logo
16 NİSAN 2024

Kürt Murat

18.10.2015 00:00:00
"Bu dünyada bir nesneye/Yanar içim göynür özüm/Yiğit iken ölenlere/Gök ekini biçmiş gibi.""Türk'le Kürt kardeştir, aynı boydandır, bir milletin iki koludur. Birisi sağ koludur, diğeri sol koludur." Bu sözler geçtiğimiz günlerde Meltem TV ekranlarında katıldığı programda tarihi açıklamalarda bulunan, Anadolu'ya kardeşlik mayasını, birlik tohumunu atmak için ömrünü adayan BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş Hocamıza ait. Yıllardır söylediği şu sözü de hepiniz hatırlarsınız: "Ben sizin en yakınınızım. Benim kolumu kesseler Kürt kanı akar, vallahi, billahi!"Aklıma, 7 Haziran seçimlerinden bir hafta önce Hakka yürüyen kadim dostum AdıyamanGergerli Kürt kardeşim Murat Kuşbay geldi. Murat, BTP Gaziosmanpaşa yönetimindeydi. Uzun bir süre kanser tedavisi görmüştü. 90'lı yıllarda tanışmıştık. Mütevazı, güleç yüzlü, yardımsever, çalışkan, hoş sohbet, sabırlı, vefalı, misafirperver, cömertti. Murat, kimseyi kırmadı onardı, yıkmadı gönül aldı, kızmadı tebessüm etti, kaçmadı koştu, bahane uydurmadı sebeplere sarıldı, hastalanıncaya kadar hizmet etti, edebini hiç ama hiç kaybetmedi, yanındaki dostlarıyla bir oldu, yâren oldu. Haydar Hocamızın anlattığı MüslümanTürk delikanlısı oldu. Karagözlü Kürt kardeşim benim... Murat'ın da bir hikâyesi var, herkesin bir hikâyesi olduğu gibi.Daha iyi bir hayat hayali ile Gerger'den, İstanbulGaziosmanpaşa'ya gurbete geldi. Bir bekâr evinde kalıyordu. Bulduğu bir konfeksiyon atölyesinde çalışmaya başladı. 90'lı yıllarda İcmal Dergisi vasıtası ile tanışmıştık. Muhterem Hocamızın; İslâm'ın, Ehli Beyt modeli ile yaşanması gerektiğinden, her meselenin çözümünün insan olduğu gerçeğinden, vatan, bayrak, devlet, millet, din gibi değerlerimizin öneminden, kardeş olmaktan, beraber olmaktan, sevmekten, saymaktan konuşurduk. Cumartesi akşamları dostlarla hasbihalimiz gece yarılarına kadar sürerdi. Okunan ilahiler, aşrı şerifler, tesbihler, getirilen salatü selamlar, yapılan istiğfarlar, kıldığımız namazlar bize abı hayat olurdu. Pazar sabahları birlikte kaldığı Malatyalı Medet'le bizleri önce sabah namazında misafir eder, ilahiler ve tesbihatla tek göz odalı ev saraya dönerdi. Sonra halı saha maçına giderdik Gaziosmanpaşalı dostlarla. Ter döker yine dönerdik kahvaltı için Muratların malikânesine(!). Mükellef bir sofra hazırlardı bize bu iki gurbet kuşu. İki takımın oyuncularını doyururlardı. Bereketli insanlardı. Tanıdığımız bu iki Kürt kardeşim o kadar candı ki. Özbeöz kardeşti bize, ikisi de. Bizi kardeş eden Prof. Dr. Haydar Baş'tı. İçimizde Çerkez, Boşnak, Arnavut, Laz, İskeçeli ve Türkiye'nin tüm renkleri vardı. Hepimiz Türk Milletiydik. Ayrımız gayrımız hiç olmazdı. Yediğimiz, içtiğimiz ayrı gitmezdi. Birlikte gülerdik ama birlikte ağlardık. Sabahın seher vakitleri bizim buluşma zamanımızdı. Ama 24 saatlerde yine cennet bahçeleri duraklarımızdı. Nefes alırdık, yüreklerimiz bir atardı. Biz bu cennet vatanın Türk, Kürt, Çerkez, Boşnak, Arnavut, Laz, Arap, Gürcü evlatlarıydık. Kısaca Hacı Bektaş Veli'nin yüreği ile inşa ettiği, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün birleştirici bir kimlik olarak belirttiği dünya ve ahiret kardeşleri,  "Türk Milletiydik".  