlıyım. Onlar benim bir parçam. Devlet düşmanlığı yapmak, asker düşmanlığı yapmak bu ülkede bir dönem revaçtaydı. Bu düşmanlıklar yapılırken ben, 'ey millet sen ne yapıyorsun? Senin asker dediğin, devlet dediğin senin zırhındır. Bu olmadığı zaman yok olursun' dedim. Haydar hoca derin devletin adamı dediler. Niye? Devleti yıkmayalım, devleti örselemeyelim, o devlet olmazsa biz yok oluruz dediğim için. Haydar Hoca askerin adamı dediler. 'Askere dokunmayalım onlar bizim evlatlarımız. Yanlışları varsa telafi edelim, terbiye edelim' dediğim için. Vallahi ne o devletin adamı ne de askerin adamıyım. Ben Allah adamıyım. Ama değil mi ki bu devlet ve bu asker bu milleti koruyor, bu kutsaldır. Buna dokunamazsın. Buna dokunduğun zaman Allah senin belanı verir. Ama Hocam bunların yanlışları yok mu? Benim böyle bir iddiam yok. Elbette yanlışları var. İnsan beşerdir, hataları olacak, yanlışları olacak. Bana Haydar Baba diyorlar, babaysam bu çocukları terbiye etmem lazım. Benim anlayışım bu." 
Erdoğan cephesinden algı oyunları
Boş koltukla ne mesaj verdi?
Özgür Özel ayrılırken yüzü gülüyordu
Erdoğan-Özel görüşmesi 1.5 saat sürdü
Bakan Yardımcısı davacı olmuştu
Barış Terkoğlu'na 2 yıl hapis
Acı gerçek!
Asgari ücretle sadece 5 bilet alınabiliyor
'Değerli eş genel başkanlar...'
Kurtulmuş'tan DEM'e anayasa ziyareti
Erdoğan Bayraktar davacı oldu
Kılıçdaroğlu hakkında hapis cezası istendi
İTO'ya göre en çok çocuk bluzunun fiyatı artmış
242 ürünün 155'inin fiyatı arttı
"Protestolara değil, Gazze'ye odaklanmalıyız"
ABD'li Senatör Sanders'tan kritik uyarı
İmalatta hava kötü!
10 sektörün 8'inde üretim zayıfladı
Meteorolojiden uyarı geldi
34 il için sarı kodlu alarm
İsmailağa'dan Cübbeli'ye 15 Temmuz suçlaması
Erdoğan için 'Gözünüz aydın' dedi
AK Parti MYK'dan çıkan kararlar sızdı
Erdoğan 'peyderpey' kelle alacak!
'İthalatı artırırken ihracatı baskılayabilir'
İTO'dan 'kur baskısı' uyarısı
Nedeni hiç düşünmediğiniz bir şey olabilir
Sürekli başınız ağrıyor mu?
Erdoğan cephesinden algı oyunları
Boş koltukla ne mesaj verdi?
Özgür Özel ayrılırken yüzü gülüyordu
Erdoğan-Özel görüşmesi 1.5 saat sürdü
Bakan Yardımcısı davacı olmuştu
Barış Terkoğlu'na 2 yıl hapis
Acı gerçek!
Asgari ücretle sadece 5 bilet alınabiliyor
'Değerli eş genel başkanlar...'
Kurtulmuş'tan DEM'e anayasa ziyareti
Erdoğan Bayraktar davacı oldu
Kılıçdaroğlu hakkında hapis cezası istendi
İTO'ya göre en çok çocuk bluzunun fiyatı artmış
242 ürünün 155'inin fiyatı arttı
"Protestolara değil, Gazze'ye odaklanmalıyız"
ABD'li Senatör Sanders'tan kritik uyarı
İmalatta hava kötü!
10 sektörün 8'inde üretim zayıfladı
Meteorolojiden uyarı geldi
34 il için sarı kodlu alarm
İsmailağa'dan Cübbeli'ye 15 Temmuz suçlaması
Erdoğan için 'Gözünüz aydın' dedi
AK Parti MYK'dan çıkan kararlar sızdı
Erdoğan 'peyderpey' kelle alacak!
'İthalatı artırırken ihracatı baskılayabilir'
İTO'dan 'kur baskısı' uyarısı
Nedeni hiç düşünmediğiniz bir şey olabilir
Sürekli başınız ağrıyor mu?

