logo
27 HAZİRAN 2025

Millet olma şuuru -2

Muhterem Hocam! Bizim milletimizdeki bu güzel değerler, şehadet rütbesi, vatan aşkı, misafirperverlik, cömertlik diğer toplumlardan çok farklı. Bizim milletimize bu farklılığı kazandıran kaynak nedir?

17.01.2025 13:56:00
Haber Merkezi
Millet olma şuuru -2
Millet olma şuuru -2
Muhterem Hocam! Bizim milletimizdeki bu güzel değerler, şehadet rütbesi, vatan aşkı, misafirperverlik, cömertlik diğer toplumlardan çok farklı. Bizim milletimize bu farklılığı kazandıran kaynak nedir?

"Hemen hemen bütün sohbetlerimizde de ifade etmeye çalıştığımız gibi bizim özümüz çok temiz. Özü bu derece temiz olan bu millet, Allah'ın yeryüzüne Muhammed Mustafa'sıyla gönderdiği en güzel yola tabi oldu. Bu yola bu millet zorla da girmedi.

Dikkat edilirse tarihte, milletler din değiştirirken veya bir dine girerken mutlaka onlara bir baskı olmuştur. Ama Türk milletine gelince böyle bir baskı söz konusu değildir. Mazisinden gelen anlayışıyla, dini yaşayışıyla İslam'ı karşılaştırıyor. O, ruhundaki Tevhit itikadının gönlüne verdiği rahatlıkla "bu benim dinim" diyor ve İslam'a giriyor. İslam'a girdiği zaman da çok fevkalade bir feyz, bir muhabbet alıyor.

İslam'la tanıştığımız bölge Horasan'dır



Dikkat edilirse bizim ilk defa İslam'la tanıştığımız bölge Horasan'dır. Horasan Türkleri o tarihte Ehl-i Beyt çizgisinde İslam'ı yaşayan insanların bölgesi. İlk temasımız onlarladır. Yani biz İslam'ı, Ehl- i Beyt'in dilinden, elinden, gönlünden aldık. Yani biz İslam'a sevda boyutundan girdik. Muhammed aşkıyla girdik. Ali'nin aşkıyla girdik. Fatıma'nın aşkıyla girdik. Hasan'ın aşkıyla girdik. Hüseyin'in aşkıyla girdik. Onun için bizdeki türkülerde "sabahın seher vaktinde Ali'yi gördüm Ali'yi" vardır.

Bunlar bir manada hem musiki dünyamızda hayatımızı süsleyen güzel sözler, hem de gönlümüzü ihya eden feyz ve muhabbet dolu hakikatlerdir. Sülalenize bakın, mutlaka bir Hasan,  Hüseyin vardır. Kime, hangi yere giderseniz gidin bir Hasan, bir Hüseyin bulmamak mümkün değil.

İçimizde Ehl-i Beyt'e karşı, Resulullah'a karşı fevkalade bir muhabbet vardır

Müsaadenizle ben kendi aile efradımdan bahsedeyim. Büyükannemin adı Amine, Türk edası ve ifadesiyle Emine. Babam rahmetlinin adı Hasan'dır. Ondan küçüğünün adı Hamza'dır. Onun küçüğünün adı Hüseyin'dir. Onun küçüğünün adı Ali'dir. Bendenizin adı Ali Haydar'dır.

Bizden sonra gelenler, bizim vesile olduklarımız, Osman'dır, Amine'dir, Hasan'dır, Hüseyin'dir, Mustafa Hayri'dir. Hülasa bütün bunları biz hayatımızda renklendirirken, bu isimleri çocuklarımıza koyarken kimse gelip de bize "bu ismi koyacaksın, şu ismi koymayacaksın" demedi. İçimizde Ehl-i Beyt'e karşı, Resulullah'a karşı fevkalade bir muhabbet vardır.

Bu, Türk'ün itikadı farklı bir itikattır. Bu itikat, bizi farkında olmadan Allah'a ve Resulüne taşıyan fevkalade bir yoldur… Bu nezaketi, bu nezafeti bu millette buluyoruz biz.

Yani biz, İslam' ı, özünde Ehl-i Beyt akidesini, zaman ve mekan şartları içerisinde en güzel tarzda yaşayan, sadece yaşamakla da kalmayıp bütün insanların yaşaması için hayatını buna vakfeden bir anlayışın nesliyiz. Onun için bizim tarihimizde, bizim geçmişimizde hayır, hasenat çoktur. Bizim ceddimizin hükümran olduğu yerleri gezdiğinizde, sarayların yanında kervansarayları bulursunuz. Aşhaneler vardır. Çeşmeler vardır.

Bütün bunlar bizim milletimizin kendi nefsinde yaşadığı değerleri sadece nefsine münhasır bırakmayıp bütün insanlığa adeta ikram etme seferberliğine girmiş olmasından kaynaklanmaktadır. Bizdeki komşuluk başka millette yoksa işte bu nedenle yoktur.

