Türkiye'de en geç Haziran 2023'te cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerine gidilecek.
İhtimali az da olsa bu yılsonuna doğru bir erken seçim yapılırsa yeni seçim yasası uygulanmayacak ve mevcut seçim yasasıyla seçime gidilecek.
Yani erken seçim durumunda hazırlanacak siyasi formüllerle, yeni seçim yasasıyla gidilecek bir seçimdeki formüller arasında çok büyük farklar olacak.
Ya Erdoğan aday olmazsa?
Cumhur İttifakı adayı büyük bir ihtimalle Cumhurbaşkanı Erdoğan olacak.
'İhtimal' diyorum, çünkü Erdoğan'ın adaylığını, asıl duymamız gereken kişi, yani kendisi hariç başta MHP lideri Devlet Bahçeli olmak üzere iktidar cenahından pek çok isim ilan etti.
Sizi bilmem ama ben, Erdoğan yerine başka bir ismin Cumhur İttifakı adayı olabileceği seçeneğinin de dışlanmaması taraftarıyım.
Birçok ankette olası rakiplerinin gerisinde kaldığını gören kurt bir politikacı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ajandasında bu seçeneğin olmadığını söylemek mümkün değil bence…
Seçilemeyeceğini görürse Erdoğan, kendisi bir adım geri çekilip Ak Parti genel başkanı kalarak, seçmen nezdinde karşılığı olan bir aday açıklayarak muhalefete hiç beklemediği bir şah mat hamlesi yapabilir.
Bu seçenek şu an için çok uzak bir ihtimal gibi görünebilir, ancak kabul etmeliyiz ki imkânsız da değildir.
Muhalefet hazırlıksız yakalanabilir
İktidar cephesinin önümüzdeki ilk seçimlerde hem cumhurbaşkanlığını kazanmak hem de parlamentoda çoğunluğu elde etmek için her türlü formülü deneyebileceği bir konjonktürde muhalefetin A, B ve hatta C, D formülleri hazır olmalı.
Ancak muhalefet cephesinde böyle kapsamlı bir hazırlık olduğunu düşünmüyorum.
CHP, İYİ Parti, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve Deva Partisi'nin oluşturduğu 6'lı masada tek uzlaşılan nokta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı gönderebilmek gibi görünüyor. Bunun dışında uzlaşı neredeyse yok gibi.
Oysa millet nezdinde karşılık bulan bir ittifak kurulabilirse bunun doğal sonucu zaten Erdoğan'ın gitmesi olacak.
Erdoğan'ın kalması için ancak Millet İttifakı'nın büyük bir hata yapması yeterli olacaktır. Başka türlü Erdoğan'ın gitmemesi mümkün değil.
Muhalefet ittifakında benim en fazla hissettiğim eksiklik temel ilkelerdeki uyumsuzluktur.
Mesela Atatürk konusunda 6'lı masada uzlaşı var mı? Yok.
Suriyeli sığınmacılar konusunda uzlaşı var mı? Yok.
Özelleştirmeler ve satılan kuruluşların geri alınması konusunda uzlaşı var mı? Bu konuda da yok.
Bunlar çok önemli temel konular. Vatandaşlara bu konularda adım atılacağı sözü de verildi.
Ancak bu temel konularda 6 siyasi parti ağız birliği yapamıyorsa oy verecek seçmen nasıl güvenecek?
Güven yoksa oy da yok demektir.
Oysa ittifakın omurgasını milletin değişmesini istediği temel konularda adım atmakta yüzde yüz uzlaşan siyasi partiler oluşturmalıydı.
Özde, temel fikirlerde ittifak kurulmadan inşa edilen hiçbir ittifak, hedefe ulaşamayacaktır. Kısmen ulaşsa da beklentileri karşılamayacağı için rakiplerin çok daha güçlü bir şekilde geri dönüşüne engel olunamayacaktır.
Dolayısıyla muhalefet ittifakı ilk düğmeyi yanlış iliklemiş gibi görünüyor.
Sonradan bu nasıl düzeltilir bilmiyorum.
Seçim kaybedilirse emin olun bundan dolayı kaybedilecektir…
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024