Barış Terkoğlu'na 2 yıl hapis cezası

Gazeteci Barış Terkoğlu, Adalet Bakan Yardımcısı Akın Gürlek’in şikayeti üzerine, 'terörle mücadele görev almış kişileri hedef göstermek' suçlamasıyla yargılandığı davada 2 yıl hapse mahkum edildi.
02.05.2024 15:44:00
Cumhuriyet
Barış Terkoğlu'na 2 yıl hapis cezası
Barış Terkoğlu'na 2 yıl hapis cezası
Cumhuriyet yazarı gazeteci Barış Terkoğlu'nun, Odatv internet sitesinde yayımlanan, "Türkiye'nin gündemindeki kararları hep aynı hakim veriyor" başlıklı haber ve Cumhuriyet Gazetesi'nde yayımlanan, "Türkiye'yi karıştıran hakimi nereden hatırlıyorum" başlıklı yazısı gerekçe gösterilerek, Adalet Bakan Yardımcısı Akın Gürlek'in şikayeti üzerine, 'terörle mücadele görev almış kişileri hedef göstermek' suçlamasıyla açılan davanın karar duruşması bugün görüldü. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya Barış Terkoğlu ile avukatları katıldı.

Cumhuriyet'ten Fahrettin Öztürk'ün haberine göre savcı, önceki duruşmada sunduğu esasa ilişkin mütalaasını tekrar ettiğini belirterek, Terkoğlu'nun 'terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek' suçundan cezalandırılmasını istedi.

'KANUNUN MAKSADINA TERS BİR MÜTALAA'

Esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapan Barış Terkoğlu, "Hakimler, savcılar, polisler birer yurttaştır. Dolayısıyla yaptıkları eylemler, aldıkları kararlar nedeniyle eleştirilebilirler. Onlara ayrı bir koruma zırhı Anayasa'ya aykırıdır. Yazdığım yazıların yüzde 90'ında yargıyı eleştiriyorum. Bu başka bir şey, hedef göstermek başka bir şey. Kanunun maksadıyla ters düşen bir mütalaa söz konusu. Kimi hakim ve savcılara eleştirilemezlik getiren bir mütalaa söz konusu" ifadelerini kullandı.

'BU DAVALAR ELEŞTİRİ YAPILMASIN DİYE AÇILIYOR'

Terkoğlu, savunmasının devamında Odatv internet sitesindeki haberin, Anka Haber Ajansı'ndan alındığını, kendisinin o dönem Odatv'de Haber Müdürü olarak görev yaptığını ve hukuk önünde bir sorumluluğunun olmadığını kaydetti. Anka Haber Ajansı'ndan alınmış bir haber nedeniyle haber müdürünün yargılanamayacağını belirten Terkoğlu, nunun kanuna aykırı olduğunu ifade ederek, gazetecilik adına ANKA'nın haberinde bir sorun ya da hedef gösterme olduğunu da düşünmediğini kaydetti. Cumhuriyet Gazetesi'ndeki yazısına ilişkin beyanda bulunan Terkoğlu, "Akın Gürlek'in hakimliğin dışına çıkarak siyasi kararlar verdiği için eleştiriliyor. Bu davalar eleştiri yapılmasın diye açılıyor" diye konuştu.

Barış Terkoğlu'nun avukatı Tugay Topbaş, Odatv'de yayımlanan haberin Anka Haber Ajansı'ndan alındığını bu nedenle müvekkilinin cezai sorumluluğunun bulunmadığını belirtti. Avukat Topbaş, "Hakim ve savcıya 'terörle mücadele görevlisi' demek, hakimi hiyerarşik yapı içinde alelade bir memura dönüştürür. Oysa hakim Türk milleti adına çalışan bir yargı subjesidir. Suçun maddi ve manevi unsurları oluşmamıştır. Beraat talep ediyoruz" dedi.

Terkoğlu'nun avukatlarından Enes Hikmet Ermaner ise müşteki Akın Gürlek'in kimliğinin kamuoyu tarafından bilinir olduğunu, Gürlek'in verdiği kararların, kendisine bir koruma zırhı sağlamayacağını, aksine verdiği kararların kanuna aykırı olduklarını ve kamuoyu önünde tartışılmasının söz konusu olduğunu ifade etti. Avukat Ermaner, suçun oluşabilmesi için müvekkili Terkoğlu'nun özel bir saikle Gürlek'i hedef göstermesi gerektiğini, ancak müvekkilinin böyle bir durumunun söz konusu olmadığını söyledi.