Kaderimiz birdi, Rabbimiz, dinimiz, Peygamberimiz, kitabımız, tarihimiz, vatanımız, bayrağımız, devletimiz birdi. Etletırnaktık. Biz kardeştik, hısımdık, akrabaydık, arkadaştık, dosttuk. Canını, malını, namusunu arkana bakmadan emanet edeceğin bir yarendik.Yıllar içinde Murat evlendi, çolukçocuğa karıştı. Yine beraberdik. Gaziosmanpaşa, merhum Ali Gedik Hoca'nın sokaklarında, caddelerinde çok gezdiği, nefesiyle gönülleri Hak adına kazandığı, çok özel sohbetler yaptığı, her genç için emek harcadığı bir ilçeydi. Biz bu güzel insanlardan vatanı, milleti, devleti, bayrağı, Ehli beyti sevmesini öğrendik. Kardeş olmayı keşfettik. Yıllar içinde hafta sonları ilçe temsilciliği yaptığım İcmal Dergisi bürosunda dergiyle esnaflarımıza gider, doyumsuz sohbetlere tanık olurduk. Sözde Ermeni soykırım iddialarını ret mitinginde Türk Bayrağımızın gölgesinde defalarca "biz biriz ve kardeşiz!" diye avazımız çıktığınca bağırmıştık birlikte. Dönüşte Murat ve kıymetli eşi Çağlayan'da yolun karşısına geçerken hızla geçen araba Murat'a çarpmış ve O'nu havaya fırlatmıştı. Murat'ı apartopar Okmeydanı S.S.K'ya götürmüşler. Sedyede Murat kendinde değilmiş ama herkesi derinden etkileyen bir ses çıkıyormuş bu derviş gönüllü adamdan: "Allah, Allah, Allah, Allah, Allah....." Kendindeyken zikrullah yapmayı aşk bilen Murat kendinden değilken yine zikrullah yapmaya devam eder. Doktor da, hemşireler de, şahit olan insanlar da tek söz söyleyemezler.Zaman içinde iyileşen Murat, ticaret konusunda gayret etti, kardeşleriyle de ilgilendi. Aidiyet bilinci yüksekti. Herkese hayır yapardı. Ülkenin içinden çıkılmaz sorunları için tek adres olarak Prof. Dr. Haydar Baş'ın birlik ve beraberlik konusundaki çabalarını dillendirirdi, ilkokul mezunuydu ama sanki bir akademisyen gibiydi, etkileyici ama samimi konuşurdu.Gel zaman, git zaman Murat hastalandı. Bir müddet Yedikule'de tedavi gördü. Çile başladı. Sonra iyileşme süreci başlayınca ailece yüzü gülmeye başladı. O yine sohbetlerin müdavimi olmayı sürdürdü. En son hastalığı tekrar nüksetti. G.O.P'lu arkadaşlar hiç yalnız bırakmadı. Aradılar, sordular, ihtiyaçlarını gidermeye çalıştılar. Arada Cevdet Bey'le ziyaretine giderdik. Hatta Kurban Bayramından sonra yanına ziyarete gittik. Bize Kurban eti yedirdi. Ardından da "hadi biraz da zikrullah yapalım" diye ısrar etti. "Rahatlıyor bedenim" diye de ekledi. Haydar Hocamız Murat'la hastalığı süresince bizzat ilgilendi. Yurt dışından ilaçlar getirtti. Halini daima sordu. Bahçelievler'de bir programda Murat kardeşim, Muhterem Hocamızla görüştü. Aşığın maşukuna kavuşmasıydı. Öyle mutluydu ki Murat. Dualar edildi, morali yükseldi. Ama hastalık sinsice ilerliyordu. Ağrıları artınca zaten Çapa Tıp Fakültesinde gördüğü kemoterapilerle yorulan bedeni ile tekrar temiz havasına özlem duyduğu Adıyaman'a gitti. Belki iyi gelir diye düşündü. Sevinmek istiyorduk tüm dostlarla. Murat kişilikli, derviş gönüllü bir kardeşimizdi. Bir süre sonra İstanbul'a döndü. Ağrıları dayanılmayacak noktaya gelip halsizliği artınca Murat, Taksim İlkyardım Hastanesine kaldırıldı. Zayıflayan bedeni, yüreği Hak ve Hakikat âşıklarıyla atan can dostum, Kürt kardeşim. Ziyaretine gittik hastaneye. Güzel yüzüne baktım, sakalları büyümüş, halsiz ama tam bir sabır abidesi olmuştu. Bizi hep ayakta karşılardı, ama bu sefer olmadı, biz ayaktaydık.  