Önce "iflas erteleme"ye bakalım; uygulamada zor duruma düşen sermaye şirketleri iflas ertelemesi yoluyla alacaklıların baskısından bir süre kurtulup, zaman kazanmak için iflas ertelemesi kurumuna başvurmaktaydılar. Ancak, OHAL (Olağanüstü Hal) sürecinde çıkarılan 669 sayılı KHK (Kanun Hükmünde Kararname) ile iflas erteleme yasaklandı.
Ödeme güçlüğü çeken şirketlerin, alacaklıların icra takibi baskısından kurtulup toparlanmak için zaman kazanmaya dönük iflas erteleme talepleri yasaklanınca, zordaki şirketler bu kez konkordato yoluna başvurmaya başladılar.
Konkordato, borçlu şirketlerin alacaklılarıyla anlaşarak borçlarını yapılandırmalarına ilişkin bir anlaşmadır aslında. Borçlu, borçlarının en az yarısını ödemek, kalan borçlarını da bir ödeme takvimine bağlamak konusunda alacaklılarının üçte ikisiyle anlaşma yapmaktadır.
Yapılan bu anlaşmanın herhangi bir borç erteleme anlaşmasından farkı ise, anlaşma konusunda mahkemelerin devreye girmesidir. Mahkeme konkordatoyu onaylarsa, borçlu şirket, kendisine verilen süre içerisinde icra takiplerine karşı korunmuş olur.
28 Şubat 2018'de İcra İflas Kanunu'nda yapılan bir değişiklikle, konkordato talep edebilecek borçluların, sermaye şirketi olma zorunluluğu ortadan kaldırıldı. Böylece, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen ya da vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, ister şirket, ister şahıs olsun, konkordato talep edebilecektir.
Bu yolun açılmasının sebebi bellidir; ülkede borçlular borcunu ödeyemez duruma düşmüşlerdir. Ve konkordato patlamıştır.
Tabloya birlikte bakalım:
1. Bireysel kredi kartı borcunu ödeyemeyen gerçek kişi sayısı 1.025.000.
2. Bireysel kredi kartı borcunu ödeyemeyen şahıs sayısı 2018 Haziran ayında 77 bin iken 2018 Temmuz ayında bu sayı 81 bine ulaşmış.
3. Bireysel kredilerini ödeyemeyen gerçek kişi sayısı 1.088.000.
4. Bireysel kredilerini ödeyemeyen gerçek kişi sayısı 2018 Haziran ayında 85 bin iken 2018 Temmuz ayında bu sayı 102 bine ulaşmış.
5. Temmuz 2017'den Temmuz 2018'e kadar protesto olan senet sayısı 985 bin adet. Parasal karşılığı 16 milyon 122 bin lira.
6. Protesto olan senetlerin parasal karşılığı 2018 Haziran ayında bir milyon 242 bin liradan 2018 Temmuz ayında neredeyse iki misli artarak 2 milyon 543 bin liraya ulaşmış.
7. Temmuz 2017'den Temmuz 2018 'e kadar karşılıksız çıktığı için bankalarca işlem yapılan çeklerin parasal karşılığı 20 milyar Türk lirası.
Konkordato talebi kabul edilen borçlu sayısı 7 bine doğru tırmanıyor.
Borçlu borcunu ödeyemezse; alacaklılar, borçlu bireyse haciz; şirketse iflas yoluyla takip yapıp alacaklarını tahsile çalışacaklardır.
Sırf borçtan kurtulmak için konkordatoya başvurmak dürüstlük kuralıyla bağdaşmaz. Yargının bunu çok iyi süzmesi gerekir.
Atak ve atik olalım derken.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023