Mesleğinde, branşında yeterince araştırma yapmamış, kendini iyi yetiştirememiş ve gereğince kitap okumamış olanlar, bir şekilde geldikleri makamlarda, oturdukları koltuklarda milletin canına okuyorlar.
Bulundukları makamlarda, oturdukları koltuklarda, hele hele oturdukları iktidar koltuklarında, millet ve memlekete dair doğru ve isabetli okumalardan oldukça uzak kadroların, ülkeyi hangi çıkmazlara sokacaklarını, milletin başına hangi dertleri açacaklarını görmek için ne yazık ki bugünün Türkiye'sine bakmak yeterlidir.
Milletin başına dert üstüne dert açanların, milletin ocağına incir ağacı dikenlerin, milletin tarlasına tahıl yerine, tohum yerine dizi dizi dert ekenlerin, 'o dertlerin dermanı da bizdedir' iddiası ile ortalarda dolaşmaları gerçekten gülünçtür.
Dört mevsimin doya doya yaşandığı, suyu bol, tarım arazisi bol, genç insan gücü bol bu cennet vatanda açlığın, yokluğun ve yoksulluğun kol geziyor olması acaba kimin eseri?
Kim ya da kimler, dünyanın bu en zor işini yirmi yıl içinde başarabilmiştir?
Koltuğa oturduğunuzda, takır takır çalışan, kendi ülkesini beslediği gibi başka ülkelere de hububat ihraç eden, sebze-meyve ihraç eden bu milleti, tarlasından, bağından-bahçesinden kimler uzaklaştırdı ki; 'bu problemleri yine de biz çözeriz' edaları ile caka satıyorsunuz?
Dördüncü ayına girmiş olan Rusya-Ukrayna savaşı sürerken, bir bu iki ülkenin enflasyon rakamlarına bakın, bir de dönün ülkemizin enflasyon rakamlarına bakın ve 'dünyada da enflasyon var' demekten bir miktar utanın.
Yirmi yıl boyunca bu ülkeyi tek başına yöneten kadrolar olarak, açlığın kapılara dayandığı, büyüme çağındaki çocukların süt içemediği, ailelerin çocuk bezi alamaz hale geldiği, yaşlı insanların ekmek, yağ ve şeker kuyruklarında birbirlerini ezdiği bu ortamda, bilmem ki, bilinmez ki hangi vicdanla; 'bu dertlere derman yine bizdedir' diyebiliyorsunuz?
Binlerce yıllık devlet geleneği olan, yüz yıllık Cumhuriyet deneğimi olan koskoca ülkenin içi bu kadar kısa zamanda nasıl boşaltılır, yer altı ve yer üstü kaynakları nasıl çar-çur edilir, nasıl har vurup harman savrulur vaziyetine sokulur, gerçekten insanın aklı-mantığı almıyor.
Bütün bu olumsuz manzaraya imza atmış olmaları yetmezmiş gibi bir de çıkıp; 'evet dertler var ama, dermanı da bizdedir' demeleri artık kargaları bile güldürmüyor.
Milletin canına okuyanların doktorculuk oynamalarını millet, acılar içinde seyrediyor.
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024