'ANAYASAL HAKKIM GÖZETİLSİN'

Karar açıklanmadan önce kendisine son sözü sorulan Terkoğlu, kimsenin hedef gösterilmediğini, aksine kamuoyunun bilgilendirildiğini ve eleştiri özgürlüğü hakkını kullandığını söyleyerek, "Sizden de Anayasal hakkımı gözeterek beraatıma karar vermenizi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.

Kararını açıklayan mahkeme, Barış Terkoğlu'nun üzerine atılı, 'terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme' suçunu işlediği kanaatine varıldığını kaydederek, Terkoğlu'nu 2 yıl hapis cezasına mahkum etti.

Sınırlarımız kevgir

Van'da jandarma ekiplerince yürütülen çalışmalar sonucunda bir ayda 542 düzensiz göçmen yakalandı
02.05.2024 10:10:00
İhlas Haber Ajansı
Sınırlarımız kevgir
Sınırlarımız kevgir
Van'da jandarma ekiplerince yürütülen çalışmalar sonucunda bir ayda 542 düzensiz göçmen yakalandı.

Van Valiliğinden yapılan açıklamada, İl Jandarma Komutanlığınca göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti faaliyetlerinin önlenmesine yönelik yürütülen çalışmaların devam ettiği belirtildi.

Açıklamada, '1 -30 Nisan 2024 tarihleri arasında Cumhuriyet Başsavcılıkları koordinesinde; Van İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti ile mücadele kapsamında yürütülen çalışmalar neticesinde toplam 184 olayda 542 düzensiz göçmen şahıs yakalanmış, 102 organizatör hakkında yasal işlem yapılmıştır' denildi.

İsmailağa Cemaati’nden Cübbeli Ahmet'e suçlama: 15 Temmuz gecesi, birini arayarak Erdoğan için "Gözünüz aydın bu da ancak böyle gönderildi" dedi

02.05.2024 10:09:00 / Güncelleme: 02.05.2024 12:01:57
Independent Türkçe
İsmailağa Cemaati’nden Cübbeli Ahmet'e suçlama: 15 Temmuz gecesi, birini arayarak Erdoğan için "Gözünüz aydın bu da ancak böyle gönderildi" dedi
İsmailağa Cemaati’nden Cübbeli Ahmet'e suçlama: 15 Temmuz gecesi, birini arayarak Erdoğan için "Gözünüz aydın bu da ancak böyle gönderildi" dedi
Hasan Kılıç'ın ölümünün ardından başlayan liderlik kavgasıyla gündeme gelen İsmailağa Cemaati, kapılarını ilk kez gazetecilere açtı.

Söz konusu toplantıda 15 Temmuz darbe girişiminde sokağa ilk çıkan grupların başında olduklarını belirten cemaat üyeleri, herhangi bir bağlarının olmadığını deklare ettikleri Ahmet Mahmut Ünlü hakkında da dikkati çeken bir iddiada bulundu. Toplantıya katılan gazetecilerden Independent Türkçe Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Çiçek, kamuoyunda Cübbeli Ahmet olarak da bilinen Mahmut Ünlü hakkında konuşulanları "Cübbeli Ahmet Hoca'nın 15 Temmuz gecesi yanındaki kişinin telefonundan birini arayarak Recep Tayyip Erdoğan için 'Gözünüz aydın bu da ancak böyle gönderildi' dediğini bunu ilgili mercilere ilettiklerini ileri sürüyorlar" şeklinde aktardı.

İsmailağa Cemaati, Fatih'teki İsmailağa Camii'nin kapılarını gazetecilere açtı. Toplantıya katılanlardan biri de Independent Türkçe Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Çiçek oldu.

Çiçek, dün kaleme aldığı yazısında İsmailağa cemaati içinde neler yaşandığını 30 soruda derledi.

Çiçek'in aktardığına göre, kahvaltı ile başlayan toplantıyı gazeteci Ekrem Kızıltaş modere etti.

