Kırmızı gül, pembe gül, kendisini sık göremiyoruz ama şehr-i İstanbul çiçekleri, yine rüzgarla, esintiyle, ağaçlarla başbaşayız, Kuşadası'ndayız. Güzel bir koya birkaç kilometre uzaktan bakıp maviliğin en güzelini seyretmekteyiz. İnsanoğlu kuş misali, sevdiklerine ulaşmak için oradan araya uçuyorsun, sıla-i rahim yapıyorsun. Yıllardır görmediğin yüzler, özlediğin sesler, hal-hatır sormalar, hayata dair genellemeler, özellemeler, tarifsiz duygular içindeyiz.Toprakla, çiçekle, böcekle, rüzgarla karşılaştığımızda hep böyle olur zaten işin içine hatıralar karışıyor, tarifsiz duyguların içinde kalıyoruz. Ve bir ağlama isteği? Cennet bahçelerini mi özlüyoruz acaba?Çocukluğumuzu terk ettik, ilk gençliğimizi terk ettik, doğduğumuz yerleri, okuduğumuz okulları, aynı sınıfları paylaştığımız arkadaşları terk ettik, anneannemiz bizi terk etti, ilahi okuyup tezgahta bez dokuyan, sonraları tesbihi elinden düşmeyen Bedir ninemiz bizi terk etti.Her şey bizi terk ediyor, ya günahlarımız?Kıldan ince kılıçtan keskin bir sürecin içindeyiz. Bizi bir gün gerçekten biz yapabilecek tecrübelerin özlemini çekmemiz gerekiyor. Bilmiyoruz ki; kaldırabilecek miyiz yüklerini?Hep bir "olma" isteği var fakat oluşa giden yol nerede? Oluşa yardım edecek murakabe, muhasebe, müşahade, dost, arkadaş nerede?Her gördüğünü Hızır bil derler, belki de biz gönül gözüyle seçemiyoruz o arkadaşı, o dostu. Belki de çok yakınımızda, bakıp da görememenin, duyup da işitememenin sancıları içindeyiz. İnsan olmanın garip zevkleri ve garip sancıları var hasıl-ı kelam.Şu karşımızdaki güzelliğin bize verdiği hazları, birkaç gün sonra kaybedeceğiz. Biraz önce de dediğimiz gibi biz bir şeyleri terk ediyoruz ya da bir şeyler bizi terk ediyor. Sonunda ruh bedeni terk edecek ebediyen, bu gerçeği kendimiz için düşünmek hem ne kadar zor hem ne kadar kolay, tarifsiz duygular içindeyiz.Merhaba sevgili okuyucular, tebdil-i mekan gerçekten ferahlık veriyor. Allah herkese ferahlık, sağlık, huzur versin. Yazıyı sanal ortama taşırken ayrılık vakti de yaklaşıyordu, sizlerden de ayrılıyoruz.Ulaşabildiğimiz her köşeye bucağa gönülden selam olsun.
Kevser Doyurum / diğer yazıları
- İrfan sofrası / 24.10.2023
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022