Kurtuluş Savaşı’nda misyoner hoca: Said Nursi -1-
Kurtuluş Savaşı’nda Nakşîlerin İngilizlerle beraber hareket ettiğini biliyoruz
22.10.2025 00:26:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





Kurtuluş Savaşı'nda Nakşîlerin İngilizlerle beraber hareket ettiğini biliyoruz.
Yine Said Molla adındaki hocanın, alenen İngilizler adına casusluk yaptığı, Mustafa Kemal ve Millî Mücadele hakkında raporları İngilizlere ulaştırdığı ile ilgili bilgileri yukarıda vermiştik.
Kurtuluş Savaşı yıllarında Said Molla'nın yanında, Said Nursi (Kürt Said) ve Şeyh Said'den de bahsedilir.
Bugün FETÖ olarak karşımıza çıkan ve kalkışma hamlesi ile vatanın birliğine ve milletin canına kast eden darbe girişiminin fikrî temelleri esasen FETÖ'nün hocası Said Nursi'de aranmalıdır.
Bakınız Nursi, Haçlı İttifakı'na dair neler demiştir:
"Misyonerler ve Hıristiyan ruhanileri, hem Nurcular çok dikkat etmeleri elzemdir. Çünkü, her halde şimal cereyanı; İslam veİsevi dininin hücumuna karşı kendini müdafaa etmek fikriyle, İslam ve misyonerlerin ittifaklarını bozmaya çalışacak."
Hangi İslam ve misyonerlerin ittifakından bahsedilmektedir. Mustafa Kemal ve Millî Mücadele'de canını esirgemeyen vatanperverlerin tek savaşı zaten Hıristiyan Batı ile olmamış mıdır? Hoca Said Nursi ise işgal güçleri ile ittifaktan bahsetmektedir.
Ülkemizi Hıristiyan güçler işgal etmiş; Gazi riyasetinde bunların işgaline engel olunmuştur.
FETÖ'nün darbe kalkışmasında bulunmasına şaşırmamak gerekir. Zira dinsiz diye gösterilmeye çalışılan Gazi Mustafa Kemal "Vatan sevgisi imandandır" hadisine uygun hareket ederken, Türk ve Müslüman olmakla övünürken; Said Nursi, İslam kisvesi altında bakınız Hıristiyan dünyaya nasıl kucak açmıştır:
"Elbette şimdi fetret gibi karanlıkta kalan ve Hz. İsa'ya mensup Hıristiyanların mensuplarının çektikleri felaketler, onlar hakkında bir nevi şehadet denilebilir."
"İşte bu günde meydana çıkan bu dehşetli cereyanı (Komünizm) ancak ve ancak Hıristiyanlık âleminin Müslümanlıkla ittihadı (birleşmesi) yani İncil Kur'an ile ittihad ederek…"
"Şimdi ehl-i iman, değil Müslüman kardeşleriyle, belki Hıristiyan'ın dindar ruhanileriyle ittifak etmek ve medar-ı ihtilaf meseleleri nazara almamak, niza etmemek gerekir. Çünkü küfrü mutlak hücum ediyor."
Neredeyse cumhuriyet tarihi boyunca "dinsizdir" damgasını yiyen Mustafa Kemal, hiçbir haramı helal, hiçbir helali haram yapmamıştır.
Oysa Nurculuk hareketinin başı Said Nursi, Cenab-ı Hakkın Yahudi ve Hıristiyanlarla ilgili hükümlerini reddetmekte, onları da iman dairesine almaktadır.
"Yahudiler 'Üzeyir Allah'ın oğludur, demişler; Hıristiyanlar da, 'Mesih Allah'ın oğludur' demişlerdi. Bu, onların kendi ağızları ile geveledikleri sözleridir ki, kendilerinden önceki kâfirlerin sözlerine benzetiyorlar. Allah onları kahretsin; nasıl da uyduruyorlar."
"Rahman çocuk edindi, dediler, and olsun ki, siz pek kötü cürette bulundunuz! Neredeyse o (sözün dehşeti)nden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp dağılacaktı. Rahman için çocuk iddia ettiklerinden ötürü. Çocuk edinmek Rahman'a yakışmaz."
"Şurası muhakkaktır ki, 'Meryem'in oğlu Mesih, Allah'ın ta kendisidir' diyenler küfre girmişlerdir."
"Onlar Allah'ı bırakıp hahamlarını, rahiplerini ve Meryem'in oğlu Mesih'i kendilerine Rab edinmişlerdir. Hâlbuki onlar da tek ilaha ibadet etmekten başka bir şeyle emrolunmamışlardı."
"Allah'ın, Meryem oğlu Mesih olduğunu söyleyenler, muhakkak küfre girmişlerdir. Hâlbuki Mesih, 'Ey İsrailoğulları, Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin!
Zira her kim Allah'a şirk koşarsa, Allah ona cenneti haram kılar ve varacağı yer de ateş olur. Zalimler için hiçbir yardımcı yoktur' demişti. 'Allah üçün üçüncüsüdür' diyenler elbet kâfir olmuşlardır.
Oysa yalnız bir Tanrı vardır, başka Tanrı yoktur. Bu dediklerinden vazgeçmezlerse, elbette onlardan inkâr edenlere acı bir azap dokunacaktır."
