logo
24 KASIM 2025


Kul mâsivanın tehlikelerinden Zikrullah ile kurtulur

“Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: Her doğan çocuk fıtrat üzere (İslam üzere) doğar; (isterseniz) şunu okuyun: ‘Ey Muhammed! Hakka yönelerek kendini Allah’ın insanlara yaratılışta verdiği dine ver. Zira Allah’ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler

12.11.2024 08:07:00
Haber Merkezi
Kul mâsivanın tehlikelerinden Zikrullah ile kurtulur
Kul mâsivanın tehlikelerinden Zikrullah ile kurtulur
Ebû Hureyre'den, "Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: Her doğan çocuk fıtrat üzere (İslam üzere) doğar; (isterseniz) şunu okuyun: 'Ey Muhammed! Hakka yönelerek kendini Allah'ın insanlara yaratılışta verdiği dine ver. Zira Allah'ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.' 

Sonra onu ebeveyni (Yahudi ise) Yahudileştirir, (Hıristiyan ise) Hıristiyanlaştırır ya da Mecûsi ise Mecûsileştirir. Tıpkı hayvanın doğurduğu yavrusu gibi… Onda burnu veya kulağı kesik görebilir misiniz?" 

İnsan ruhu, Cenâb-ı Hakk'ın nefhâ-i İlâhîsini taşıması sebebiyle; insan, bu denî âleme gelirken tertemiz olarak gelir. Dikkat edilirse, yeni doğan bir bebeğin nefesi misk gibi tertemiz kokar. O henüz daha günah kirine bulaşmamıştır, günahlarla kirlenmemiştir. Tertemizdir.

Tertemiz olarak bu dünyaya gelen insanoğlu, günah kiri ile bu denî âlemde tanışır. Peygamber Efendimizin hadisinde de belirtildiği üzere her doğan İslam fıtratı üzere doğar. Hadiste kastedilen anne-babasının onu saptırmasından kasıt, kişinin içinde yaşadığı dünya ve çevresidir.

Günahlar insana bu dünya ile bulaşır. Kişi günahlarını doğuştan getirmez.  Âyet-i kerimelerde Cenâb-ı Hakk şöyle buyuruyor:

"O kâfirler ki, dinlerini bir eğlence ve oyun edindiler de dünya hayatı onları aldattı. Onlar, bugünleri ile karşılaşacaklarını unuttukları ve âyetlerimizi bile bile inkâr ettikleri gibi Biz de bugün onları unuturuz."

"Ey cin ve insan topluluğu! İçinizden size âyetlerimi anlatan ve bugünle karşılaşacağınıza dâir sizi uyaran peygamberler gelmedi mi? Derler ki: 'Kendi aleyhimize şahitlik ederiz.' Dünya hayatı onları aldattı ve kâfir olduklarına dâir kendi aleyhlerine şahitlik ettiler." 

Demek ki, aldatan ve günaha sürükleyen dünya hayatıdır. Günahlar, insandan temizlenmediği müddetçe insan ruhu esâret altındadır. Onu sahibine ulaştırıp gerçek mânâda hürriyete kavuşturmak ise, ibâdetler ve zikrullah ile nefis tezkiyesi ve terbiyesi yolu ile mümkündür. 

Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde buyurur ki: "Allah'ı ananlar ile onları dost edinenler âlimler ve ilim talep edenler dışında dünya ve içindekiler mel'undur (lanetlenmiştir)."
 
Dünya ve içindekilerin mel'un oluşu mâsiva olmaları sebebiyledir. Lanetlenenler içinden Allah'ı ananların, onları dost edinenlerin, âlimlerin ve ilim talep edenlerin istisna edilmesi; onların dertlerinin, mâsivadan arınmak, Allah'a vâsıl olmak ve O'nunla olmak istemeleri sebebiyledir.

İnsan, bu dünyanın aldatıcı olmasına rağmen, Allah ile beraber olduğu zaman, dünyanın bu aldatıcılığından kurtulabilir. Bu yaşanmıştır ve yaşanabilen bir hâldir.

Cenâb-ı Hakk'ın kullarından istediği de budur. Tasavvuf, halk içinde Hakk ile beraber olma hâlidir. Nitekim tasavvuf, İslam'ın yaşanılır tarzıdır; İslam'ın yaşanılır hâl boyutudur. Resûlullah'ın (s.a.a.), sahabesinin ve özellikle de Ehl-i Beyt'inin hâli-hayatıdır.

Cenâb-ı Hakk, bizden, dünyayı yaşarken O'nunla beraber olmamızı, O'ndan gâfil olmamamızı istiyor. İnsan dünya işlerine dalıp Allah'ın zikrinden gâfil olursa, en büyük zarardadır. Böyleleri için Cenâb-ı Hakk şu ikazı yapıyor:

"Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah'ı anmaktan alıkoymasın. Kim bunu yaparsa işte onlar ziyana uğrayanlardır." 