"Komşusu açken tok yatan bizden değildir"



Bizim kapı komşularımız vardır. Bütün komşular birbirinden razıdır. Ara sıra komşular kendi aralarında münakaşa ederler, kavga ederler. Ama bir bakarsın beş dakika sonra hemen bir araya gelip barışırlar. Kavgalı bile olsalar, yardıma muhtaç olduğu anda hemen komşusunun yardımına koşarlar, ihtiyaçlarını giderirler. Düğününde, cenazesinde öyle bir birlik, öyle bir beraberlik görürsünüz ki hayret edersiniz.

Yeri gelmişken yaşadığım hatıralardan bahsedeyim. Rahmetli dedemin döneminde bayram sabahları verilecek kahvaltının hazırlığı sırasında evimizde hummalı bir çalışma olurdu. Bayram sofrası öyle sıradan bir sofra değil, mükellef bir sofradır. Pilavından dolmasına, etli yemeğinden sebzelisine kadar hepsinin hazır olduğu bir bayram sabahı yemeği hazırlanırdı. Bu her sene Ramazan ve Kurban bayramında olurdu.

Rahmetli dedem başköşede oturur, bütün mahalle halkı gelir beraberce yemek yenir, sohbetler yapılır, bayramlaşılır, büyüklerin elleri öpülür, duaları talep edilirdi. Bu öyle bir birlik, öyle bir beraberlikti ki sanki bütün kalpler bir anda atıyordu. Peki, bize bu sevgiyi, bu muhabbeti, bu dostluğu veren nedir? İşte o milli kimliğimizdir.

Bütün bunları yaparken de Hz. Peygamberin (as)  şu hadis-i şerifini ölçü alırız: " Yanı başında komşusu aç olduğunu bildiği halde tok yatan bizden değildir".
Büyük ninemin (Allah rahmet eylesin!) hayatında kötü bir söz söylediğini bilmem. Kızdığı zaman:  "Allahümme salli ala Muhammed, Allahümme salli ala Muhammed"  derdi… 

Ben, Türklüğümle iftihar ederim. Bu milletin kültürü, âdeti, geleneği çok farklı. Bizim insanımız farklı bir insan,  farklı bir örnektir.  Neden?  İş te o maneviyattan, o kimlikten dolayı." (Prof. Dr. Haydar Baş Niçin Türkiye eseri 1. Bölüm)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Gazze'de 2 bebek daha açlıktan öldü
Aynı durumda çok sayıda bebek var
AB, ABD ile tarife anlaşması istiyor
"Mesajımız çok açık"
İklim Kanunu Teklifi TBMM Genel Kurulunda
İşletmelere ciddi maliyeti olacak!
Trump: Çin ile ticaret anlaşması imzaladık
"Herkesle anlaşma yapmayacağız"
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Peygamberimizin ahlakı
İkinci el oto satışında kritik karar
6 ay kısıtlamasına devam
Hamaney'den günler sonra ilk mesaj
'ABD üslerini tekrar hedef alırız'
Yeni anayasa çıkışı
'O sözü asla dinlemeyiz'
CHP davasında kritik gelişme
İddianamenin ağır cezaya gönderilmesine itiraz
Erdoğan Trump ile ne görüştü?
Uçakta dikkat çekici açıklamalar yaptı
Bedelli askerlik kaç TL olacak?
Milli Savunma Bakanlığından açıklama
Komisyon zirvesi
Açılım komisyonu ne zaman kurulacak?
Ukrayna ve Avrupa anlaştı
Rusya için mahkeme kuruluyor
Artan kene vakaları alarm veriyor
Yaşlılar ve çocuklar tehlikede
Bakü ile Tahran arasında temas
Aliyev'le Pezeşkiyan görüştü
Gazze'de 2 bebek daha açlıktan öldü
Aynı durumda çok sayıda bebek var
AB, ABD ile tarife anlaşması istiyor
"Mesajımız çok açık"
İklim Kanunu Teklifi TBMM Genel Kurulunda
İşletmelere ciddi maliyeti olacak!
Trump: Çin ile ticaret anlaşması imzaladık
"Herkesle anlaşma yapmayacağız"
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Peygamberimizin ahlakı
İkinci el oto satışında kritik karar
6 ay kısıtlamasına devam
Hamaney'den günler sonra ilk mesaj
'ABD üslerini tekrar hedef alırız'
Yeni anayasa çıkışı
'O sözü asla dinlemeyiz'
CHP davasında kritik gelişme
İddianamenin ağır cezaya gönderilmesine itiraz
Erdoğan Trump ile ne görüştü?
Uçakta dikkat çekici açıklamalar yaptı
Bedelli askerlik kaç TL olacak?
Milli Savunma Bakanlığından açıklama
Komisyon zirvesi
Açılım komisyonu ne zaman kurulacak?
Ukrayna ve Avrupa anlaştı
Rusya için mahkeme kuruluyor
Artan kene vakaları alarm veriyor
Yaşlılar ve çocuklar tehlikede
Bakü ile Tahran arasında temas
Aliyev'le Pezeşkiyan görüştü
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.