Said Nursi, Hıristiyan dindarlara karşı bu ayetleri inkâr ederek kucak açarken, Kurtuluş Savaşı döneminde işgalci Hıristiyan Batı ile savaşan Kuvva-yi Milliye'yi çetecilik olarak nitelendirmiştir." Devam edecek (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Yine Said Molla adındaki hocanın, alenen İngilizler adına casusluk yaptığı, Mustafa Kemal ve Millî Mücadele hakkında raporları İngilizlere ulaştırdığı ile ilgili bilgileri yukarıda vermiştik.
Kurtuluş Savaşı yıllarında Said Molla'nın yanında, Said Nursi (Kürt Said) ve Şeyh Said'den de bahsedilir.
Bugün FETÖ olarak karşımıza çıkan ve kalkışma hamlesi ile vatanın birliğine ve milletin canına kast eden darbe girişiminin fikrî temelleri esasen FETÖ'nün hocası Said Nursi'de aranmalıdır.
Bakınız Nursi, Haçlı İttifakı'na dair neler demiştir:
"Misyonerler ve Hıristiyan ruhanileri, hem Nurcular çok dikkat etmeleri elzemdir. Çünkü, her halde şimal cereyanı; İslam veİsevi dininin hücumuna karşı kendini müdafaa etmek fikriyle, İslam ve misyonerlerin ittifaklarını bozmaya çalışacak."
Hangi İslam ve misyonerlerin ittifakından bahsedilmektedir. Mustafa Kemal ve Millî Mücadele'de canını esirgemeyen vatanperverlerin tek savaşı zaten Hıristiyan Batı ile olmamış mıdır? Hoca Said Nursi ise işgal güçleri ile ittifaktan bahsetmektedir.
Ülkemizi Hıristiyan güçler işgal etmiş; Gazi riyasetinde bunların işgaline engel olunmuştur.
FETÖ'nün darbe kalkışmasında bulunmasına şaşırmamak gerekir. Zira dinsiz diye gösterilmeye çalışılan Gazi Mustafa Kemal "Vatan sevgisi imandandır" hadisine uygun hareket ederken, Türk ve Müslüman olmakla övünürken; Said Nursi, İslam kisvesi altında bakınız Hıristiyan dünyaya nasıl kucak açmıştır:
"Elbette şimdi fetret gibi karanlıkta kalan ve Hz. İsa'ya mensup Hıristiyanların mensuplarının çektikleri felaketler, onlar hakkında bir nevi şehadet denilebilir."
"İşte bu günde meydana çıkan bu dehşetli cereyanı (Komünizm) ancak ve ancak Hıristiyanlık âleminin Müslümanlıkla ittihadı (birleşmesi) yani İncil Kur'an ile ittihad ederek…"
"Şimdi ehl-i iman, değil Müslüman kardeşleriyle, belki Hıristiyan'ın dindar ruhanileriyle ittifak etmek ve medar-ı ihtilaf meseleleri nazara almamak, niza etmemek gerekir. Çünkü küfrü mutlak hücum ediyor."
Neredeyse cumhuriyet tarihi boyunca "dinsizdir" damgasını yiyen Mustafa Kemal, hiçbir haramı helal, hiçbir helali haram yapmamıştır.
Oysa Nurculuk hareketinin başı Said Nursi, Cenab-ı Hakkın Yahudi ve Hıristiyanlarla ilgili hükümlerini reddetmekte, onları da iman dairesine almaktadır.
"Yahudiler 'Üzeyir Allah'ın oğludur, demişler; Hıristiyanlar da, 'Mesih Allah'ın oğludur' demişlerdi. Bu, onların kendi ağızları ile geveledikleri sözleridir ki, kendilerinden önceki kâfirlerin sözlerine benzetiyorlar. Allah onları kahretsin; nasıl da uyduruyorlar."
"Rahman çocuk edindi, dediler, and olsun ki, siz pek kötü cürette bulundunuz! Neredeyse o (sözün dehşeti)nden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp dağılacaktı. Rahman için çocuk iddia ettiklerinden ötürü. Çocuk edinmek Rahman'a yakışmaz."
"Şurası muhakkaktır ki, 'Meryem'in oğlu Mesih, Allah'ın ta kendisidir' diyenler küfre girmişlerdir."
"Onlar Allah'ı bırakıp hahamlarını, rahiplerini ve Meryem'in oğlu Mesih'i kendilerine Rab edinmişlerdir. Hâlbuki onlar da tek ilaha ibadet etmekten başka bir şeyle emrolunmamışlardı."
"Allah'ın, Meryem oğlu Mesih olduğunu söyleyenler, muhakkak küfre girmişlerdir. Hâlbuki Mesih, 'Ey İsrailoğulları, Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin!
Zira her kim Allah'a şirk koşarsa, Allah ona cenneti haram kılar ve varacağı yer de ateş olur. Zalimler için hiçbir yardımcı yoktur' demişti. 'Allah üçün üçüncüsüdür' diyenler elbet kâfir olmuşlardır.
Oysa yalnız bir Tanrı vardır, başka Tanrı yoktur. Bu dediklerinden vazgeçmezlerse, elbette onlardan inkâr edenlere acı bir azap dokunacaktır."
Said Nursi, Hıristiyan dindarlara karşı bu ayetleri inkâr ederek kucak açarken, Kurtuluş Savaşı döneminde işgalci Hıristiyan Batı ile savaşan Kuvva-yi Milliye'yi çetecilik olarak nitelendirmiştir." Devam edecek (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.