Muhammed Yunus.
Bangladeşli bankacı ve ekonomi profesörü.
Grameen Bankası'nın kurucusu.
Mikro kredi kavramını ilk ortaya atan kişi.
2006'da Yunus ve bankasına sosyal ve ekonomik bir gelişme yaratmadaki çabalarından ötürü Nobel Barış Ödülü verildi.
Türkiye’de bazı üniversiteler Yunus’u davet edip, fahri doktora ödülü verdi.
Türkiye’de neredeyse gazetelerin ve televizyon kanallarının tamamı Muhammed Yunus’u ve mikro krediyi birinci haber olarak günlerce gündemde tuttu.
Ortada insanları bankalara borçlandıran bir sistemden başka bir şey yoktu. Faiz alınmıyor olsa da masraflar ve personel giderleri için verilen kredinin yüzde 15’i kadar bir para alınıyordu.
Sonuçta insanlar çalıştıkça sürekli kazanan tek bir taraf vardı o da bankalardı.
Mikro kredi, tek kelimeyle insanlığı sömüren kapitalizmin yamasıydı.
Bunu biz söylemiyoruz, mikro kredi fikrini ortaya atan Muhammed Yunus söylüyor.
Bakın Yunus ne söylüyor?
“Kapitalizm sistemi yıkmaya çalışmadığım sürece sorun yok. Kapitalizmin üstünde durduğu tek ayağı kırmaya çalışmıyorum. Daha iyi bir sistem yaratmaya çalışıyorum. Ancak daha iyisi kurulana kadar, en iyisi şimdilik bu!”
Kapitalist sistemin içinde kendinizi nerede konumlandırıyorsunuz, sorusuna ise Muhammed Yunus, “Kapitalizm, tam gelişmiş bir sistem değil. Tek ayak üstünde duran bir sistem. Bu yüzden istikrar yok zaten. Benim kurmaya çalıştığım diğer ayak.”
Kapitalizmin açıklarını kapatmaya çalışan Bangladeşli bankacı Muhammed Yunus’a Nobel Ödülü bile verdiler. Manşetler günlerce mikro krediyle meşgul oldu.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli ise Rusya ve Çin gibi dünyanın en güçlü ülkelerinde uygulanıyor olması bir kenara, yepyeni bir iktisadi anlayıştı. Ortaya koyduğu her formül ve her proje insanlığın ilk defa Prof. Dr. Haydar Baş’tan duyduğu şeylerdi.
Ama bizim basın-yayın kuruluşlarımız için iktisat biliminde çığır açan, yüzlerce akademisyenin üzerinde tebliğ sunduğu Milli Ekonomi Modeli haber değeri taşımadı hiç.
Milli Ekonomi Modeli Rusya parlamentosu’nda gündem edildi, yine bizim basında yer bulmadı.
Bu karartmanın sebebi nedir?
Çünkü Milli Ekonomi Modeli kapitalist sisteme değil, millete hizmet etmektedir. Milli Ekonomi Modeli devreye girdiğinde sistemin hizmet ettiği mutlu küçük azınlık, aslan payını elinden kaçıracaktı. Gelir adil paylaşılacaktı.
Bundan dolayı Milli Ekonomi Modeli’ni gündem etmek istemiyorlar.
Ama onlar çatlasa da patlasa da güneşi balçıkla sıvayamayacaklar ve Milli Ekonomi Modeli güneşi Rusya ve Çin gibi dev ekonomilerle başlayarak tüm dünyanın üzerine doğmaya başlamıştır.
Bangladeşli bankacı ve ekonomi profesörü.
Grameen Bankası'nın kurucusu.
Mikro kredi kavramını ilk ortaya atan kişi.
2006'da Yunus ve bankasına sosyal ve ekonomik bir gelişme yaratmadaki çabalarından ötürü Nobel Barış Ödülü verildi.
Türkiye’de bazı üniversiteler Yunus’u davet edip, fahri doktora ödülü verdi.
Türkiye’de neredeyse gazetelerin ve televizyon kanallarının tamamı Muhammed Yunus’u ve mikro krediyi birinci haber olarak günlerce gündemde tuttu.
Ortada insanları bankalara borçlandıran bir sistemden başka bir şey yoktu. Faiz alınmıyor olsa da masraflar ve personel giderleri için verilen kredinin yüzde 15’i kadar bir para alınıyordu.
Sonuçta insanlar çalıştıkça sürekli kazanan tek bir taraf vardı o da bankalardı.
Mikro kredi, tek kelimeyle insanlığı sömüren kapitalizmin yamasıydı.
Bunu biz söylemiyoruz, mikro kredi fikrini ortaya atan Muhammed Yunus söylüyor.
Bakın Yunus ne söylüyor?
“Kapitalizm sistemi yıkmaya çalışmadığım sürece sorun yok. Kapitalizmin üstünde durduğu tek ayağı kırmaya çalışmıyorum. Daha iyi bir sistem yaratmaya çalışıyorum. Ancak daha iyisi kurulana kadar, en iyisi şimdilik bu!”
Kapitalist sistemin içinde kendinizi nerede konumlandırıyorsunuz, sorusuna ise Muhammed Yunus, “Kapitalizm, tam gelişmiş bir sistem değil. Tek ayak üstünde duran bir sistem. Bu yüzden istikrar yok zaten. Benim kurmaya çalıştığım diğer ayak.”
Kapitalizmin açıklarını kapatmaya çalışan Bangladeşli bankacı Muhammed Yunus’a Nobel Ödülü bile verdiler. Manşetler günlerce mikro krediyle meşgul oldu.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli ise Rusya ve Çin gibi dünyanın en güçlü ülkelerinde uygulanıyor olması bir kenara, yepyeni bir iktisadi anlayıştı. Ortaya koyduğu her formül ve her proje insanlığın ilk defa Prof. Dr. Haydar Baş’tan duyduğu şeylerdi.
Ama bizim basın-yayın kuruluşlarımız için iktisat biliminde çığır açan, yüzlerce akademisyenin üzerinde tebliğ sunduğu Milli Ekonomi Modeli haber değeri taşımadı hiç.
Milli Ekonomi Modeli Rusya parlamentosu’nda gündem edildi, yine bizim basında yer bulmadı.
Bu karartmanın sebebi nedir?
Çünkü Milli Ekonomi Modeli kapitalist sisteme değil, millete hizmet etmektedir. Milli Ekonomi Modeli devreye girdiğinde sistemin hizmet ettiği mutlu küçük azınlık, aslan payını elinden kaçıracaktı. Gelir adil paylaşılacaktı.
Bundan dolayı Milli Ekonomi Modeli’ni gündem etmek istemiyorlar.
Ama onlar çatlasa da patlasa da güneşi balçıkla sıvayamayacaklar ve Milli Ekonomi Modeli güneşi Rusya ve Çin gibi dev ekonomilerle başlayarak tüm dünyanın üzerine doğmaya başlamıştır.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023