Cübbeli Ahmet açıklaması

Nevzat Çiçek, söz konudu toplantıdan şunları aktardı:

"Cübbeli Ahmet Hoca'nın cemaatin hiçbir karar organında hiçbir zaman olmadığını, Mahmut Efendi tarafından oluşturulan 8 kişilik istişare heyetinde yer almadığını; sadece Mahmut Efendi tarafından kendisine tefsir heyetinde yer verildiğinin altını çizerek, 'Hiçbir zaman cemaati temsil etmedi. Öyle bir görevi olmadı ve öyle bir görevde verilmedi' diyorlar.

Cübbeli Ahmet Hoca ile ilgili bugüne kadar susmalarının, 'Kimsenin gönlünü kırmayalım' anlayışından kaynaklandığını, kendisine sürekli olarak arkadaşların gönderilerek uyarıldığını ama Cübbeli Ahmet Hoca'nın verdiği hiçbir sözü tutmadığını iddia ediyorlar.

Cübbeli Ahmet ve başka kimseler tarafından, FETÖ ve İsmailağa kelimelerinin yan yana gelmesinin bile kendilerini çok rahatsız ettiğini, meseleye siyasetin ötesinde imanî olarak baktıklarını geçmişte FETÖ'nün cemaat üzerinde birçok operasyon yapmaya çalıştığını, Çavuşbaşı süreci başta olmak üzere birçok süreci böyle okuduklarını belirtiyorlar."

"Cübbeli Ahmet'in cemaati bitirmek için çalıştığını bununla görevlendirildiğini iddia ediyorlar"

Çiçek'in aktardığına göre, toplantıda 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili de şunlar konuşuldu:

"15 Temmuz darbe girişimi sırasında bütün mensuplarına sokağa çıkmaları için çağrı yaptıklarını ve ilk sokağa çıkan grupların başında yer aldıklarını ifade ediyorlar. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Mahmut Efendi'yi Çavuşbaşı'na götüren ekibin içerisinde bazı kişilere FETÖ meselesinden dolayı yurt dışına çıkış yasağı konduğunu söylüyorlar. Cübbeli Ahmet Hoca'nın 15 Temmuz gecesi yanındaki kişinin telefonundan birini arayarak Recep Tayyip Erdoğan için 'Gözünüz aydın bu da ancak böyle gönderildi' dediğini bunu ilgili mercilere ilettiklerini ileri sürüyorlar. Cübbeli Ahmet'in cemaati bitirmek için çalıştığını bununla görevlendirildiğini iddia ediyorlar. Cübbeli Ahmet'in cezaevi vb korkularından dolayı bazı insanların dediğini yaptığını söylüyorlar. Cübbeli Ahmet ve Doğu Perinçek arasındaki ilişki ve açıklamalardan dolayı sürekli yıpratıldıklarını ve açıklama yapmak durumunda kaldıklarını belirtiyorlar."

Ankara'da bazı metro istasyonları hizmet dışı kaldı

Ankara'da dün akşam saatlerinde başlayan kuvvetli sağanak nedeniyle metro hattının Yenimahalle-Atatürk Kültür Merkezi istasyonları arasında kalan bölümü hizmet dışı kaldı.
02.05.2024 09:53:00 / Güncelleme: 02.05.2024 09:58:08
İhlas Haber Ajansı
Ankara'da bazı metro istasyonları hizmet dışı kaldı
Ankara'da bazı metro istasyonları hizmet dışı kaldı
Ankara'da dün akşam saatlerinde etkili olan gök gürültülü kuvvetli sağanak yağış ulaşımın da aksamasına sebep oldu. Ankara Metrosu Akköprü İstasyonu'nu su basması nedeniyle Yenimahalle-Atatürk Kültür Merkezi istasyonları arasında seferler yapılamadı.

Elektrik Gaz Otobüs (EGO) Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, 'Değerli vatandaşlarımız, Ankara'yı etkisi altına alan sağanak yağış nedeniyle Ankara Metrosu Akköprü İstasyonu'nda su seviyesi yeniden kritik seviyeye yükselmiştir. Bu nedenle Atatürk Kültür Merkezi ve Yenimahalle istasyonları arasında ulaşım ring otobüsleriyle sağlanacaktır' ifadelerine yer verildi.



Öte yandan, dün metro hatlarında kesinti yaşanması nedeniyle OSB Törekent-Atatürk Kültür Merkezi istasyonları arasında da seferler yapılamamıştı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.