Abdulkadir Geylani Hazretleri, "Geylani Tefsiri" adlı eserinde, Nâs Sûresi'nin tefsirinde, sûrenin hatimesi bölümünde der ki:

"Ey kurtuluşu talep eden! Ey ihlâsa düşkün! Sakın ha sakın, hevâ ve hevese uymayasın! Sakın ha sakın, şehvetlerinle yüzüstü düşüp kalmayasın!

Eğer insan, hevâ ve hevesine uyacak, şehevî kuvvetlerine bağlanıp kalacak olursa, onun kalbi artık Şeytan'ın yuvası ve madeni hâline gelir. Zira hevâ ve heves, Şeytan'ın gıdası ve besin kaynağıdır. Fakat insan eğer şehvetleri ile mücahade hâlinde, savaş hâlinde olursa, Şeytan ona musallat olamaz. Bu durumda ise onun kalbi meleklerin mekânı ve yurdu olur.

Dünyayı ve nefsin arzularını anma hâli kalp üzerinde baskın gelirse, işte o zaman Şeytan kendisine geniş bir alan bulur. Şerri ve sonucu kötü olan her şeyi pompalamaya, vesvese vermeye başlar. Böylece o kişiyi uçurumlara düşürür.

Buna karşılık insan, her ne zaman şehvetlerinden, nefsanî arzu ve isteklerinden yüz çevirir, onlarla layığı veçhiyle mücahade ve mücadele eder, ibâdet ve taata hakkıyla yönelirse, işte o zamanda, Melik olan Allah-u Teâlâ ona hayrı ve iyiliği ilham eder, kurtuluş vesilelerini ona kolaylaştırır. Cennet'e ulaşmanın yollarını gösterir ve öğretir." (Prof. Dr. Haydar Baş Dua ve Zikir eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Parkta faciadan dönüldü
4 çocuk, elektrik akımına kapıldı
Gündemde ne vardı?
Erdoğan Putin ile görüştü
Öğretmenler yoksul, umutsuz ve korunmasız
Öğretmenlerin sorunları saymakla bitmiyor
Erdoğan gazetecilere açıklamalarda bulundu
'Ateşkesin eksiksiz uygulanması şarttır'
'Bahis operasyonu devam edecek'
'Interpol de UEFA da devrede'
Şap hastalığı hayvancılığı vurdu, Tarım Bakanı sessiz
Şapın etkisi 6 Şubat depremi gibi olacak, fiyatlar yükselecek
Sözde Barış Kurulu'nda yer alan Blair sahnede
Tepkilerin odağında olan Tony Blair Filistinli yetkili ile görüştü
Netanyahu'dan Lübnan'a yeni saldırı tehdidi
İsrail'in Beyrut'a saldırısında 5 kişi öldü, 28 kişi yaralandı
Bir müthiş geri dönüş daha
Fenerbahçe Rize'yi 5 golle geçti
Beşiktaş'ta işler kötü gidiyor
Samsunspor ile 1-1 berabere kaldı
İran'dan ABD çıkışı geldi
"ABD, müzakere konusunda ciddi değil"
COP31'de Türkiye kararı
2026'da ev sahibi Türkiye olacak
İstanbul'da fabrika yangını
Güngören'deki yangına müdahale ediliyor
Türkiye'nin en büyük toplu can kayıplarından biri
97 kişinin öldüğü o ev aradan geçen 45 yıla rağmen olayın izlerini taşıyor
Kazandı ama ağır yaralı!
Galatasaray derbi öncesi hata yapmadı
Parkta faciadan dönüldü
4 çocuk, elektrik akımına kapıldı
Gündemde ne vardı?
Erdoğan Putin ile görüştü
Öğretmenler yoksul, umutsuz ve korunmasız
Öğretmenlerin sorunları saymakla bitmiyor
Erdoğan gazetecilere açıklamalarda bulundu
'Ateşkesin eksiksiz uygulanması şarttır'
'Bahis operasyonu devam edecek'
'Interpol de UEFA da devrede'
Şap hastalığı hayvancılığı vurdu, Tarım Bakanı sessiz
Şapın etkisi 6 Şubat depremi gibi olacak, fiyatlar yükselecek
Sözde Barış Kurulu'nda yer alan Blair sahnede
Tepkilerin odağında olan Tony Blair Filistinli yetkili ile görüştü
Netanyahu'dan Lübnan'a yeni saldırı tehdidi
İsrail'in Beyrut'a saldırısında 5 kişi öldü, 28 kişi yaralandı
Bir müthiş geri dönüş daha
Fenerbahçe Rize'yi 5 golle geçti
Beşiktaş'ta işler kötü gidiyor
Samsunspor ile 1-1 berabere kaldı
İran'dan ABD çıkışı geldi
"ABD, müzakere konusunda ciddi değil"
COP31'de Türkiye kararı
2026'da ev sahibi Türkiye olacak
İstanbul'da fabrika yangını
Güngören'deki yangına müdahale ediliyor
Türkiye'nin en büyük toplu can kayıplarından biri
97 kişinin öldüğü o ev aradan geçen 45 yıla rağmen olayın izlerini taşıyor
Kazandı ama ağır yaralı!
Galatasaray derbi öncesi hata yapmadı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.