Sesi az çıkıyordu. Yanına kadar sokuldum, kulağına   "Muradım, Hocamın, bütün dostların hepsinin sana selamı var, şifan Hak'tan, biz de duacın!" diyebildim. "Bir şey istiyor musun?" demeye cesaret edemedim.En son evine gitmek istedi. Vefakâr eşi, yüzleri apaydınlık çocukları ile son buluşmaları oldu. Geleni gideni çoktu. Pazar sabahı eşine demiş ki: "Bana bu akşam biri hep ikram etti yedirdi içirdi, bana hizmet ettiler diyerek gitti."Hocamız Kürt evladı Murat'ı için: "Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun, çok güzel bir arkadaştı!" demişti.Bugün sahipsiz millet, derdini derdi bilecek, acısını ve sevincini engin gönlü ile paylaşacak bir Hak ve halk adamına ihtiyaç duyuyor.  Siyasi esnaf haline gelen bildik aktörleri boş verin. Onlar çare değil, sorun oldu bu millete. ABABD ekseninden bakmaktan, önünü görmez oldu. Açık ve net söylüyorum; Kürdü, Türkü, Lazı, Çerkesi, Boşnakı, Arnavudu, Arabı, Zazası hepsi, baba şefkati ile kendisinin hem gönlünü hem de cebini doyuracak Prof. Dr. Haydar Baş'tan başka kimseyi bulamayacak. Barışı, huzuru, kardeşliği bu ülkede Milli Ekonomi Modeli, sosyal devletmilli devlet projeleri ve Ehli Beyt sevgisi ile tesis edecek yegâne isim O'dur. Bu coğrafyada zifiri karanlığı ortadan kaldıracak, komşularımızla bizi tekrar kardeş yapacak tek milli ve yerli liderdir. Onunla güneş farklı doğacak?Bu vesile ile yüreklerimizi birleştiren ve nice Murat'a bu ülkenin asıl ve asil evladı olduğunu hatırlatan, yaşatan Hocam'a en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Hayatı O'nunla yaşamak ve yorumlamak bir bAŞKa?
 
Yavuz Ekim / diğer yazıları
Ticaret Bakanlığı'ndan çimento açıklaması
9 Nisan'dan önce gümrüklemesi yapıldı
Yerel seçimi kazanan CHP'yi uyardı
Bahçeli'den yeni anayasa çıkışı
Yargıtay'da başkanlık krizi sürüyor
17 turda da sonuç çıkmadı
Sadece karın doyurmanın maliyeti
Minimum 16 bin 646 TL
Tarımda maliyetler yükselmeye devam ediyor
Tarım ÜFE yıllık yüzde 61.87 arttı
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı
31 Mart sonuçları da masada olacak
Seçim sonrası ilk kabine toplantısı
2 metrelik engerek yılanı görüntülendi
Isırığı bir insanı öldürmeye yetiyor
İran korkusu geçti, katliam devam ediyor
İsrail ordusu camiyi bombaladı
Otomobil dereye uçtu
Araçtaki 5 kişiden 4'ü öldü
İlginç ayrıntı
İran'ın hava sahası açık ancak...
Ticaret Bakanlığı'ndan çimento açıklaması
9 Nisan'dan önce gümrüklemesi yapıldı
Yerel seçimi kazanan CHP'yi uyardı
Bahçeli'den yeni anayasa çıkışı
Yargıtay'da başkanlık krizi sürüyor
17 turda da sonuç çıkmadı
Sadece karın doyurmanın maliyeti
Minimum 16 bin 646 TL
Tarımda maliyetler yükselmeye devam ediyor
Tarım ÜFE yıllık yüzde 61.87 arttı
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı
31 Mart sonuçları da masada olacak
Seçim sonrası ilk kabine toplantısı
2 metrelik engerek yılanı görüntülendi
Isırığı bir insanı öldürmeye yetiyor
İran korkusu geçti, katliam devam ediyor
İsrail ordusu camiyi bombaladı
Otomobil dereye uçtu
Araçtaki 5 kişiden 4'ü öldü
İlginç ayrıntı
İran'ın hava sahası açık ancak...
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.