"Allah'a verdikleri sözden döndüklerinden ve yalan söylemeye devam ettiklerinden dolayı, Allah, kendi huzuruna çıkacakları güne kadar onların kafalarına, kalplerine nifâk, ikiyüzlülük soktu." (Tevbe: 77)Tevbe suresinde münafıkları anlatan ayetlerden birisi böyle.Müebbet münafıklık ile damgalanmalarına sebep olan iki suç, iki günah zikrediliyor burada; Allah'a verdikleri sözden dönmeleri ve yalancılığı alışkanlık haline getirmeleri.İnsan soyunun, Adem oğlunun Allah'a verdiği söz neydi diye yine Kur'an'a müracaat ettiğimizde Araf suresinin 172 ve 173. ayetleri karşımıza çıkıyor:"Rabbinin Âdem evlatlarından, misak aldığını da düşünün! Rabbin onların bellerinden zürriyetlerini almış ve onların kendileri hakkında şahitliklerini isteyerek "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" buyurunca onlar da "Elbette!" diye ikrar etmişlerdi. Kıyamet günü "Bizim bundan haberimiz yoktu!" yahut: "Ne yapalım, daha önce babalarımız Allah'a şirk koştular, biz de onlardan sonra gelen bir nesil idik, şimdi o bâtılı başlatanların yaptıkları sebebiyle bizi imha mı edeceksin?" gibi bahaneler ileri sürmeyesiniz diye Allah bu ikrarı aldı.""Evet sen bizim Rabbimizsin" demek, senin emirlerin de nehiylerin de başımızın, gözümüzün üstüne, senin dostlarını dost, düşmanlarını da düşman bellemek başımızın gözümüzün üstüne demektir."Evet sen bizim Rabbimizsin" demek, hayatımız boyunca sadece sana kulluk edeceğiz, sadece senin huzurunda rüku edeceğiz, önümüze bir nur, bir kandil, bir nezir ve beşir olarak koyduğun son elçi, son peygamberin izini takip edeceğiz ve getirdiği son Kitap Kur'an'a harfiyyen uyacağız demektir.Münafıklar bu ikrardan döndükleri için, bu ikrara sadakat göstermedikleri, gösteremedikleri için ve bir de yalancılığı alışkanlık haline getirdikleri için müebbet münafıklık ile damgalanmışlar:"Allah'a verdikleri sözü tutmadıkları ve yalan söyledikleri için, O da bu yaptıklarının sonucunu kıyamet gününe kadar yüreklerinde sürüp gidecek bir münafıklığa çevirdi."Kerim Kitabımızın her mesajı gibi, bu mesajının da bize bakan tarafı, günümüzü ilgilendiren yanı, içinden geçtiğimiz günlere, haftalara, aylara ve yıllara dair demek istediği bir şeyler yok mu?Allah'a verilen sözden cayma ve yalancılığı alışkanlık haline getirme cürümleri açısından acaba halimiz, ahvalimiz nedir, durumumuz nicedir?Tefekkür, tezekkür, tedebbür ve daha niceleri vazifelerimizden değil mi?
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024